Binay Kazan

Binay Kazan

Kapıda ve masada fiyat listesi uygulamasında gelinen son nokta!

2025.05.22 10:48 - Son Güncellenme: 2025.05.22 10:48
A

Önce bir tanımlama ile girmek gerekiyor tüketici hakları açısından oldukça önemli olan bu konuya...Tüketici: bir mal veya hizmeti fayda sağlamak için satın alan ve kullanan nihai kişidir.

Bu tanımdan da anlaşılacağı gibi, hepimiz birer tüketici olarak bu ekonominin önemli çarklarından biriyiz. Tüm dünyada olduğu gibi, bu ülkede ve yaşadığımız şehirde üretilen mal ve hizmetleri satın alarak ekonominin lokomotifi işlevini görüyoruz.

Bu anlamda;  tüketicilerin ülke ekonomilere nitelikli katkısını göz ardı etmemek gerektiğini anlıyoruz. Tüketiciler  "bilinçli tüketim yaparak" bir tarafta kendi ekonomik çıkarlarını korurken, öte yanda da üretici firmaları; kaliteli ve ucuz mal /hizmet üretmeye yönlendirmektedirler. Ticaret ve sanayinin doğal denetleyicisi olarak ülke çıkarlarını da koruyan tüketiciler,bu duyarlılıkları ile dünya kaynaklarının bilinçsizce tüketilmesine de karşı durmaktadırlar. Bu açılardan bakıldığında; tüketicinin ne kadar büyük bir güç olduğu da  görülmektedir.

100 BİN BİLİNÇLİ TÜKETİCİ YETERLİ DEĞİLDİR

Ancak; ülkemizdeki bilinçli tüketici sayısı yok denecek kadar azdır. Büyük kentlerde kurulu bulunan tüketici derneklerine "sadece işi düşen insanlar" üye olmakta, çoğunluğu emekli memur/öğretmen birkaç yürekli insan da bu derneklerde gönüllü yönetici olarak görev yapmaktadır.

Şu anda ülkemizdeki tüketici derneklerine üye olan bilinçli tüketici sayısı: 100 bini geçmemektedir.2023 Nüfus sayımına göre; 85,3 Milyon nüfusa ulaşan bu büyük bir ülkede: 100 bin civarında olan bilinçli tüketici sayısı oldukça azdır.

Şu anda önemli olan; bu toplumda bilinçli tüketici sayısının çoğaltmaktır.4077 Sayılı ilk Tüketici Yasası'nın çıktığı 1995yılında tüm ülkede büyük bir tüketici hakları rüzgarı esmiş ve 90'lı yıllara damgasını vurmuştu. Ardı ardına kurulan tüketici dernekleri; oldukça fazla sayıda etkinliğe imza atarken, toplumda da bilinçli tüketici sayısı giderek artmıştı.

Ama sonra bu alanda bir durgunluk yaşandı. Hele-hele son yıllarda; 15 Mart Dünya Tüketiciler Günü kapsamında etkinlikler bile yapılamaz, tüketici derneklerinin sesi-soluğu çıkmaz oldu. Yıllarca Bursa TÜKDER ve Ankara TÜDEF'te  yönetim ve denetleme kurulu üyesi olarak görev almış bir gazeteci-yazar olarak; bunu kabullenemiyorum. Bu gidişatın değişmesi şarttır artık...Firmaların kaliteli mal veya hizmet üretmesi için, bilinçli tüketicilerin çok önemli işlevi vardır çünkü...

Bilinçli tüketiciler; aradıkları yasal hakları ile firmaların hatalı mal üretimini engellemekte, talepleri ile de mal kalitesinin yükselmesini sağlamaktadırlar.Bu yüzden bir ülkede ne kadar fazla bilinçli ve hakkını arayan tüketici varsa, üretim satış ve satış sonrası hizmetlerde de o kadar kalite yükselmektedir.

Bilinçli tüketici; kalite de demektir aynı zamanda...Kalitenin artması için tüketici hakları yasası ve  uygulamalarında yenilemeler ile revizyonlar yapılıyor. Zaman-zaman tüketici hakları için yeni düzenlemeler hayata geçiriliyor yasalarda...

Fiyat listesi uygulaması da; ne zamandır beklenen bir yenilik olmuştu piyasalarda...2024 yılının başında yani yaklaşık 1,5 yıl önce hayata geçen fiyat listesi uygulaması acaba başarılı oldu mu..?

Kafeterya, pastane ve lokantalarda sipariş verirken; "ne kadar öderim acaba" endişesi bitti mi acaba..?

KAPIDA VE MASADA FİYAT LİSTESİ BULUNMALI

Şimdi bu konuya bir açıklık getirmek ve son 1 aydır Adana, Antalya, İstanbul ve Bursa'da yaptığım gözlemlere dayanarak; fiyat listesi koyma zorunluluğuna uyan/uymayan işletmelerin durumunu gözler önüne sermek istiyorum.

Ticaret Bakanlığı'nın bir uygulaması ile 1 Ocak 2024 tarihinden itibaren işletmelere kapı girişinde ve masalarda fiyat listesi koyma zorunluluğu getirilmişti ancak benim tespitime göre buna uyan gıda işletmesi sayısının oldukça az olduğudur.

Turizm bölgesi Antalya'da bu uygulama daha çok kullanılırken, yaşadığımız kent Bursa'daki lokanta-kafeterya ve pastanelerde yüzde 50 oranında başarı sağlanmış durumda...Adana ve İstanbul'da da;  Bursa'daki gibi bir oranın yakalandığını gözlemledim.

Yani; kapıda ve masada fiyat listesi uygulaması, yarı-yarıya tutmuş durumdadır. Her şeyin fiyatının astronomik düzeyde arttığı bir süreçte; böyle bir uygulama vatandaş açısından oldukça önemli görülebilir. Çünkü çoğu zaman bir ürünü kaça aldığımızı veya kaça alacağımızı bilemiyoruz. Çarşı-pazarda bile; ıspanağın-pırasanın veya elmanın fiyat etiketi konmuyor tezgahlara çoğunlukla...Tüketici çoğunlukla sorarak öğreniyor pazarda satılan malın fiyatını...

Bu çağdışı uygulamaların bitmesi gerek artık...Bugün dünyanın en ünlü kentlerindeki meşhur restoranların kapısında da fiyat listesi bulunmaktadır ve kimse bundan gocunmamaktadır. İnsan milyoner bile olsa; yiyeceği etin/tüketeceği salatanın fiyatını bilmek istiyor çünkü...

Kazıklanmamak için!

Bu nedenlerle; 2024 yılı başında uygulanmaya başlanan kapıda fiyat listesi ve masalarda menü fiyat listesi koyma zorunluluğunu içtenlikle destekliyorum ama bu konuda denetlemelerin de yapılması gerektiğine dikkat çekmek istiyorum.

Adisyon veya hesap pusulasında acı sürprizlerle karşılaşmamak, aile bütçelerimizi kökünden sarsmamak için...


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları