Yazarlar
Metehan Demir
metehandemir@bursadabugun.comPutin'in sınavı, Putin'in savaşı
2022.03.01 07:58 - Son Güncellenme: 2022.03.01 07:59Rusya Lideri Vladimir Putin ve kurmayları 7 gün öncesine dek Donbass bölgesi dışında bir işgal girişiminde bulunmayacaklarınıdefalarca söyledi. Resmi açıklamalar yapıldı.
Batıya göre de, Donetsk ve Luhansk bölgelerinün bağımsızlıklarını bahane ederek Ruslar o bölge ağırlıklı bir harekat başlatacaktı. Tüm dünya medyasında da beklentiler genelde böyle idi. Ukrayna genelinde de yığınaklar buna göre yapıldı. Ama beklenenlerin çok ötesinde bir tablo ortaya çıktı.
Putin, Ukrayna çapında korkunç kanlı bir saldırı başlattı. Siviller katledildi. Ülkenin başta başkenti Kiev olmak üzere neredeyse tamamına saldırılar düzenlendi. İnsanların yaşadığı apartmanlara roketler atıldı. Çocuklar öldü.
Bu savaş nereye gider?
Bize gelen ve en fazla sorulan soru bu.
Bir kere bu soru normal ülkeler arası krizde kolay yanıtlanabilir. Mantıklı liderler öncelikle kendi ülkelerinin toprak bütünlüğü üzerine kurulu olarak vatandaşlarının her açıdan savaştan zarar görmemesini ister. Gerekmedikçe savaşmaz. Olursa da; uzayan bir savaş ve çatışma ortamının ülkelerine her yönden hasar vereceğinden hareketle en geç 1 hafta 10 günde itidal seçeneğine yönelir. Eğer kendilerine yönelik bir yok etme amaçlı hücum yoksa.
Ama işin içinde bu yönde açıklamaları ile de hatırladığımız Putin gibi kafasında Rus hegamonyası ve büyük Rusya rüyası barındıran yüksek egolu bir kişilik olunca yanıt karamsarlaşıyor ve belirsiz bir hal alıyor.
Bir kere bu hedeflerle yola çıkan Putin bu kadar elini açtıktan, dünya için bu kadar tehdit olarak görüldükten, bu kadar geri dönülmez bir yola çıktıktan sonra artık ya var olmak için elinden geleni yapacak. Ya da tarih sahnesinde gerek kendi kamuoyu gerekse yurtdışı baskısı nedeni ile bir daha rol alamayacak.
Bu süreçte son durumun nasıl şekilleneceği, Rusya'nın batının yağmur gibi gelen yaptırımı ve ağır ambargolarına ne kadar dayanacağı ile Ukrayna direnişinin ne karar süreceğine bağlı. Yani, uzayan sürede bir nevi dayanıklılık ve sinir savaşı.
Unutmayalım, batı bir yandan Ukrayna'ya silah gönderirken, ambargo ve yasaklarla sadece Putin ve yönetimini değil tüm dünyada on milyarlarca dolar yatırımı ve malı olan zengin oligarkları ve Rus halkını da rahatsız etmeyi hedefliyor.
Böylece de bir süre sonra Putin'in iç kamuoyundan da tepki ile karşılaşması hedefleniyor. Hatta savaşla ilgili süreç uzadıkça Rusya sokakları da karışır hesabında olan bir batı dünyası kafası var.
Bu dayanabilme savaşını kim kazanacak göreceğiz. Ancak, dediğimiz gibi Putin, Donbass bölgesinde ( ki bu da Ukrayna toprağıdır asla parçalanması bile kabul edilemez) kalmayıp el yükseltip tüm Ukrayna'yı işgal etmek isteyince işin rengi değişti.
Bugüne dek karizması ile hep kilosunu söyleyen Putin bu kez tartıya çıktı. Yine de ezici üstünlüğü olsa da sıcak süreçte Rus Ordusunun eksikleri de ortaya çıktı. Ama karşısında beklemediği bir karşı koyma da buldu. Bu arada, belki de, Ukrayna ordusu içinden kısa sürede kendisine destek verileceği beklentisi ile dağınık bir saldırı planı gerçekleştiren Rus Lider işler ters gidince de bu kez nükleer caydırıcılık tehdidini ortaya attı. Putin'in Ukrayna Ordusunda bir kesime güvendiği ihtimalini arada Ukrayna Lideri Zelenskiy'e darbe yapın çağrılarından anlayabiliriz.
