A Milli Kadın Voleybol Takımımız, FIVB Voleybol Milletler Ligi'nde ikinci haftayı, 3-1'lik Dominik Cumhuriyeti galibiyetiyle tamamladı.

Böylece toplamda sekizinci maçında altıncı galibiyetini elde eden Filenin Sultanları; Milletler Ligi'nin üçüncü haftasında ve 28 Haziran-2 Temmuz 2023 tarihleri arasında Bangkok'ta Japonya,Tayland, Brezilya ve Hırvatistan ile mücadele edecek.

16 takımın mücadele verdiği Milletler Ligi'nde iki hafta sonunda puan cetvelinde Polonya'nın arkasından 2. sırada yer alan Sultanlar; ilk beş sıralamada Polonya ve Türkiye'nin arkasından Brezilya, Çin ve ABD yer alıyor.

12-16 Temmuz tarihleri arasında ABD'nin ev sahipliğinde Arlington şehrinde düzenlenecek finallerde şampiyonluk için fileye yükselecek.

Dominik Cumhuriyeti ile oynadığımız son maçta Melissa Vargas, Zehra Güneş fırtınası estirdik.

Olağanüstü bir hücum performansı sergileyen Vargas; bir turbo motor gibi her sayıdan sonra vitese takarak hız limitinin zirvesine ulaştı.

Dominikli oyuncular ses hızında hücumlar yapan Vargas'ı durdurabilmek için savunmada çırpındılarsa da; bir şey değişmedi.

Yer çekimine meydan okuyan atletizmiyle blok üstünden ataklar yapan Kübalı devşirme smaçör, bu özelliğine karşılanması çok zor kurşun hızındaki smaç servisleri de ekleyerek; kusursuz bir hücum kombinasyonu sergiledi.

Maç tamamlandığında Vargas'ın skor hanesinde kariyer rekoru olan 29 sayı yazıyordu.

Günün Vargas'la birlikte öne çıkan diğer oyuncusu Zehra Güneş oldu.

Turnuvanın suskun ve sempatik kızı, son gün Dominik Cumhuriyeti karşısında blok istatistiklerine adeta zirve yaptırdı. (Toplamda 9 blok)

Rakiplerine filenin üstünde adeta ören Zehra Güneş'in; savunmasıyla hücumunu toplam 14 sayı ile süsleyip, milli forma ile bir süredir yaşadığı suskunluğunu taçlandırması, maçın dikkati çeken detayları arasındaydı.

Vargas'ın Zehra ile birlikte hücumu domine ettiği bugünkü maçta en önemli skor opsiyonlarımızdan Ebrar Karakurt kendi istatistiklerinin çok altında bir yüzde  ile 'kötü oynama hakkını' kullanırken;

Paralele vurduğu toplarda ya fileye takıldı, ya da dağlara taşlara gönderdi topları.

Bu kalitede bir oyuncu her maçını maksimum düzeyde oynayacak diye bir kural yok kuşkusuz. Konsantrasyon sorunu yaşamak bazen böyle işler açabiliyor oyuncunun başına. (star bile olsanız) (Blok taymingi ile skor istatistiği şaşılacak kadar düşüktü. 8 sayı, 0 blok)

İlk kez bir milli maçta bu kadar sık kenara gelmesi de muhtemelen bununla ilgiliydi.

Sultanların görünmeyen kahramanlardan Hande Baladın ritmini bulunca sonuna kadar iyi oynayabilen duygusal bir karakter.

Bu maçta kendisine tanınan dakikalarda hücumda top öldüren Hande; blok arkalarına attığı akıllı plaseleriyle de hocasına 'Beni yeter ki isteyin; göreve hazırım' mesajı verdi (12 sayı, 2 blok)

Genel olarak bakacak olursak;

Hücumda her türlü kombinasyonlarda değerlendirebileceğimiz geniş bir rotasyona sahibiz.

Vargas'la Ebrar kenara gelince Hande, İlkin, Saliha sorumluluk alabiliyor.

Santarelli'nin portföyünde bu pozisyondan hücum etmek pek olmasa da; ortada emektar Eda Erdem Dündar her zaman hazır kıta.

Kol açıklığına pası alınca skoru cepte bilin.

Pasör arkasından dolanarak yaptığı tek ayak üstü 2 numara hücumları da nev-i şahsına münhasır yapıyor kendisini.

Maç boyunca toplam 16 blok yapmışız ki, Dominik Cumhuriyeti gibi uzun ve atlet bir rakibe karşı harika bir istatistik.

Liberomuz Simge Aköz voleybolu güzelleştiren bir şirinlik muskası gibi.

Ona 'Lastik kız' demek bile hafif kalır.

Blok arkasına atılan plaselerden topu oyuna kazandırmak için 2.80 uzuyor sanki.

Küçücük bir bünyeden böylesine esnek bir vücut nasıl çıkar, hayret ediyorsunuz.

Servis karşılaşma performansını saymıyorum artık.

'Libero' tanımının içini dolduran Simge kocaman bir 'bravo' yu fazlasıyla hak etmiyor mu sizce de?

Zaman zaman inişler çıkışlar yaşadığımız, bir ara konsantrasyonumuzu yitirir gibi olsak da; çabuk toparlandığımız bir maçı daha; rakibe göre daha fazla olan hücum silahlarımızla çevirmesini bildik.

İyi takımız; her şeyi 'en iyi' seviyelerde olmasa da; en iyiye yakın yapmaya çalışan öz verili bir kadromuz var.

Santarelli kızları tanıdıkça; ileriki maçlarda daha farklı opsiyonlarla oynayabileceğimizi düşünüyorum.

İlkin, Aslı bu maçta hiç dakika almadı mesela.

Unuttuğum sanmayın sonuna sakladım.

Cansu Özbay'ın back up'u pasör Elif Şahin an itibariyle 'kazanılmış bir yetenek' olarak hanemize yazıldı artık.

Takımı köşelerden ve ortadan iyi oynattı.

Önde olduğunda ve rakibin boşluğuna denk geldiği anlarda kendine özgü plaseleri ile skor da bulabiliyor.

Daha ne olsun ki?

Dominik Cumhuriyeti ırkına özgü atletizmi ile Sultanlar'a karşı kapasitesini zorlayarak oynamaya çalışsa da; kalitemize diş geçiremedi.

Köşe hücumcuları Elizabeth ve Jineiry Martinez kardeşlerle, orta oyuncuları  Sthefany Gonzales sıçrama yeteneklerini kullanarak yaptıkları ataklara epey zorladılar Sultanlar'ı.

Bursa BŞB Spor'un ilk Challenge Cup şampiyonluğunu kazandığı kadrosunda da yer alan Paola Pena İsabel 16 sayıyla takımın en skorer ismi olarak dikkat çekti.

DOMİNİK CUM. -T ÜRKİYE: 1-3
SALON: Hong Kong Coliseum
DOMİNİK CUM. : Pena Isabel, Gonzalez, Gonzalez Lopez, B.Martinez, J.Martinez, Marte, Castillo (L) (Martinez Caro, Rodriguez, Tapia)
TÜRKİYE: Vargas, Hande, Eda, Elif, Ebrar, Zehra, Simge (L) (Ayça, Saliha, Cansu)
SETLER: 23-25, 19-25, 25-23, 20-25
SÜRE: 103 dakika (24′,23′,29′,27′