Pınar Yeniyiğit

Pınar Yeniyiğit

iletisim@bursadabugun.com

Vekil Özen'den zor sorulara net yanıtlar!  

2021.11.22 16:19 - Son Güncellenme: 2021.11.22 16:29
A

Aksini düşünenler var mıdır? Bilemiyorum...

Ki; hiç de sanmıyorum;

İstisnasız özellikle son birkaç haftadır Karadeniz gibi dalgalı seyir izleyen ülke ekonomisindeki gelişmeler , iki yıldır dünyayı kasıp kavuran korona virüs gündemini  fena halde solladı ve de pandeminin pabucunu öyle bir dama attı ki pür dikkat para piyasalarına ve zam haberlerine odaklanır halde bulduk kendimizi...

Benzine zam, suya zam, elektriğe zam...

Merkez Bankası faiz indirimine gittiği vakit de;

Dolar 10 TL'nin üzerinde, Euro 12 küsurlarda...

Altının gram fiyatı ciddi yükselişte vs...

Nitekim ekonomide yaşananlar karışık ve bulanık bir tablo yansıtınca da  felaket tellalların sualleri de tahmin edeceğiniz üzere  zirvede!

Hükümet ipin ucunu kaçırdı mı?

Döviz daha ne kadar fırlayacak?

Daha nelere nelere zam gelecek?

Fi Kelam' da tecrübeli siyasetçi  AK Parti Bursa Milletvekili, Milli Savunma Komisyonu  Başkanvekili Refik Özen ile bu ve benzeri sorular minvalinde konuştuk ekonomiyi enine boyuna...

Ne yalan söyleyeyim;

Bir an empati yapıp mevcut konjonktürde 'AK Parti'den milletvekili olsa idim  canlı yayında çıkıp da piyasalar böylesine zor bir dönemeçten geçerken ülke ekonomisini konuşur muydum ?' diye de düşünmedim değil...  

Amma velakin başta da belirttiğim üzere tecrübeli ve de öngörülerinde her daim yanılmayan bir Vekildir Refik Özen!

Ayrıca son genel seçimlerde de aday adaylığı başvurusu bile yapmadan AK Parti'nin listesinde yer almayı başarıp Bursa Milletvekili seçilebilen tek isimdir, teşkilattan yetişmiştir.

Aynı zamanda da çok başarılı bir esnaftır, azimli, çalışkan ve de dinamik yapısıyla iş yaşamında taktir görüp, takip edilir.

Gayet açık ve net yanıtlar aldığım 'Refik Özen ile Fi Kelam Sohbeti'nde önce Türkiye ekonomisinden yansıyan genel görüntüye yorumunu sordum Vekil'e;

"Dünyada her alanda son 2 yıldır pandemiyle birlikte bir türbülans yaşanıyor. Ekonomik olarak değerlendirsek esnafın geçen seneye göre daha mutlu olduğunu gözlemliyoruz. Sanayide de tarihi rekorlara imza atıyoruz. 2021'de birinci çeyrekte yüzde 7, ikinci çeyrekte yüzde 21,7, üçüncü çeyrekte ise yüzde 6,7 gibi büyüme rakamlarını gördük. 2021 yılı toplamı için yüzde 9 gibi bir büyümeyi öngörüyoruz. 2002 yılında 30 milyar dolar olan ihracat rakamımızın bu sene 210 milyar doları aşmasını planlıyoruz"

İfadeleriyle Refik Özen2021 yıl sonu hedefini aktardı, sonrasında da söz dünya ekonomisindeki dengelere geldi. Globalde yaşananlara dair de önemli tespitlerde bulundu AK Parti Bursa Milletvekili;

"Avrupa'da tedarik zincirlerinde sıkıntılar, enerji maliyetlerinde de  ciddi artışlar yaşandı. Avrupa'da elektrik ve doğalgazda yaşanan zamları hep birlikte takip ettik. ABD'de görülen yüzde 6,5'luk enflasyon rakamı, son 31 yılın en yüksek seviyesi... Büyük şirketler tedarikte noktasında artık Çin yerine Türkiye'yi  tercih  etmeye başladı.

Ülkenin ticari tablosunda belirleyici kriter cari açık için de mühim bir cümle kurarak "Cari açığımız çok ciddi oranlarda azaldı ve çok değil kısa süre sonra cari fazla vermeyi hedefliyoruz" açıklamasında bulunan Vekil Özen Merkez Bankası'nın faiz indirimi sonrası para piyasalarında yaşananlara ve son zamlara dair de aynen şunları söyledi;

"Faiz-döviz oranları enflasyonun bir miktar artmasına yol açtı. Bir sıkıntı var mı? Var...  Bunun farkındayız. Özellikle gıda fiyatlarında yaşanan artışlar sabit gelirli vatandaşlarımızı olumsuz etkiliyor. Bu tablo çerçevesinde de asgari ücretliler ve orta gelir grubu ile ilgili  ekonomi yönetimimizin yılsonunda, rahatlatıcı açıklamalar yapacağına inanıyorum". Asgari ücret konusunda ekonomi yönetimimiz çok ciddi bir çalışma yürütüyor. Vatandaşımızı, başta gıda olmak üzere zaruri ihtiyaç gruplarında yaşanan fiyat değişiklikleri zorluyor. Halkın alım gücünü artıracak adımları mutlaka atacağız.

İşte bu sözleriyle Vekil Refik Özen gelecek yıl için asgari ücrete  makul ve de rahatlatıcı bir oranda zam yapılacağının sinyalini de verdi ve eleştiri oklarını muhalefete yöneltti;

Türkiye'deki  en ufak olumsuzluktan  siyasi medet uman bir muhalefet anlayışı var... Olan sorunları çok farklı gösterip, halka korku psikolojisini empoze ederek, siyasi rant yaratmaya çalışıyorlar. 'Ülke yandı, bitti' havası estirilmeye çalışılıyor. Öyle bir Türkiye yok. 90'lı yıllarda, özel bankalar yüksek faiz vererek, mevduat topladı ve kamuya da yüksek faizle krediler verdiler. Tansu Çiller'in Başbakan olduğu 93-94 yıllarında çok ciddi cari açıklar verildi. 94 Ocak ayı ile Nisan ayı arasında TL, dolar karşısında yüzde 160'ın üzerinde değer kaybetti. 94'te ise IMF ile anlaşma imzalandı. 2001 krizinin temelinde de faizlerin hızlı yükselişi vardı. Bankalar arası gecelik faiz oranı yüzde 1000'in üzerine çıkmıştı. MGK krizinden sonra ise gecelik faizler yüzde 5 bin ile yüzde 7bin 500 aralığını gördü. İMKB, yüzde 20 değer kaybetti. Binlerce firma kapanırken, yüzbinlerce çalışan işsiz kaldı. MGK'dan 2 gün sonra sabit kurdan dalgalı kura geçilince, eski parayla dolar 684 bin TL idi, 1,2 milyon TL'ye yükseldi. Bazen eskiyi hatırlamak gerekiyor. 2007 yılındaki krizde dünya devletleri en üst düzeyde etkilenirken, Cumhurbaşkanımız Erdoğan o dönem, 'Bu kriz bizi teğet geçecek' dedi. O krizden en az etkilenen ülkelerden birisi de Türkiye olmuştu. Türkiye şu anda tam bağımsızlık savaşı veriyor. Artık savunma sanayisinde dünyada söz sahibi bir ülkeyiz. Senelerdir bu ülkenin gençlerine öğretilmiş çaresizlik vardı. İHA'ları SİHA'ları bizim gençlerimiz yaptı şimdi TOGG'u yapacağız. 2022 yılının sonunda da ilk yerli otomobilimizi de banktan indireceğiz.

