Basketbol Süper Ligi'ndeki Bursa temsilcileri 3 haftalık kupa ve milli maç arasından kendi liglerine 100'er 100'er yiyerek döndü!

Bursaspor İnfo Yatırım Cuma gecesi evinde P.KSK'ya 102-68'le boğun eğerken; pazar gecesi de Tofaş, Fenerbahçe BEKO'ya İstanbul'da hiç hatırlamak istemeyeceği bir skorla 109-77 yenilmekten kurtulamadı.

Tofaş'ın maçın ilk yarısından, soyunma odasına 34 sayı fark yiyerek (62-28) dönmesi; öyle bir kalemde unutulup gidecek bir şey değildir.

Bu hezimetin sonrasında idari ve teknik yönetimin mutlaka analizler yapıp, dersler çıkartması gerektiğini düşünüyorum.

Zaten bu sezon Tofaş'ın deplasmanda hiç ayarı yok!

Yenilirse böylesine düşündüren farklarla yeniliyor;

Kadronun yabancıları iki istisna dışında maalesef 'salla başını, al maaşını' tarzında memur zihniyetli oyuncular!

Dünya yansa umurlarında değil;

'Nasılsa paramızı alıyoruz' mantığıyla çıkıp oynuyor, ve paşa paşa kaybederek duşa giriyorlar!

'Yenilmenin adabını unutmuş' bu yabancı kadro yapılanmasıyla; Tofaş'ın bir sezonu daha kağıt üzerinde kayıp gibi duruyor.

Kalan haftalarda silkinerek kendilerine gelirler mi; hiç sanmıyorum;

Öyle sihirli değnekle de mucize yaratamazsınız!

Üzerlerinde sabaha kadar dolaştırın hiçbir şey değişmez!

Son yılların en vasat yabancıları; performanslarıyla coach Orhun Ene'nin de ömründen ömür alıp, götürüyor.

Yazık; daha fazla bir şey söylemek istemiyorum.

Son haftaların istim üzerindeki takımı Fenerbahçe BEKO rotasyonla çıktığı maçta yerlisi, yabancılarıyla çok istekli ve motive oynayarak daha işi ilk çeyrekte bitirdiler.

Yüzdeli dış şut soktular, çember altında çabukluklarını kullanıp, Tofaş'ın bu maçta en dikkat çekici ismi olsa da; ayakları ağır Wiley'in bu dezavantajından yararlanarak üç saniyeyi maden gibi işlediler.

Sertaç Şanlı hem Wiley ile eşleşmelerinde, hem de tepeden isabetli üçlükleriyle Tofaş'ın kabusu olurken; kısa rotasyonda ve oyun kurucu pozisyonlarında Yam Madar, Şehmus Hazer, Melih Mahmutoğlu ile 4 numaradan Nate Sestine köşeden; sağdan, soldan yağmur gibi üçlükler sokup, maçı bir idman temposuna dönüştürdüler.

Son çeyrekte de 16 yaşından bile gün almamış büyük yetenek, oyun kurucu Ömer Ege Ziyaettin savunma yapmayı soyunma odasında bırakmış Tofaş'ı iki tepe üçlüğüyle cezalandırarak, noktayı koyan oyuncu oldu.

Basketbol sert oynanırsa bir şeye benzer...

Savunma yapmadan, mücadele etmeden, sahaya enerji koymadan maç kazanamazsınız.

Tofaş Fenerbahçe'ye karşı ayni bu şekilde oynadı.

Parkenin üzerinde hiç bir bölgesini savunamadı!

Her pozisyondan sayı yiyerek, teslim bayrağını ilk çeyrekte göndere çekti!

Sanki 'Fenerbahçeli oyuncuları incitiriz sonra!' modunda dokunmaya korktular!

İroni olarak söyledim elbette ama;  bu kadar kötü oyunun sonunda fark yiyerek yenilmeye yapılacak başka bir atıf bulamıyorum.

9 galibiyette kalınınca; altlardan sıkıştırmalarla aradaki mesafe de azaldı.

Yani;

Allah korusun hiç belli olmaz!

Bir bakmışsınız karşınızda TBL...

1 numaradaki yetersizlik sorunlar yumağı haline geldi.

Zaaf ne yapılırsa yapılsın giderilemiyor.

Sanırım transfer de rafa kaldırıldı.

Ligin boyu kısalınca; düşünceler de değişmiş olabilir.

Daralan havuzdan laf olsun diye oyuncu almak yerine; eldekilerin performansını ivmelendirmek en iyi yöntem.

Winston'un savunmaya takılmaması, onunla eşleşen rakip kısaların en büyük şansı!

Dribblingi basan sağından, solundan çember girip bitiriyor.

Olmadı kalkmayan elinin üstünden şut sokuyor!

Back up'u Özgür Cengiz'de büyük bir düşüş içinde.

Fenerbahçe BEKO maçını 11 dakikada 0/1 ikilik, 0/1 üçlük toplam 0 sayı ile tamamlayıp yine hayal kırıklığı yarattı.

Aklı başka yerlerde gibi sanki;

Kulağını biraz aha çekmeli Orhun hoca;

Takımın bir şeyler yapmaya çabalayan iki isminden Caleb Homesley sonradan vites arttırsa da; 'atı alan Üsküdar'ı çoktan geçmişti'.

Wiley eksik olan atletizmiyle, ağır ayaklarına karşın; maçı 'double, double yaparak' tamamlayıp (16 sayı, 15 ribaunt) yabancıların onurunu kurtardı.

Maç böyle de, ekranın arkası tam bir felaketti o gece; söylemesem olmazdı.

Maçın spikeri Barbaros Çıdal ile yorumcu eski Tofaşlı Cüneyt Erden kantarın topuzunu iyice kaçırıp, birlikte övgü üzerine düet yaptılar!

Son iki çeyrek maçı bir kenara bırakıp, Fenerbahçe BEKO'lu Ömer Ege'yi parlatma yarışına girmeleri hiç etik olmadı.

Sanırsınız ki parkede yeni Michael Jordan izliyoruz!

Her şeyin bir sınırı vardır.

Methedersiniz biter;

Sonra işinize bakarsınız.

Yollarınız Bursa'dan geçti; bu şehirde uzun yıllar ekmek yediniz.

Kusura kalmayın ama; Tofaş'a yaptığınız 'duble saygısızlıktı'.

 Ben üzerime düşeni yaptım; kulüp de gereğini yerine getirmelidir!.

Fenerbahçe BEKO yayın gerisinden yüzde 54.2 (18/34) ile top kullanırken, TOFAŞ iki çeyrekte 5 top kaybı yapıp, üçlük isabeti bulamadı (0/4). Fenerbahçe 5/8 ile üçlük kullanıp, serbest atış kaçırmadı (7/7).

Tofaş  26/60 saha içi, 20/39 iki sayı, 6/21 üç sayı, 19/25 ile serbest atış kullandı.

17 asist, 3 blok, 11'i hücum, 20'si savunma toplam 31 ribaunt alırken; 3 top çalma yaptı, 16 top kaybetti.

Cassius Winston 3/6 iki sayı, 0/2 üç sayı, 1/1 serbest atıştan 7  sayı;

Caleb Homesley 5/7 iki sayı, 3/5 iki sayı, 5/6 serbest atış olmak üzere toplam 26 sayı;

Tolga Geçim 3/3 iki sayı, 1/3 üç sayı, 2/2 serbest atıştan 11 sayı;

Austin Wiley 6/12'si iki sayı, 4/8'i de çizgiden toplam 16 sayı ile maçı tamamladı.

En iyiler;

Fenerbahçe BEKO: Sertaç Şanlı 24 sayı (3/3 üçlük), 3 ribaund, Melih Mahmutoğlu 10 sayı (2/2 üçlük), 2 asist, Nigel Hayes 11 sayı (3/3 üçlük), 2 ribaund, Yam Madar 19 sayı (3/4 üçlük), 5 ribaund, 10 asist, Şehmus Hazer 10 sayı, 2 ribaund, 3 asist, Georgios Papagiannis 17 sayı, 6 ribaund, Nathan Sestina 10 sayı, 7 ribaund

TOFAŞ: Caleb Homesley 24 sayı (3/5 üçlük), 7 asist, Austin Wiley 16 sayı, 15 ribaund