Yazarlar
Cin mi, cinli mi, cin gibi mi?
2025.03.08 15:23 - Son Güncellenme: 2025.03.08 15:23Açıkçası kim tehlikeli?
Nedir bu toplumca adını bile söylemekten korkup da 'üç harfli' diye isimlendirdiğimiz bir inançla bu kadar boğuşmak?
İster inanın, ister inanmayın! Ben burada inanç tartışmasına girmeyeceğim ama çok acayip şeyler dönüyor!
Büyük bir güruh muska, büyü, bağlama gibi saçma sapan işlerin peşinde. Sorsan bir ayet bilmeyecek insanlara ne paralar gidiyor ne paralar! Daha geçen haftalarda da yazdım bunu.
Ağzından Allah, kitap düşmeyen bu tayfanın dinle minle alakası yok! Dinle ilgisi olan bu işlerin günah olduğunu da bilir. İnanan da inanmayan da bunun kitapta yazdığını çok iyi bilir!
Sözde hocalara inanıp kocaları terk edenler, çocukları kurban edenler, paraları eritenler... Aklım şaşıyor!
Bir cin hikayesi, büyü hikayesi havada uçuşuyor!
Ha bunun modernize edilmiş haline gelelim şimdiiiiiiiiiii...
Enerjiiiii, astrolojiiiii, astronomiiii, astrooooloooomiiii, astroooobilililili, astrooopisipisi...
Diziler çekiliyor, yok aile dizilimiymiş, yok enerji temizlemeymiş, yok inzivaymış, yok ruh arındırmaymış... Of!
Of sıkıldım.... SI-KIL-DIM!
Bu ayın bilmem ne kaçı arasıyla bilmem kaçı arası Güneş Ay'ın etrafında üç sıra dizilip, 5 takla atıp oradan yuvarlanarak bilmem ne olacakmış da paramıza, kocamıza, bilmem neyimize dikkat edelimmiş!
Enerji kapılarımızı açıyorlar, doğayla bizi buluşturup çakralarımızı ovalıyorlar, ruhumuzu bedenimizden ayrıştırıp tel süzgeçte geçiriyorlar!
Bu da bir dine inanmayı alt kültür sayan, sözde entelektüellerin yeni oyuncağı! Bir guru seçip etrafında enerji menerji temizleyip, ruhun tozunu alıyorlar!
Kendi travmalarını çözecek olgunluğa gelemeyen insanların 3 soy ötede hiçbir konuyla alakası olmayan büyükanne, büyükbabalarının didisini malzeme edip aile dizilimi yaptırıyorlar! Çözecekler çünkü!
Şimdi bunlara inanan insanlar bana aşırı kızacaklar biliyorum. Ama inanmıyorum, komik geliyor. Azıcık bilgim de var, izliyorum, dinliyorum, araştırıyorum ama yok cık... Komik...
Para tuzağı... Falcılık gibi, gelecekten bir şeyler görme, kendini diğer insanlardan ayrı tutma telaşı... Falan filan... Taaaa gökyüzünü izleyerek bugünün tıbbını, bilimini oluşturan, temel oluşturan eski insanlara da hakaret sayarım ayrıca!
Bir de cıvık bir pozitiflik. Eskilerin 'İyi düşün iyi olsun' lafından resmen kâr elde etmecilik! Mantığın çıkardığı haklı varsayımları bile 'iptal' ederek, yaşamın olağan akışında karşılaşılacak yüksek ihtimalli durumları bile benim ağzımdan çıkan cümleyle değişebileceğini sanmak falan...
Ne önemliyiz! Ne kadar da elimizde her şey! Vay be!
Bakma böyle dediğime, ben de pozitif biriyim. Ama gerçekçilik sınırları içinde! İptal iptal, numaralar bu yaz gönder itibar kazan. Ok...
Bir arkadaşım dedi: Orası beni çağırıyor, taşınacağım.
Taşındı. Arınıyor kendisi herhalde...
Yahu kimse meditasyona, kafa dinlemeye, gökbilimine karşı değil! Hatta bence harika! Ama sınır var, olmalı...
Eskiden günlük burç yorumlarını arkadaşımla ben yazardık, o zaman bu kadar teknoloji yoktu. Millet gazeteden okuyup iki dakika eğleniyordu. Şimdi işler öyle mi? Kurslar, inziva toplantıları, acayip acayip bilimdışı hareketler.
Kusura bakmayın, bana ne anlatırsanız anlatın komik gelecek.
İnsanın arınma ihtiyacı sanatla olur, sporla olur, seyahatle olur belki... Ama böyle değil ya bence. BENCE!
Şimdi bu konu benim günlerce sağlığından endişe ettiğim Ece Gürel sebebiyle radarıma girdi. Çok üzüldüm, gerçekten günlerce uyuyamadım Ece için. Yattığı yerde dinlensin canım benim.
Onun sayesinde sosyal medyada gördüğüm bazı hesapları keşfettim, aman aman kimler takip ediyor özel hayatımda. Doktor arkadaşlarım, avukat arkadaşlarım, akademisyen arkadaşlarım! Bir 'Biz öyle bir şey yapmıyoruz, bizim yaptığımız o değil, bu değil' gibi bir açıklamalar silsilesi... Ha lafım yanlış anlaşılmasın! Ece'nin neden böyle bir olayın içine düştüğüne dair kesin bir bilgi yok. Sadece kayboluşunun nedenleri arasında konuşan insanların yorumlarını gördükçe bu yeni sözde modern ritüel sistemin içinde buluverdim kendimi! Zaten ne zamandır da konuşmak istediğim bir konuydu!
Ece neden o ormanda günlerce kaldı, nasıl kaldı, nasıl dayandı? Bakın bu soruların cevabını mesleğim gereği en ince detaylarına kadar inceleyeceğime emin olabilirsiniz. O kıza zarar vermiş, bu olayı yaşatarak hayatına mâl olmuş birileri varsa adalet için kamuoyu oluşturmaktan da gurur duyarım!
Ama asıl cin gibiler, asıl korkulması gerekenler, asıl safiyane inançlar bütünü çerçevesinde korunmamızı istediğim kişiler moobing yapanlar, hak yiyenler, insanı dağa taşa vurduracak kadar gururunu kıranlardır!
Bugün 8 Mart... Kadın cinayetleri ve kadına şiddeti konuşmanın en anlamlı olduğu gün belki de! İş hayatında kadın olmayı konuşmanın en anlamlı günü!
İnsanların bu denli zor bir hayat içerisinde medet ummaya getirecek sistemi sorgulama günü! Kadınları yıldıran, yaşamdan el çektirenlerden hesap sorma günü!
Benim neye inandığımın bir önemi yok, ama genel inanç üç harflilerin varlığı ise, korkmanız gereken onlar değildir belki... Bir de böyle düşünelim. Bu dünyada gözümüzün gördüğü insan canlısının kendi cinsine verdiği zararı hangi yaratılan vermiş?
Akılla, bilimle, mantıkla kalın. Tüm kadınların, tüm kadın hakları savunucuların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nü kutlarım.
Yazarın diğer yazıları
- Cin mi, cinli mi, cin gibi mi? 08 Mart 2025 Cumartesi, 15:23
- Ceylan gibiyim... 05 Mart 2025 Çarşamba, 19:02
- Dikkat! Dinsel değil, cinsel içerik 25 Şubat 2025 Salı, 21:24
- Salgın mı var? 13 Şubat 2025 Perşembe, 14:46
- Bütün anneler deli 29 Ocak 2025 Çarşamba, 16:57
- Ölmek istiyorum! 22 Ocak 2025 Çarşamba, 15:26
- Patlıcan Salatalık... 15 Ocak 2025 Çarşamba, 12:16
- Ölünün arkasından konuşuyorum! 03 Ocak 2025 Cuma, 15:26
- Asgari değil, askerî ücret! Komandoyum komando 26 Aralık 2024 Perşembe, 13:34
- Hadi erkekler sizi bekliyorum! 24 Aralık 2024 Salı, 14:49
Yazarlar
- Siyaset yeniden hareketleniyor: AK Parti, CH... Hasan Boztürk
- Yumurta 190 TL! Elif Didem Danacıoğlu
- "Şampiyon takımı" izledik, çok keyif aldık! Çetin Sabırlı
- 'Sanchez Ahmet' TMOK'nin yeni başkanı ... Engin Aksöz
- Bursa'nın dağ ilçesinde imar çıkmazı! Hasan Yalçın
- Bir yaşam reçetesine ihtiyacımız var mı bugü... Binay Kazan
- Bir güne neler sığıyor bu ülkede... Metehan Demir
- Konut fiyatları ve konut sahipliği meselesi Levent Yılmaz
- En çok satan markalar elektriğe çok uzak Emre Özpeynirci
- Heybedeki turplara bir de bu açıdan bakalım Ramazan Başan
- Cin mi, cinli mi, cin gibi mi? Ece Sarı
- Cemal Nadir Evine Dönüyor sergisi Kamuran Vatansever
- Bayram Telaşı mı, Alışveriş Çılgınlığı mı? Yeşim Mutlu
- Bursa'nın turistik bölgesindeki o yol çözüm ... Fatma Öztürk
- Marka hakkına tecavüz ve hukuki sonuçlar Av. Emircan Pirinççi
- Davut Aydın konuşur mu, konuşmaz mı? Pınar Yeniyiğit