Ben yazmış olayım da ...

Varın kararı siz vermiş olun!

O vakit direkt girizgah yapalım bu yazının konusuna;

Bursamızın güzide ilçesi Karacabey'de yerel seçimleri kazanarak AK Partili Belediye Başkanı Ali Özkan'dan koltuğu devralan İYİ Partili Fatih Karabatı'nın bu hafta Bursa basınını ağırladığı toplantı organizasyonunu anlatacağım sizlere...

Toplantının ana  gündem maddesi 7 aylık icraat süreci idi.

Katılım yoğundu...

Yazılı bir metni okumayı tercih etti Başkan Karabatı görevinin 7 ayını anlatırken..   

Amma velakin keşke okumasaydı.

Sıklıkla dili sürçtü, metinden koptu...

Velhasıl yaptıklarını ve yapacaklarını okurken bir hayli zorlandı Fatih Başkan...

Esasen sunumunda okumak yerine doğaçlama periyotla kendi cümlelerini kursaydı çok da doğal bir anlatım sergilemiş olacaktı.

Fatih  Başkan'ın sunumunun ardından soru-cevap bölümüne  geçildi...

Karacabey'in bir tarım kenti olduğuna ve bu sebepten ötürü de betonlaşmaya asla izin vermeyeceklerine de vurgu yaptı Fatih Başkan 7 aylık sürede belediyenin borçlarını ne derece düşürebildiklerini de açıkladı...

Aynen şöyle söyledi İYİ Partili Karacabey Belediye Başkanı;

 "Göreve gelir gelmez ilk işimiz, belediyede liyakatlı, genç ve dinamik bir kadro oluşturmak oldu. Tasarruf tedbirlerine önce kendimizden başladık, şu an makam aracı olarak kullandığım kendi aracım ve yakıtını da cebimden ödüyorum. İhalelerde de daha hassas davranıyoruz. Örneğin, önceki yönetimin, geçen yıl 10 milyon liraya ihale ettiği aynı ürünü bu yıl 7 milyon liraya aldık" 

 Ve fakat kanımca öne çıkan iki mevzu vardı Başkan Karabatı'nın toplantısında...

Birincisi; İlçede müzikol olarak işletilen pavyonlar...

İkincisi de; Göreve gelir gelmez ayağının tozuyla kapattığı Kadınlar Plajı ile ilgili yaptığı 'Lezbiyenlerin mekanı olacaktı' yönündeki sosyal medya yorumu...    

Önce Başkan Fatih Karabatı'nın her iki mevzu ile ilgili neler söylediğini kendisinin ifadeleri ile net paylaşacağım ve de ardından nacizane kanatlerimi aktaracağım...

Başkan Karabatı'ya Bilal Kayaaltı ağabeyimiz sordu;

Bir önceki Belediye Başkanı Ali Özkan'ın ilçenin merkezinde yer alan müzikholleri ilçe dışana taşıması ile ilgili ne düşünüyorsunuz?

Fatih Başkan beklediğimden de öte yoğun bir tepkiyle yanıt verdi bu soruya;

'Maalesef eskiden domatesi, soğanı ile anılırdı Karacabeyimiz şimdi pavyonlarımızla da anılıyoruz! Özellikle hafta sonları çevre illerden gelen gelene... İşin trajikomik tarafı böyle bir projeyi muhafazakârlığıyla bilinen ve övünen AK Partili belediyenin yapması! İlgili kurumlarla bu sıkıntının çözümü için görüşüyoruz... İlçe olarak rahatsızız!'

Karabatı'ya toplantının ardından özellikle bir kez daha sordum.

Ali Başkan kendisinin zamanında ilçede bir tek  pavyona dahi ruhsat vermediğini söylüyor. Siz bu işletmelerin bir araya toplanarak şehrin dışına çıkarılmasının ilçenin algısında çok olumsuz bir imaja neden olduğunu mu söylüyorsunuz? diye...

'Aynen öyle' dedi Fatih Karabatı ve ekledi;

'Müzikholler bir arada bulunmaları sebebiyle dikkat çekiyor ve ekstra bir müşteri yoğunluğu yaşanıyor.  Bu tablo da ilçe halkının tepkilerine sebep oluyor'.

Peki Başkan Kabatı'nın eleştirilerine hedef olan Ali Özkan ilçeden yansıyan bu sevimsiz durum karşısında sorumlu ilan edilmesine sessiz mi kaldı?

