Merkezi Kahramanmaraş olan ve 10 ilimizi kapsayan 7.7 ve 7.6 şiddetindeki yıkıcı deprem sonrasında bütün gözler, uzmanların sürekli dikkat çektiği olası Marmara depremine çevrilmiş vaziyette.

Deprem gerçeğini bir kez daha ve çok acı kayıplarla hafızalarımıza kazımış olduk. Büyük felakete maruz kalan 10 ilimizde kurtarma ve enkaz kaldırma çalışmaları devam ederken her an kapımızı çalması muhtemel başka bir depremin korkusu sardı bütün Türkiye'yi.

İşin uzmanı yerli ve yabancı birçok bilim insanı Marmara depremi için, "Neredeyse eli kulağında" açıklaması yapıyor. Maraş depremine dair aylar öncesinden uyarılarda bulunan Prof. Dr. Naci Görür, katıldığı bir programda ABD'li bilim insanlarının araştırmalarını da referans göstererek, 1999 depremiyle birlikte Marmara'da 7'den büyük bir deprem olma olasılığının yüzde 62 olduğunu söyledi. Bu yüksek rakam 23 yıl önceki orandı. Şimdi ise 99 yılında yüzde 62 olan deprem olasılığının bugün itibariyle yüzde 80'lere çıktığının altını çizdi.

Kaldı ki; Marmara'da 7 şiddetinden büyük bir depremin olması halinde başta İstanbul ve Bursa olmak üzere geniş bir bölgede taş üstünde taşın kalmayacağını, Maraş merkezli depremden çok daha fazla yıkım, can ve mal kaybının yaşanacağını konuya vakıf hemen herkes dillendiriyor.

Peki, sormak istiyorum; Marmara ve özellikle de Bursa, yaşanması muhtemel böylesine büyük bir felakete hazır mı?

Bursa siyaseti ve yerel yönetimler, Maraş depremiyle birlikte ortaya çıkan çok korkunç manzaraya bakıp depremi öncelikli olarak gündemlerine almayı düşünüyorlar mı acaba?

Bursa'daki yapı stoğunun, 7'nin üzerinde gerçekleşecek bir depreme karşı dayanma gücü ne kadardır? Maraş depreminde, "Cennetten bir köşe" diye satılan yeni binaların bile yerle bir olduğu gerçeği ortadayken bırakın eski binaları, yeni binaların bile ne kadar güvenli olduğu herkesin kafasında soru işareti.

Bursa için acı reçete şu: Depremin ne zaman olacağını bilmiyoruz ama olacağı kesin. Bir başka kesin olan şey ise Bursa'da binaların olası bir depreme karşı yeterli dirençlerinin olmaması. Şartların ve zamanın bu kadar aleyhimize işlediği bir durumda kim evinde huzurla uyuyabilir ki?

Bu işin şakası yok. Bütün bilim insanlarının, "Eli kulağında" diye haber verdiği Marmara depremi konusu, yerel yönetimler başta olmak üzere Bursa siyasetinin en öncelikli konusu olmak zorunda. Bugünden başlayarak ne kadar çabuk ve çok tedbir alınırsa o kadar az hasar ve can kaybı olacağı ortada değil mi?