Tofaş Bahçeşehir serisinin ikinci maçını, ilk çeyrek dışında kendi formatından uzaklaşarak oynayınca, yarı finale çıkacak takım yarın Bursa'da oynanacak üçüncü maça kaldı. ( 75-65)

Oysa Bursa'da her şey çok güzel başlayıp, öyle devam etmiş ve bitmişti.

Beklentiler bu güzel temponun İstanbul'da da sürdürülerek 2-0'la turun geçilmesi üzerineydi.

İstanbul'daki ikinci maç bambaşka bir Tofaş izlendi.

Takımın ikinci çeyrek itibariyle fluleşmeye başlayan görüntüsü, sonraki çeyreklerde karanlığa dönüşünce; Bahçeşehir durumu eşitleyip, son maça % 50, % 50 ile başlama şansı yakaladı.

İlk çeyrekte oyununu rakibine dikte ettiren Tofaş; bu sekansta yakaladığı 16-7'lik farkı (9 sayı) sonraki çeyreklerde tekrarlayamadı.

Rakibin iyice sertleşen temaslı savunmasına karşılık veremeyerek dakika dakika oyundan düştü, nihayetinde sonucu kabullenmek zorunda kaldı.

Tofaş Bursa'daki son çeyreği harika oynayarak bitirirken; İstanbul'daki ikinci maçta Bahçeşehir'in rotasyonla sahada diri kalan potansiyelli kadrosuna direnç gösteremedi.

Gece ile gündüz gibi bu iki farklı görüntü skorun belirleyicisi oldu.

Bu maçın da belirleyici kriteri; takımın iki dominant oyuncusu Alex Perez'le, Marcquise Reed'in iyi başladıkları maçın ilerleyen dakikalarında Bahçeşehir'in yakın ve sert savunması karşısında zorlanarak standartlarının altında hücum etmeleriydi.

Perez ve Reed'in limitlerinin altında skor ürettiği her maç Tofaş için zor geçiyor.

Çünkü ikisi birlikte takımın en yaratıcı, topa yön veren, ayni zamanda en potansiyelli oyuncuları.

İlk çeyrekte takımda süre alan herkes çok iştahlıydı.

Yüksek bir enerji ile oynanırken, geçiş hücumlarından da rahat skorlar bulundu.

Bahçeşehir bu sekansta dış atışlarda deyim yerindeyse çember dövdü.

Şut sokamadığı gibi çember altında da üretkenliği yoktu.

Tofaş topu iyi paylaşıp, skorer boş adamları üzerinden skor üreterek ilk 10 dakikayı 20-11 önde tamamladı.

Sonrasında rüzgarın tersten esmeye başlamasıyla, 'klasik Tofaş kabusları' geriye döndü.

Takımın en büyük handikaplarından olan basit top kayıplarının; en kritik maçta yine 'top' yapmasını izlemeye başladık.

14 asist üzerinden skor bulunurken, bu istatistiği sıfırlayan 16 top kaybı (Bahçeşehir 18/8) kaybedilen maçın izahı gibiydi.

Perez'le Reed bu kadronun en önemli iki skor opsiyonlar.

İkilinin birlikte momentumu değiştiremediği her maç Tofaş için zor geçiyor.

Perez 9 sayıda kalıp, Reed'de gereği kadar devreye giremeyince (11); Tofaş'ın gardı düşüverdi.

Savunmada ikili üzerine yoğunlaşan Bahçeşehir maçın son çeyreğini neredeyse sıfır hata ile kusursuz tamamladı.

Trifunovic'in 9 sayıda kaldığı maçta ilk iki çeyreği hiç kaçırmadan 10 sayıda tamamlayan Yiğitcan Tofaş'ın ayakta kalan en başarılı ismiydi.

Hırsı ve enerjisi ile ekstra katkı yapan Yiğitcan'ın iyi oyunu; bu pozisyonda harika bir ilk seri oynayan Berk Demir'in de süreleri kısıtladı.

İki uzun Pasecniks'le Bankston en kötü maçlarını sanki bugüne saklamışlardı.

Bir türlü istikrar bulamayan Pasecniks ilk maçtaki görüntüsünün çok uzağında kalırken;  çok kolay fauller alıp, boş şutları kaçırdı.

Bankston'da iki smaç basketi dışında 5 sayının üzerine çıkamadı.

Erken beşleyince takım 5 numarada son dakikaları sahipsiz oynadı.

Uzunlarınız toplam 5 sayı ile maçı tamamlayıp, erkenden kenarda oturuyorlarsa 'bir yerlerde sıkıntı var' demektir.

Uzunların en düşük seviyede katkı verdiği maçın son çeyreğine Perez'le Reed'i uzun kenarda dinlendirerek başlayan Orhun Ene'nin bu hamlesi de momentumu değiştiremedi.

Sonradan maça dahil olan ikili; çember altında ve dışarıda iyice sertleşen ev sahibi savunması karşısında rahat ve boş atış şansı bulamadılar.

Buldukların da isabet kaydedemediler.  

İyi başlanıp, sonu kötü biten maçta Bir kez daha gördük ki;

Tofaş takım halinde iyi savunma yapıp, top kaybını en aza indirdiğinde maçlarını kazanıyor.

Bu maçta set üzerinden oynayamayınca bire birler üzerinden hücum etmeye mecbur kalınması da; yenilgide önemli bir faktör oldu.

İyi hücumcularıyla maçı bir şekilde karşı tarafa dikte ettirebilen Tofaş için bu skorun 'bir yol kazası olduğunu' düşünüyoruz.

Skorun 12 kez karşılıklı el değiştirdiği maçta Bahçeşehir Koleji derin ve potansiyelli kadrosu ile kritik dönemeçleri başarıyla geçmesini bildi.

İlk çeyrek çember döven Jaleen Smith, Alex Bouteillle'le Tyler Cavanaugh ilerleyen sekanslarda oyuna ısınıp ritim bulunca en kritik üçlükleri elleri titremeden sayıya çevirdiler.

Takımı adına maçın X faktörü olan Furkan Korkmaz 0/5 üçlük atsa da; birebirlerini kullanarak çembere yaptığı ataklarla Tofaş'ı savunmada adeta silkeledi.

Bahçeşehir maçında saha içinden 23/56 ile isabet bulan Tofaş'ın ikilik istatistiği de çok altlarda kaldı. (20/41)

Maçın kaybedilmesinde belirleyici olan üç sayı isabetinde % 20 ile ve sadece 3/15'le atınca yenilgi kaçınılmaz oldu.

Maçın ilginç bir başka istatistiği de; Bahçeşehir'in üçüncü çeyreğin başında ilk kez öne geçtikten sonra bir daha Tofaş'a yakalanmaması oldu.

İki takım arasındaki üçüncü maç yarın Bursa'da Tofaş Salonunda saat 18.00'de oynanacak.

Turu atlayacak takım; Fenerbahçe BEKO-Türk Telekom serisinden çıkacak takımla yarı final karşılaşmaları yapmaya hak kazanacak.

Maçın 'en iyi'leri:

Bahçeşehir Koleji: Jaleen Smith 11 sayı, 3 ribaund, 3 asist, Tyler Cavanaugh 14 sayı (2/3 üçlük), 10 ribaund, 3 asist, Axel Bouteille 10 sayı, 2 ribaund, Furkan Korkmaz 13 sayı (0/5 üçlük), 2 ribaund, 3 asist
TOFAŞ: Marcquise Reed 11 sayı, 3 ribaund, 2 asist, Yiğitcan Saybir 12 sayı (0/5 üçlük), 8 ribaund, 4 asist