Hassas bir konu.

Burada samimi olmak lazım.

Bir duruş sergilemek şart.

Gelişigüzel ele alınması doğru değil zira. 

Ama bir çözüm de ivedi olarak gerekiyor. 

Bir çözümün bulunması olmazsa olmaz.

Ciddi ve insanoğluna yakışır bir şekilde ele alınarak konuyu sürdürülebilir hale getirmek için geç bile kalındı. 

Sokaktaki başıboş hayvanlarla ilgili önlem alınmasından söz ediyoruz.

Beslenme ve barınma sorunlarından tutun da insanlara zarar vermelerine kadar temel konuları çözüme kavuşturmamız gerekiyor. 

Dünyada sokak köpeklerine/hayvanlarına yönelik çözüme kavuşmuş örnekler mevcut. 

Dünya Sağlık Örgütü'nün kayıtlarına bakıldığında; dünyada tahmini 200 milyonu aşkın sokak köpeği var.

Kimi ülkeler hayvan hakları konusunda iyi sınav verirken kimi ülkeler ise sınıfta kalabiliyor. 

Bu hususta örnek gösterilen ülkeler; Lüksemburg, İngiltere, Avusturya ve Çekya.

Liste devam ediyor. 

Ülkemiz ise 44. sırada yer alıyor. 

Avrupa Birliği ülkeleri bağlamında farklılıklar göze çarpıyor.

Ortak politika yürütülmesi konusunda bir netlik olmasa da Lizbon Anlaşmasına göre "hassas varlıklar" olarak nitelenmekteler. 

AB ülkelerinde kötü muameleye karşı kendi ceza yasaları var. 

Hollanda'da sokak hayvanı bulunmuyor.

Orada hayli katı kurallar var.

Ülkede görülen sokak hayvanları yakalanarak hemen barınaklara götürülüyor.

Örneklere ülke bazlı ulaşmak mümkün.

En iyi uygulamayı ülkemize uyarlamak zor değil. 

Yeter ki, samimi olunsun.

Aslında burada iki taraflı bakıldığını görüyoruz. 

Öyle de olmalı. 

Yani sokak hayvanları en iyi şartlarda barınaklarda ve doğal ortamlarında olmalı.

Bu tezi savunanlar az değil.

Kimi sokak köpeklerinin insanlara zarar vermeleri ve korku salmaları olası zira. 

Zaman zaman bu tarz haberlere tanıklık ediyoruz. 

Özellik gece ve grup halinde dolaşmaları sırasında ciddi risk oluşturabiliyorlar.

Diğer taraftan "sokakta köpeklerle yaşamayı öğrenmeliyiz" tezini savunanlar da var.

"Köpekler insana zarar vermez" mantığı mevcut.

Hal böyle iken, sokak köpeklerini ıslah etmekle görevli olan belediyelerde görevliler zaman zaman karşımıza çıkıyor.

Genelde şikayet üzerine köpekleri toplamak için adım atıyorlar.

Ama bu kez de hayvanseverlerin tepkisiyle karşılaşıyorlar. 

Bir anlamda ne yapacaklarını şaşırıyorlar. 

Doğal olarak da kararlı bir duruş sergileyemiyorlar. 

Herkesin elinde bir kamera var zaten.

"Hayvanlara kötü muamele yapılıyor" denilerek kamuoyu oluşturuluyor hemen. 

Toplanan hayvanların barınaklar yerine başka ilçe sınırlarına bırakılmaları da ayrı bir hadise tabii.

Bazı belediyeler bu konuda çokça eleştirilebiliyor.

Netice olarak bu konu hassas.

Ama çözülmesi de şart.

İlçe ya da mahalle ismi vermek istemiyoruz ama hemen her bölgenin sorunu bu. 

Samimi ve sürdürülebilir bir çözüme ihtiyaç var.

"Hiçbir çalışma yapılmıyor" demiyoruz.

Haksızlık etmeyelim. 

Sadece samimi bir şekilde daha fazla ilgi gösterilmesi gerektiğini dile getiriyoruz.