'Sonuç odaklı, çözüm üretici', toz kaldırmadan çalışan;

İfadelerinde 'Ben yaptım yerine, Biz başardık' cümlesini sıkça işittiğim politikacılar arasında adı ilk sıralarda olanlardandır AK Parti Bursa Milletvekili Zafer Işık...!

Siyaseten oldukça tecrübelidir, teşkilattan yetişmiştir.

Gencinden yaşlısına partinin tüm kademeleriyle sıkı diyalogları vardır.

Sevilir, sayılır.

Öyle cek-li cak'lı konuşmayı da hiç sevmez.

Ya 'Oldu -bitti, yapıldı -edildi, sorun çözüldü ' müjdeleri verir, ya da Bursa'nın hayrına herhangi bir projede gelinen noktayı net açıklamalarla dile getirir.

Onu; o açılış senin bu davet benim gezmek yerine her daim vatandaşın yanında, örneğin tarıma özel ilgisi hasebiyle ya traktör sürerken tarlada, ya da bir ağacın başında zeytin toplarken görebilirsiniz.

Kalemim değdiğince yıllardır siyaseti yazıp çizdiğimden ötürü de kendisini uzun zamandır tanır, çalışmalarını yakinen takip ederim.  

Milletvekili unvanını aldıktan sonra da naif ve de mütevazı duruşunda bir tık bile değişiklik sezmediğimi özellikle belirtmek isterim.

Duyduğum- bildiğim odur ki; reklamı - lansmanı da hiç sevmez.

Çok okur, çok araştırır, ufku geniştir. İş yaşamında da her daim takdir gören Zafer Işık Bursa'nın azimli, çalışkan ve de dinamik vekillerindendir.

Bursada Bugün TV'de moderatörlüğünü üstlendiğim Fi Kelam'da online yayında ağırladım AK Parti Bursa Milletvekili Zafer Işık'ı.

Türkiye ve Bursa gündemine dair önemli tespitleri ve de mühim mesajları vardı.

Söze önce malum gündem maddesi pandemi sürecini değerlendirerek başlayan Milletvekili Işık, korona aşısı ile ilgili dikkat çekici konuştu;

"Aşı, koronavirüsle mücadelede bir aşama ancak bir sonuç değil. Aşılandığımız zaman bile maske-mesafe-temizlik kurallarına uymadığımız takdirde etkilerini yüzde 100 göremiyoruz. 10 milyon aşımız geliyor ardından da 25 milyon aşımız daha gelecek. Herkesin içi rahat olsun. Tüm Türkiye aşılanacak. Ben de henüz aşı olmadım, sıra bekliyorum".

83 milyon vatandaşımızın hepsine aşı tedarik edileceğinin altını çizen Vekil Işık'ın 'Çin aşısı olalım mı olmayalım mı? Aşı olursak çip takmış olur muyuz?' diye kara kara düşünenlere de bir çift sözü vardı;

"Hükümetimiz 166 milyon aşıyı hazır edecek. Gerçekçi olalım; Aşının içine çip konulduğu iddialarıyla ilgili kimse bir Ar-Ge çalışması yapıp uğraşmaz. Şahsi bilgilerimize ulaşmak istenirse aşıdan önce herkesin cep telefonu var. O zaman cep telefonu kullanmayı da bırakalım. Kimse kimsenin aklını böyle gereksiz sorularla karıştırmasın. Mühim olan sağlık. Sıramız geldiğinde hepimiz aşımızı olalım ki korona illetinden kurtulalım".

TBMM'de Tarım, Orman ve Köy İşleri Komisyonu üyeliğinin yanı sıra yakın zamanda Dijital Mecralar Komisyonu üyeliği gibi oldukça önemli bir görev daha üstlenen Bursa Milletvekili Işık; Ekim 2020'de yasalaşan Sosyal Medya Kanunu ile Türkiye'de teknolojinin çok daha verimli ve insan haklarına saygı kuralları çerçevesinde kullanılacağına vurgu yaptı ve aynen şunları söyledi;

 "Sosyal Medya Yasası ile birlikte komisyonumuzun denetleme, ilgili kurumları çağırma, bilgi alma gibi görevleri mevcut. Sosyal medyada Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kanunlarına uyulmadığı takdirde, cezai yaptırımlar gerçekleşecek. Facebook ve Whatsapp dünyanın pek çok yerinde Türkiye'deki gibi bir uygulamaya gitti, ardından da geri adım attılar. Türkiye'de birçok kullanıcı diğer uygulamalara geçince bir tedirginlik yaşandı. Dijital şirketlerin Türkiye'de ofis açmaları sadece vergi kazanmak için istenen bir durum asla değildir. Türkiye bir kabile devleti değildir. Güvenliğimiz için bu kanun gereklidir".

Yine siyaseti ucundan kıyısından da olsa takip edenler bilirler;  'Yerli otomobil TOGG'un Bursa-Gemlik'e konuşlandırılacak olmasında da Gemlik kökenli Vekil Işık'ın payı yadsınamaz. TOGG'un sadece otoyol aracı kavramı ile değerlendirilmemesi gerektiğine işaret eden Zafer Işık tarihi yatırımla ilgili şu vurguyu yaptı;

2022'nin sonunda aracımızı banttan indirmeyi hedefliyoruz. Dijital bir teknolojiyle üretilecek olan TOGG bir araçtan fazlası. Bu otomobil elektrikli olmasının yanında gelişmiş özellikleriyle de bir teknolojik harika olacak. Nasıl ki Nokia, Iphone ve benzeri markalarla yarışamadı ve sistemin dışında kaldı. Birçok otomobil firması da elektrikli araçlarla alakalı aynı endişeyi taşıyor. Biz çok iyi bir zamanlamayla müthiş bir yatırım yaptık. Birçok dev kuruluşun önüne geçtik. İşte bu sebeple Türkiye'nin bu adımı yakın coğrafyanın yanı sıra Amerika, Almanya gibi ülkelerde de merakla takip ediliyor'".

Vekil Işık'ın anlattığı üzere tam da bu açıdan bakıldığında, Türkiye'nin yerli otomobilini dünya piyasalarına kabul ettirmesinin zor olmayacağını net ifade etmek kesinlikle mümkün.

Hızlı trenin 2023 yılında Bursa ile bulaşacağını da müjdeledi Fi Kelam'da Vekil Işık.

Sorumlu olduğu ilçeler Gemlik, İznik ve Orhangazi ile ilgili ulaşım, altyapı ve tarımsal alanda ivedilikle yaşama geçecek hizmetleri de tek tek açıkladı.

Zafer Işık'ın açıklamalarının detaylarını merak edenler BURSADA BUGÜN TV'den izleyip bilgi sahibi olabilirler...

Bendeniz, kendisiyle sohbetten çıkardığım en mühim cümleyle yazıyı noktalarken, sizlerin de alttaki satırları okuduğunuzda Vekil Işık ile aynı kanıda olacağınıza dair kuşkum yok;

"Ülke olarak artık üreterek büyümeyi öğrendik. Türkiye kim ne derse desin bundan böyle üretecek, satacak ve de büyümeye devam edecek"

Ne diyelim; Doğru söze ne hacet...

Yeni yazıya değin kalın sağlıcakla...