Hayır tabii ki....

Kendisiyle yaptığım telefon görüşmesinde bu işletmelerin  şehrin içinde merkezde bulunmasından dolayı vatandaşların büyük rahatsızlık yaşadığını ve bu nedenle müzikholleri şehrin dışına taşıdığını anlatırken Kendisinin döneminde ilçede her hangi bir içkili eğlence mekanına ruhsat verilip verilmediğinin araştırılması için ilçe kaymakamlığı ve İçişleri Bakanlığı nezdinde temasa geçtiği bilgisini de aktardı.

Anlaşılan Ali Özkan araştırma sonucu kendisine ulaştığında Başkan Fatih Karabatı'ya resmi evraklarla yanıt verecek.   

Yazının sonunda şimdi geleyim malum konu Kadınlar Plajı'na ...

Bu mevzunun sorusu bendenizden geldi;

 Sn. Başkan göreve geldiğinizden kısa süre sonra ilçedeki kadınlar plajının kapatıldığını duyurmuş ve Kadın-Erkek ayrımı gözetmeksizin yeniden hizmete açılacağını ifade etmiştiniz. Bu kararınız üzerine sosyal medyadan gelen tepki paylaşımlarından birine yorum olarak da 'Lezbiyenlerin mekanı oluyordu neredeyse'  yanıtını yazmıştınız... İşte bu çıkışınız çok konuşuldu, hala daha da konuşuluyor. Neydi bu plajın kapatılmasındaki asıl neden. Sosyal medyaki yorumunzda anlatmak istedikleriniz anlaşılamadı mı  ya da bu mevzuya açıklık getirmek ister misiniz bu toplantıda ?

İşte şimdi sıkı durun ve Fatih Başkan'ın cevabını dikkatlice okuyun;

"Öncelikle sosyal medya yorumumun yanlış algılandığını belirtmek isterim. Kadınlar Plajı ile ilgili ciddi şikayet ve kapatılması için de talepleri içeren dilekçeler ulaştı Belediyemize. Ayrıca Kurşunlu Mahallesi'nde kapatılması yönünde imzalar da toplandı. Bizler de yeni düzenlemelerle sadece bir zümrenin değil de herkesin kullanabileceği bir plaj formatına geçmek istedik ve plajı9 kapatma gereği duyduk. Şikayetleri okuyunca şaşırdık gerçekten . 6 yaşındaki bir çocuk şehvet uyandırır mı ?  Evet ne yazık ki uyandırıyormuş. Bu arada kadınlar plaji sahiline paralel geçen tekne ve motorlardan  rahatsız edici boyutta yaklaşımlar geliyormuş ve fotograflar çekilmeye kalkılıyormuş. Biz Kadınlar Plajı'nı kapatarak bu çirkin  vaziyetlerin ve ileride yaşanabilecek herhangi bir kötü olayın önüne geçmek istedik. Asıl sebep budur"

Bu cevap üzerine ne denir ki?

Yuh yani...

Yuh ki ne yuh...

Toplumdaki ahlaki çöküntünün geldiği noktaya bakar mısınız?

Ve de bir de şiddetin dayandığı zirveyi düşünün!

Kadın cinayetleri, çocuk istismarları, küçüçük bebeklerin sapıkların ağına düştüğü sonu büyük acılarla biten korkunç olaylar....

Ne yazık ki her Türk vatandaşının  ülkemizde sapkınlık ve sapıklığın zirve yaptığını ve kadınların, çocukların, bebeklerin  katliam gibi cinayetlerle vahşice öldürüldüğünü tüm iletişim kanallarından bizzat izlediği şu zamanda Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı'nın anlattığı gibi  şikayet ve talepler  üzerine ise şayet (Şikayetlerden kastını 6 yaşındaki çocuk örneğin ile açıklıyor)  kadınlar plajını kapatması kanımca çok da yerinde bir karar olmuş...

Ya Karacabeyimiz bu plajda vuku bulan bir tecavüz, sapkın boyutlu bir istismar ya da korkunç bir cinayetle Türkiye'de konuşsaydı?

En başta bu sebepten bence doğrusu zaten buymuş.     

Peki ya sizce?

Yorumlarınız ve de yanıtlarınızı beklediğimi belirtirken yeni yazıya değin sağlıcakla kalmanızı dilerim.