Yazarlar
Metehan Demir
metehandemir@bursadabugun.comAsgari ücretli kampanya daha iyi olmaz mı?
2020.04.02 08:06 - Son Güncellenme: 2020.04.02 08:06Ulusal kampanyada rakamlar açıklandı. Koronavirüs belasının felç ettiği hayatın içinde ekonomik sosyal sıkıntıya uğrayanlara destek amaçlı kampanya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kendisinin de maaşlarını bağışladığını açıklaması ile start almıştı.
SON DURUM NE ?
''Biz Bize Yeteriz Türkiyem" çağrısıyla başlatılan milli dayanışma kampanyasında şimdiye kadar 552 milyon 529 bin 912 lira toplandı. Dün gece gelinen rakam şimdilik bu şekilde.
Tabii ki, her konuda olduğu gibi ülkemizde bu iş de maalesef yine bir tartışma konusu oldu.
Hükümet, başta Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul Büyükşehir Kampanyasına olmak üzere çeşitli münferit girişimlere devlet içinde devlet olmaz gerekçesi ile set çekti. Bu tartışma daha da büyür mü bilemeyiz ama ana kampanya ile ilgili bazı konulara nacizane dikkat çekmek istiyoruz.
Öncelikle; Tabii ki desteklenmesi gereken bu devlet kampanyası da devam ederken, devletin de en başta şu an çalışamaz evine ekmek gönderemez durumda olan vatandaşlardan küçük işletmelerden başlayarak kademeli olarak harici destek programlarını devreye sokması önemlidir. Tıpkı diğer büyük ülke devletlerinin yaptığı gibi.
Şu an gerçekten evine ekmek götüremeyen işsiz ortada kalan milyonlar var.
Öte yandan; Bu konuda önemli ve dikkate alınması gereken hem de yine çok değer verdiğim bir isimden gelen bir çalışmayı sizlerle paylaşmak istedim. Gündeme getirelim belki faydası olur.
NEDEN OLMASIN
Çünkü bu çalışma, çok konuşulan bu dev yardım kampanyasının algı yönetimi ve motivasyon anlamında nasıl daha iyi bir algıya taşınabileceği tavsiyelerini içeriyor.
İnsanların yardım yaparken, ' Ya ben yardım yaptım da, nereye gidecek nasıl kullanılacak?' gibi duygusal sorgulamalarında da rahatlama sağlayacak öneriler ihtiva ediyor. Ülkemizde güven mekanizmasının daha da güçlenmesine de etki edecektir.
Bakın bu ilginç teklifler içeren çalışmada neler deniliyor?
'Yardım kampanyası son derece güzel bir uygulama oldu. Biz zor günlerde olağan üstü işler yapan bir milletiz. Devlet burada kendine para toplamıyor yardımsever insanlar ile ihtiyaç sahiplerini buluşturmak için güvenli aracılık işi görüyor. Bunu doğru anlatmak lazım!
Bu nedenle, şunları kamuoyuna hatırlatalım;
1- Saçımızı kesen berber ve kuaför çırakları şu an işsiz
2- Kafe/Kahvehane/Lokantalarda çalışan garson komi şu an işsiz
3- Sokaktaki simitçi, ayakkabı tamircisi, oteldeki kat görevlileri şu an işsiz
4- Hayatını sokak ekosisteminden sağlayan herhangi bir sigortası olmayan valeler, çarşı pazarda getir götür yapanlar, hamallar, şu an işsiz,
5- Evlere temizliğe giderek geçimini sağlayanlar şu an işsiz
6- Liste daha çok uzatılabilir
Yukarıda sayılan kişiler geçimlerini hayatın akışından ve dinamizminden kazanmaktalar.
HAYAT EKOSİSTEMİ
Hayat durduğunda sokağın ekosistemi de durmakta ve bu kişiler kazançsız kalmaktadır.
Bu vatandaşlarımızın çoğu Kaymakamlık Sosyal Yardımlaşma Vakıflarına gidemezler, yolunu bilmezler, çekinirler, utanırlar.
En iyi yöntem:
Sigortalı olup işine son verilenlere ulaşmak için Sosyal Güvenlik Kurumundan;
Sigortasız olan diğer gruplar için lokantacılar odasından, berberler odasından ve benzeri meslek odalarından;
Sokaktan geçinenleri tespit etmek için Kaymakamlık bünyesinde kurulan Vefa sosyal destek gruplarından ve muhtarlardan isim listeleri alınmalıdır.
YARDIMLAR ASGARİ ÜCRET İLE İFADE EDİLSE ÇOK DAHA İYİ ETKİ YAPAR
Bağış kampanyası vaat cümlesi "1 maaşımı bağışlıyorum" yerine "5 asgari ücret bağışlıyorum", "10 asgari ücret bağışlıyorum" şeklinde revize edilebilir
Bu vaat biçimi konunun doğru anlaşılmasını sağlayacaktır. Çünkü Devlet burada kendine para toplamıyor yardımsever insanlar ile ihtiyaç sahiplerini buluşturmak için aracılık ediyor.
Her gün kampanyada kaç asgari ücrete ulaşıldığı Aile ve Çalışma Bakanı tarafından kamuoyuna açıklanırsa, hem teşvik olur hem de işsiz kalanlar üzerinde moral verici etki yapar.
Ve toplanan para doğrudan asgari ücret olarak işsiz kalan kesimlerin hesaplarına nakit olarak aktarılmalıdır.'
Bir köşede bulunsun. Gerçi artık Türkiye'de kimse kimseye kulak asmıyor ve herkes kendi doğrusunu tek doğru kabul edip her teklifi reddetme konusunda mahir hale geliyor. Yine de seslendirmekte fayda var. Gerçek ihtiyaç sahipleri adına vicdanen.
Sağlıcakla Kalın...Herşey düzelecek emin olun. Güzel bir gelecek ve hayat hepimizin hakkı.
Moralinizi bozmayın. İyi olun . Olun ki ülke de iyi olsun...
Yazarın diğer yazıları
- Türk Amerikan ilişkileri nereye gider? 07 Kasım 2024 Perşembe, 07:50
- Gündem notları: Bahçeli'nin iki önemli mesajı 16 Ekim 2024 Çarşamba, 08:53
- Ülkenin ayarları ile oynamak demokrasi değildir 18 Eylül 2024 Çarşamba, 08:08
- Mehmet Şimşek ile ilgili gerçek durum ne? 25 Ağustos 2024 Pazar, 20:25
- Alman ambargosunun korkunç detayları 31 Temmuz 2024 Çarşamba, 01:31
- Suriye çıkmazı 14 Temmuz 2024 Pazar, 23:01
- Vize konusu daha sıkıntılı hale gelecek 17 Mayıs 2024 Cuma, 00:33
- Savaş tiyatrosu 14 Nisan 2024 Pazar, 18:44
- Seçimin ardından ilk notlar 01 Nisan 2024 Pazartesi, 01:33
- Kritik toplantının kritik notları 22 Mart 2024 Cuma, 22:16
Yazarlar
- Anahtar Parti'ye dair her şey bu yazıda Pınar Yeniyiğit
- Bursaspor bu mucizeyi nasıl başardı? Engin Aksöz
- Sol ayaklar konuşunca, tabela güzel oldu! Çetin Sabırlı
- Bursa'da metrekare fiyatı şaşırtıyor! Elif Didem Danacıoğlu
- Türk Amerikan ilişkileri nereye gider? Metehan Demir
- Enflasyon Raporu sonrası faiz indirimi bekle... Levent Yılmaz
- Bursa'da 5 marka için üretim başladı! Emre Özpeynirci
- Ağır abi olmaktan vazgeçin artık! Binay Kazan
- Siyaset hareketleniyor mu? Eski siyasiler um... Hasan Boztürk
- Hasanağa Sanayisi mi? Hasanağa Enginarı mı? Ramazan Başan
- Dağ yöresi kamu çalışanları platform üyeleri... Hasan Yalçın
- Hakkınızı helal edin! Ece Sarı
- Kiralanan taşınmazın tahliye sebepleri Av. Emircan Pirinççi
- Bursa'da 2. Uluslararası Seramik Bienali Kamuran Vatansever