Savaşın 5. gününde ilk müzakereler yapılsa da beklendiği gibi 2. tura kaldı. Putin beklendiği gibi, Ukrayna yönetiminin devrilmesini ve kendisine yakın bir yapının gelmesini istiyor. Belarus da Putin'in yanında. Bu nedenle batı bunu da fırsat bilerek daha önce sorunlu olduğu Belarus yönetimine de baskı uygulamaya başladı.
Şimdi Ukrayna'ya ABD ve batı ülkeleri silah da gönderiyor. Tankları durduracak roketler gönderiliyor. Bu da direnişi uzatacak. Ukrayna'ya paramiliter güçlerin sızdığı iddiaları da var.
Bu dönem yani Putin'in saldırgan pozisyonu uykuda ve dağılmış Nato'yu da biraz olsun birleştirdi.
Sonuç olarak, bu dayanıklılık savaşı sonucu belirleyecek. Avrupa'nın doğal gaz ihtiyacının önemli bölümünü karşılayan Rusya'nın elinde tuttuğu enerji silahının başta Almanya olmak üzere Avrupa'yı ne derece etkileyeceği de buna dahil. Putin artık ya Ukrayna'da başarılı olacak ve sonrasında nerelere yöneleceği gibi tatsız bir gelecek konuşulacak ya da kendisi için sonun başlangıcı konuşulacak.
Ancak ne olursa olsun, aynı zamanda Türkiye'ninde alıcısı olduğu Rusya ve Ukrayna merkezli tahıl temini ile enerji fiyatları da gelecek dönemde tedirgin edici boyutlara ulaşabilir.
Türkiye'nin Montrö Boğazlar Sözleşmesi temelinde ise daha önceki tecrübeleri paralelinde denge politikasından vazgeçmeyeceği görüşü hakim.
Ama batı ambargolar konusunda Türkiye'ye sen de birşeyler yap dediğinde sıkıntılar ortaya çıkabilir. Akıllı ve dengeli politikalarla NATO-Rusya- ABD ekseninde Türkiye çok şey kaybetmeyecektir. Oyunu herkes büyük oynuyor, küçük düşünme lüksümüz yok.
Türkiye'miz her zaman en kıymetlimiz.
Sağlıkla kalın.
Yazarın diğer yazıları
- Türk Amerikan ilişkileri nereye gider? 07 Kasım 2024 Perşembe, 07:50
- Gündem notları: Bahçeli'nin iki önemli mesajı 16 Ekim 2024 Çarşamba, 08:53
- Ülkenin ayarları ile oynamak demokrasi değildir 18 Eylül 2024 Çarşamba, 08:08
- Mehmet Şimşek ile ilgili gerçek durum ne? 25 Ağustos 2024 Pazar, 20:25
- Alman ambargosunun korkunç detayları 31 Temmuz 2024 Çarşamba, 01:31
- Suriye çıkmazı 14 Temmuz 2024 Pazar, 23:01
- Vize konusu daha sıkıntılı hale gelecek 17 Mayıs 2024 Cuma, 00:33
- Savaş tiyatrosu 14 Nisan 2024 Pazar, 18:44
- Seçimin ardından ilk notlar 01 Nisan 2024 Pazartesi, 01:33
- Kritik toplantının kritik notları 22 Mart 2024 Cuma, 22:16
Yazarlar
- Anahtar Parti'ye dair her şey bu yazıda Pınar Yeniyiğit
- Bursaspor bu mucizeyi nasıl başardı? Engin Aksöz
- Sol ayaklar konuşunca, tabela güzel oldu! Çetin Sabırlı
- Bursa'da metrekare fiyatı şaşırtıyor! Elif Didem Danacıoğlu
- Türk Amerikan ilişkileri nereye gider? Metehan Demir
- Enflasyon Raporu sonrası faiz indirimi bekle... Levent Yılmaz
- Bursa'da 5 marka için üretim başladı! Emre Özpeynirci
- Ağır abi olmaktan vazgeçin artık! Binay Kazan
- Siyaset hareketleniyor mu? Eski siyasiler um... Hasan Boztürk
- Hasanağa Sanayisi mi? Hasanağa Enginarı mı? Ramazan Başan
- Dağ yöresi kamu çalışanları platform üyeleri... Hasan Yalçın
- Hakkınızı helal edin! Ece Sarı
- Kiralanan taşınmazın tahliye sebepleri Av. Emircan Pirinççi
- Bursa'da 2. Uluslararası Seramik Bienali Kamuran Vatansever