Merkez Bankası'nın faiz indirim politikasının sebeplerini  anlatırken de Vekil Özen kesin ve de keskin konuştu;

Faizin iş dünyasında ve insan hayatında ne kadar büyük bir kötülük olduğunu herkes biliyor. Merhum Necmettin Erbakan faizle ilgili bir değerlendirmesinde; "Bankaya 100 lira koymuşsun. Banka sana bir sene sonra 150 lira veriyor. Bankaya da 'Fazladan 50 TL'yi nereden buldun? Ben bir şey üretmedim. Sen bana tüketme hakkını nerden veriyorsun?' diyorsun. Bunun iki yolu var. Ya üreten bir adamın hakkını aldın ya da açıktan para bastın. Yani faiz zulümdür. Faiz demek, üretmeyen adama tüketme hakkı vermek demektir." Faiz mücadelesini sürdüreceğiz. Elbette bu mücadelenin bir bedeli olacaktır. Ekonomik bir savaşa giriyoruz. Faiz lobilerinin rahatı kaçacaktır.

Ve söz Türk Lirası'ndaki değer kaybına geldiğinde muhalefete adeta ateş püsküren Vekil Özen 'İki yüzlü Siyaset' ifadesiyle bakın neler anlattı?    

Dünyada yaşanan şartlardan kaynaklı Türk Lirası'nda  bir değer kaybı var. Geçmişte TL'yi pula çevirenlerin, bu milleti 20 cente muhtaç edenlerin, bugün ekonomiyle ilgili ahkâm kesmelerini anlamış değilim. Buradan siyasi rant elde etme çabasını ,acizlik olarak görüyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız onlar için 'Bukalemun siyasetçileri' dedi. Ben ise 'İkiyüzlü siyaset' diyorum. Meclis'e gelen tezkereye 2 sene önce CHP, 'Evet' demişti. O tezkereler sayesinde Kahraman Mehmetçiğimiz, oluşturulmak istenen terör koridorunun önüne geçti. ABD'nin para ve teçhizatla desteklediği PKK'nın uzantısı PYD, çalışmalarına devam ediyor. CHP'den yapılan açıklamalardan tezkereye 'Evet' denilmesi yüksek olduğu anlaşılıyordu. Ancak HDP'den yapılan bir açıklama sonrası, bir gecede CHP Genel Başkanı karar değiştirdi. Tezkerede, 'Hayır' çıksaydı, Mehmetçiğin boşalttığı alana kim gelecekti? PKK-PYD . Şehitlerimizin kanlarını yerde bırakmış olacaktık. Atatürk'ün kuruduğu parti için bu bir utanç vesilesidir. Bir terör örgütünden 'Aferin' almak, Kurtuluş Savaşı mücadelemizi yöneten, Cumhuriyetimizin Kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu partinin yöneticileri için utanç vesiledir ve utanmalıdırlar. Gelen tepkiler üzerine de, CHP Genel Başkanı, 'Kandil'e gideceğim ve orayı yerle bir edeceğim' dedi. Kandil'e gidebilmen için bu tezkereye ihtiyacın var... Daha kısa süre önce İyi Partili Lütfü Türkkan'dan şehit yakınımıza sarf ettiği, ağza alınmayacak ifadeler duyduk. Kendisi de bir kadın olan İyi Parti Genel Başkanı'nın bu ahlaksızlığa duyarsız kalması ve bir yaptırım uygulamaması ilginç olmuştur. Lütfü Türkkan'ın Grup Başkanvekilliğinden alınmış olmasının hiçbir anlamı yoktur. Bunu yapan sıradan bir milletvekili olsaydı ne olacaktı ? Kesin ve de net ; Muhalefetin başı HDP'dir.

Şimdi yazının sonunda gelelim malum soruya...

Bakalım Vekil Özen'in ekonomiye dair söylemlerine ve de Millet İttifakı'nı ağır eleştirilerine yanıt gelecek mi ? Gelirse söz yine bu köşeden kaleme alınacaktır biline...

Yeni yazıya değin kalın sağlıcakla.

 

 

 

 

 

 

 

 

 


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları