Yazarlar
Metehan Demir
metehandemir@bursadabugun.comArtık her şeye hazır olun
2021.11.30 14:48 - Son Güncellenme: 2021.11.30 14:48Giderek zorlaşan bir ülke ve dünya gündemi içerisinde nefes almaya çalışıyoruz.
Artık fırtınası, yağmuru, kuraklığı ile ne iklim olayları, ne toplumsal ve ekonomik zorluklar ve belirsizlikler, ne de ani gelişmeler sıradan.
Her yaşanan anormal boyutlarda.
Sık sık 'Yok artık. Bu da mı olacaktı' ifadesini kullanır olduk.
Pandemide bugünlerde bile tam sanki azalıyor denilirken, hala ne olduğu belli olmayan bir yeni omicron mutant virüs bahanesi ile dünya yeniden kapanmayı, sınırları kapatmayı düşünüyor. Bahane ile, Afrika izole ediliyor.
Vakalar artıyor denilirken, insanlar bilinmeze sürükleniyor. Bu da beraberinde piyasaları ve ekonomileri daha da sersemletiyor. İnsanlar her gün ortaya atılan yeni iddialarla psikolojilerinin çöküşüne şahit oluyor.
E tabii ki sizin de bildiğiniz gibi bu durum yeni global konjonktürden istismar zenginlerini de yaratıyor.
Şimdi düşünsenize ta başından beri yaşadıklarınızı.
Önceleri bu bir pandemi değil diyen ve hala 'maskeye gerek yok' twiti
bile duran Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) günlerini gördük.
Daha sonra covid-19 tedavisinde verilen ilaçların aslında hiç bir faydası olmadığı daha geçenlerde yeni söylendi.
Yılda on milyona yakın insanın sadece hava kirliliğinden öldüğü dünyada iki yılda iki milyonun üzerinde kişinin hayatını kaybettiği pandemi için olmadık önlemlerle, kapanmalarla hayatın mahvedildiği bir sürecin sonrasında artık DSÖ, 'Kapanma çözüm değil ki' açıklamasını yapıyor.
ŞİRKETLERİN OYUNU
Ya son bu gelişmeye ne demeli. 'Hele bir iki aşı olun. Artık ileride başka aşıya ihtiyacınız yok.' diyen aşı şirketleri, önce 'Hayır. Asla 3. doza gerek olmayacak' derken şimdi '3. doza da mutlaka gerek var. Hatta, her yıl aşı olacaksınız' demeye başladı. Aşı da çözüm değil diyenlerin, aşı karşıtlarının savaşı ise tam gaz devam ediyor.
Bu arada, bu şirketlerin piyasa borsa değerlerinin nasıl arttığını da herhalde izliyorsunuz. Ek olarak, icat edilen yeni mutant virüslerle ilgili hızlı yayılma haricinde ortaya atılan istismara açık çoğu boş korku dolu şehir efsaneleri de malumunuz.
Bu hastalığın ciddiyetine ve dikkat edilmesi gerektiğine tabii ki itimadım var. Sevdiklerimizi kaybettik, ama tıpkı diğer hastalıklarda olduğu gibi.
Ancak artık bu işin her gün üzerinden raunt sağlanan bir hastalık olduğu da sırıtmaya başladı.
Fiyatları arttırmalarını, yoklukları, enflasyonu her şeyi, 'Tabii ki pandemiden'e bağlayan ve bundan hoşlanan kesimler de gün gibi ortada.
Ortada konuşan tıp uzmanlarının bile birbiri ile nasıl çelişen açıklamalar yaptığına dikkat etmiyor musunuz? Bilimin tek bir gerçeği olmaz mı?
Piyasada, aklı başında konuşan değerli hocalarımızı hariç tutarak söylüyorum ama gündemde kalma adına ortalığa boş korku ve spekülasyon yayanlar gözünüze çarpmıyor mu?
Bir laboratuvar çalışması yapmadan sağdan soldan yabancı dildeki makaleleri bize medyadan satmaya çalışanları görmüyor musunuz?
O nedenle, doğru isimleri takip etmeye çalışalım.
Size açıkça söyleyeyim, bu pandemi doğal yollarla virüs etkisini kaybetmeye başlamadıkça bitmeyecek.
Daha doğrusu bunu kullanıp istismar edenler bitmeyecek. Bitirilmeyecek.
Hiç paniğe gerek yok, bu hastalık ise er geç bitecek. Ama dediğim gibi aşı ile değil. Doğal zamanla.
Sanki randevu vermiş gibi, 1.1.2020'de batıda başladığı duyurulan pandeminin bugün aslında 1 Ocak 2020'den aylar önce Avrupa'da, Amerika'da olduğu konuşuluyor.
Ama kullanışlı aparat olarak gündeme girişi için tarih veriliyor. Şimdi ise, 'otoritelerce' çıkış tarihi verilmesi bekleniyor.
Geçenlerde, Türkiye ve Almanya'da önemli bir tıp insanı arkadaşımın sözleri aslında durumu o kadar güzel özetliyor ki, o nedenle size bu sözlerle veda etmek istedim;
'Metehan, Ya aslında bu covid meselesi artık yavaş yavaş grip gibi olmaya başladı ama bunu söylemek, bunun adını koyacak otoritelerin ve güçlü ülkelerin ne zaman işine gelecek, onu bilmiyoruz.'
Aman yaşadıklarımız nedeni ile aklımıza sahip çıkalım.
Sağlıkla kalın...
Yazarın diğer yazıları
- Türk Amerikan ilişkileri nereye gider? 07 Kasım 2024 Perşembe, 07:50
- Gündem notları: Bahçeli'nin iki önemli mesajı 16 Ekim 2024 Çarşamba, 08:53
- Ülkenin ayarları ile oynamak demokrasi değildir 18 Eylül 2024 Çarşamba, 08:08
- Mehmet Şimşek ile ilgili gerçek durum ne? 25 Ağustos 2024 Pazar, 20:25
- Alman ambargosunun korkunç detayları 31 Temmuz 2024 Çarşamba, 01:31
- Suriye çıkmazı 14 Temmuz 2024 Pazar, 23:01
- Vize konusu daha sıkıntılı hale gelecek 17 Mayıs 2024 Cuma, 00:33
- Savaş tiyatrosu 14 Nisan 2024 Pazar, 18:44
- Seçimin ardından ilk notlar 01 Nisan 2024 Pazartesi, 01:33
- Kritik toplantının kritik notları 22 Mart 2024 Cuma, 22:16
Yazarlar
- Anahtar Parti'ye dair her şey bu yazıda Pınar Yeniyiğit
- Bursaspor bu mucizeyi nasıl başardı? Engin Aksöz
- Sol ayaklar konuşunca, tabela güzel oldu! Çetin Sabırlı
- Bursa'da metrekare fiyatı şaşırtıyor! Elif Didem Danacıoğlu
- Türk Amerikan ilişkileri nereye gider? Metehan Demir
- Enflasyon Raporu sonrası faiz indirimi bekle... Levent Yılmaz
- Bursa'da 5 marka için üretim başladı! Emre Özpeynirci
- Ağır abi olmaktan vazgeçin artık! Binay Kazan
- Siyaset hareketleniyor mu? Eski siyasiler um... Hasan Boztürk
- Hasanağa Sanayisi mi? Hasanağa Enginarı mı? Ramazan Başan
- Dağ yöresi kamu çalışanları platform üyeleri... Hasan Yalçın
- Hakkınızı helal edin! Ece Sarı
- Kiralanan taşınmazın tahliye sebepleri Av. Emircan Pirinççi
- Bursa'da 2. Uluslararası Seramik Bienali Kamuran Vatansever