Merhaba,

Bursamızın kentsel ve mimari gelişimi hakkında güncel gelişmeler ile ilgili olarak akademik bakış açısı ile görüşlerimi sizlerle paylaşmak için yazılarıma başlıyorum. Öncelikle nazik davet ve teklifi için 'Bursada Bugün' ailesine ve beni yüreklendiren Ferdi Yılmaz beyefendiye ile olumlu görüşleri için saygıdeğer üniversite üst yönetimimize gönülden teşekkür ediyorum. 'Bursada Bugün', Bursamızda ve bölgemizdeki güncel gelişmeler hakkında dopdolu içerik ve uzun süredir takdir gören çizgisi ile basın yayın alanında önemli bir yer almıştır.

Birçok kesimden hemen herkes gibi ben de 'Bursada Bugün'ü yakından takip ediyorum ve takdir ediyorum. Yazılarımla ben de bu ailenin bir parçası olmaktan mutluluk duyuyorum. Sizler için ilgi çekici ve yararlı bilgiler paylaşmayı ümit ediyorum.

İlk yazı konumuz, Deprem ve Bursa...

Mimarlık kültürel yaşamın bir ifadesidir. Başta depremler olmak üzere afetler ve etkileri birçok bilimsel uzmanlık alanını ilgilendiren oldukça geniş bir konudur. Hemen her depremden sonra basın yayın organlarında açıklama yapan uzmanlarımızın konu hakkındaki görüşlerini kendi uzmanlaşIkları bilim alanı ile sınırlamaları gerektiğini başka bilim alanına giren konularda ise referans belirterek sadece kişisel yorum ve görüşünü dile getirdiğini belirtmesi gerektiğini ya da kendi alanı dışındaki konulara girmemesi gerektiğini düşünüyorum.

Bir yer bilimcinin binanın depremselliği ile ilgili görüş bildirmesi veya konunun doğrudan uzmanı olmayan birinin bir yerin depremselliği veya zemin özelikleri hakkında görüş bildirmesi gibi... Zira bilimsel ortamlarda ve bilim insanları arasında olması gereken bazı tartışmalar herkesin gözü önünde açık bir ortamda olduğunda ise insanlara yarar sağlamak yerine inanılmaz bir kafa karışıklığı ve bilgi kirliliği oluşturduğu kanaatindeyim. Basın yayın kuruluşlarımızın da konuya bu hassasiyetle bakmaları gerektiğini düşünüyorum.

Deprem güvenli bina, birbirini tamamlayan birçok çalışmanın sonucunda ortaya çıkan bir iştir. Her bir aşamada alınan kararlar ve yapılan işler bir sonrakine veri oluşturur. Her bir aşamada da birçok kişi, kurum, kuruluş, uzman bir araya gelerek deprem güvenli bina ortak amacı için kendi uzmanlık alanında karar, bilgi ve iş üretir.

Deprem riski bulunan her yerde olduğu gibi Bursamızda da deprem güvenli bina yapma konusu can ve mal güvenliğimiz için öncelikli bir konudur. Çeşitli sebeplerle Bursamızda sürekli artan nüfus ile ortaya çıkan yeni bina ihtiyacı ve talebi kentsel gelişmeyi oldukça etkilemektedir. Hem mevcut binalarımızın deprem güvenli hale getirilmesi hem de yeni yapılacak binaların güvenli binalar olarak inşa edilmesi dirençli bir kent oluşturmanın önemli fiziksel bileşenlerinden birini oluşturur.

Bir sonraki yazımızda deprem güvenli bina olgusunun bileşenlerini, aktörlerini ve aşamalarını aktaracağım. Amacım yaşadığımız kente ve binalarımız hakkında bu konuda herkesi daha bilinçli hale getirmektir.

Sevgiyle kalın, güvenle kalın, Allaha emanet olun.