Büyükşehir yarışında saflar belli oluyor! Seçenekler ikiye düşüyor ama aradan sıyrılmak da mümkün 

2024.03.06 17:20 - Son Güncellenme: 2024.03.06 17:20
A

Alinur Aktaş, Cumhur İttifakı adayı. 

Mustafa Bozbey CHP adayı.

Selçuk Türkoğlu İYİ Parti adayı.

Sedat Yalçın Yeniden Refah adayı.

Ruşen Sever Memleket Partisi adayı.

İkram Akkaya Saadet Partisi adayı.

Bayram Kazancı ise Zafer Partisi adayı. 

5 bağımsız aday var.

Aynı şekilde seçime katılma yeterliliğine sahip başka partilerin adayları da söz konusu. 

25'in üzerinde Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı bulunmakta.

Bursalı seçmen bu isimlerden birini tercih edecek. 

Ancak nereden kaynaklandığı tartışılmakla birlikte iki adaya odaklanılmakta.

Kamuoyu araştırmaları bir yana vatandaşın algısı da bu yöne evrilmekte.

Anketler ve algılar ölçeğinde bandwagon etkisinden bahsedebiliriz elbette ancak yapılan çalışmalar bu etkinin tek başına sonuca ulaştıramayacağını göstermekte.

Buna rağmen Bursa'da iki aday üzerinden yapılan planlı ya da plansız algı yönetimi üçüncü seçenekten uzaklaştırmakta başarılı olmakta.

Çünkü medya ya da kanaat önderleri birbirinden etkilenerek bu görüşü genel kabul olarak değerlendirmekte.

Vatandaş da bu görüşün peşinden gitmekte.

Genel itibariyle de sürprizler ile karşılaşılmamakta.

Kimi zaman 2002 seçimlerine vurgu yapılarak "dip dalgası" beklenmekte ama günümüz itibariyle AK Parti ve MHP ittifakı ile güçlü liderler sayesinde halen umut olarak görülmekteler ve "dip dalgası" ihtimalini azaltmaktalar.

Vatandaş da bu zamana değin bir şekilde yeni fırsatlar sundu.

Bu dönemde yeniden fırsat verir mi, bilemiyoruz ama bu yönde işaretler yok değil.

Bu manada ekonomik etkiler sürekli gündemde tutulmakta, emeklilerin beklentileri üzerine politika üretilmekte ve sığınmacı politikaları gündemden düşürülmemekte. 

Hükümet aleyhine topyekün sosyal medya eylemi yapılmakta.

Buna rağmen 2002 koşullarındaki gibi iktidarın zayıf görüntüsü oluşmamakta.

Tüm bu unsurlarla birlikte toplum da Bursa'da iki isim üzerine yoğunlaşmakta.

İYİ Parti Adayı Selçuk Türkoğlu da buna itiraz ediyor zaten.

Ve diyor ki "Ölüme de sıtmaya da razı değiliz, üçüncü bir yol var".

Türkoğlu da iki aday üzerine toplumun yönlendirildiğini görüyor.

O nedenle bandwagon etkisi örneğini verdik.

Toplum güçlü adayın yanında görünmek istiyor genelde.

Her ne kadar mazlum ya da mağdura ilgi duysa ve destek olmak istese de tek başına yetmiyor demek ki.

Bir başka açmaz ise CHP kanadından İYİ Parti'ye ittifak yapmadığı için daha doğrusu CHP'ye destek vermediği için bir suçlu kampanyası yürütülmesi.

Benzer şekilde Yeniden Refah için de AK Parti kanadı öyle görmekte.

Oysa her parti kendisi için kurulmakta.

Yani ittifak şartları yama olmakta öteye gitmiyorsa müstakil olarak seçime girmeyi tercih edilmekte.

Bu da doğal olsa gerek. 

6'lı masa öncesinde İYi Parti'nin kuruluşuna destek verenler CHP'yi yama olarak konumlandırıyorsa ki öyle, ayrı konu tabi. 

Toplumun bir bölümünün de öyle gördüğünü söylemek gerekmekte. 

İYİ Parti Büyükşehir Adayı Selçuk Türkoğlu Bursa siyaseti ve sivil toplum hayatının önemli bir aktörü şüphesiz.

Milletvekili.

"Kazanacağına inanıyor mu, kazanırsa milletvekilliğini bırakıp belediye başkanlığı mı yapacak?" bilemiyoruz.

Ama sahada olmayı seviyor.

Kendine göre gördüğü yanlışlara dur demekten geri durmuyor.

Sendikacılıkta da öyleydi İl Başkanlığı döneminde de öyle.

Yerel seçim kampanyası da bu minvalde geçiyor.

Kimi zaman "seçime asılmıyor ve Bozbey'in kazanmasını istiyor" denilse de partisinin Bursa'da oy oranını düşürmesini istemeyecektir.

Düşürürse kendisi ile birlikte ekibi sorgulanmış olacak.

Ancak yerel seçim basın lansmanında direkt olarak Cumhur İttifakı Adayı Alinur Aktaş'ı hedef alması Bozbey'in aksine Aktaş'a yüklenmesi böylesi bir yoruma neden olabilir.

İyimser bir yaklaşımla mevcut başkanı eleştirme üzerinden konuya yaklaşmak daha doğru olacaktır belki de.

Türkoğlu'nun basın toplantısı bu kez vaatlerle doluydu.

Yapmak istediklerini anlattı.

Vizyon olarak da 

"Yeşil

Yaşanılabilir

Katılımcı 

Akıllı Şehir Bursa" sloganını paylaştı.

Alt başlıklarla da yönetişim vurgusu yaptı.

Planlamanın önemini anlattı.

"Olmazsa olmaz" dedi.

Dediğimiz gibi Türkoğlu siyasetin renkli ismi.

Bu iş için dünyaya gelmiş gibi.

Severek yapıyor bu işi.

Sonuca etki edebilecek bir aday.

Ama Türkoğlu bu yakıştırmalarla yetinmek istemiyor.

Kazanmak istiyor.

Kendi inansa da inanmasa da yarışta aradan sıyrılarak ipi göğüslemek istiyor. 

Biz de bu süreci ilgiliyle takip ediyoruz.

Seçmen de çok adaylı kongreden memnun gibi.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları