Levent Yılmaz

Levent Yılmaz

Gündem enerji!

2022.01.25 11:48 - Son Güncellenme: 2022.01.25 11:48
A

Türkiye zor bir kış geçiriyor. Soğuk hava koşulları tüm Türkiye'yi etkisi altına almış durumda. Hava sıcaklıklarının aşırı düşmesi enerji ihtiyacını da giderek daha fazla artırdı. Elektrik ve doğalgaz talebi pik seviyelerde. Ancak İran'dan gelen doğalgaz akışında sorun başladı ve işler karıştı. Aslında enerji tarafında bir süreden bu yana yaşanan hızlı küresel fiyat artışlarının yansıması maliyet kanalından gelen baskıyı artırmıştı. Bu kez arz kısıntısı ile karşı karşıyayız ve fiyatından bağımsız enerjiye erişim problemi yaşanan günlerdeyiz.

Aslında Türkiye yıllar içinde enerjide arz kaynaklarını çeşitlendirdi. İletim alt yapısını oldukça yeniledi ve yenilenebilir enerji kaynaklarını da sisteme entegre etti. HES'ler ve yeni barajlarla elektrik üretim tarafını güçlendirdi. Ancak Türkiye hızlı büyüyen bir ekonomi ve yapısal konular enerjide dışa bağımlılığı zorunlu kılıyor. Hal böyle olunca da dönem dönem arz tarafında yaşanan problemler baş gösteriyor. Açıkçası geçmişte de benzeri durumlar yaşanmıştı ancak bu kez biraz uzun süreceğe benziyor.

Hatırlayacağınız üzere 20 Ocak'ta BOTAŞ, İran'la yapılan anlaşmalar kapsamında Gürbulak-Ağrı giriş noktasından sağlanan doğal gazın İran tarafındaki iletim hattında meydana gelen arızadan dolayı 10 gün boyunca durdurulduğunu açıklamıştı. Doğalgaz talebinin en yüksek seviyelere geldiği böylesi bir dönemde gaz arzında yaşanan bu problem ilave tedbirler almayı da zorunlu kılıyor.

Bu kapsamda ilk olarak BOTAŞ'ın elektrik ve doğal gaz sistem dengesinin korunması amacıyla yüksek tüketimi olan sanayi tesisleri ve elektrik santralleri ile sınırlı olmak üzere doğalgaz tüketiminde sınırlamalara başladığını gördük. (Sonrasında bazı sektörler uygulama dışında bırakıldı.) Tabi ki bu sınırlamaların ilk olumsuz etkisi sanayi tesislerine oldu. İlk etapta OSB'lerin üretime ara vermelerine neden olan kısıntılar başladı. Durum böyle olunca da hemen hemen herkes şahsi görüşleri üzerinden enerji konusunda yorumlar yapmaya başladı. Ancak bu noktada bir uyarıda bulunmak zorundayım.

Enerji ve enerji ile ilgili konular son derece tekniktir. Ekonomi güvenliği konusunda çalışan ve bu kapsamda enerji arz güvenliği ile ilgilenen bir akademisyen olarak en çok dikkat ettiğim konuların başında konunun teknik boyutuna ilişkin yorumlardan uzak durmak gelir. Örneğin elektrik talebine bir derbi maçı bile etki edebilir. (Aşağıdaki grafik Barış Sanlı'nın "Örnekleri ile Türkiye elektrik talebi, sistemi ve bekleyen sorular" başlıklı sunumundan alınmıştır.)

Grafikte gördüğünüz üzere Fenerbahçe Galatasaray derbi maçının olduğu 12 Şubat Pazar akşamı ile bir hafta önceki 5 Şubat akşamı arasında elektrik talebinde oldukça belirgin bir fark var. Örnekleri artırmak mümkün. Aynı verilerin hava sıcaklıkları, sömestr tatili ve bayram günleri ile ilgili olanları da var.

Gelelim yapmak istediğim uyarıya. Yukarıda da gördüğünüz üzere çok teknik bir konu olan enerji talebi ve arzı arasındaki dengede kulaktan dolma bilgilerle sürecin manipüle olmasına neden olacak yorumlardan uzak durmak gerekiyor. Zaten doğalgaz arzında yaşanan bu sorun pek çok sektörü olumsuz etkiledi ve stresi artırdı. Bunun üzerine gerçekçi olmayan yorumlarla stresi daha fazla artırarak panik havası yaratmanın kimseye faydası yok.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları