Tofaş FİBA EuroCup çeyrek final ilk maçında; nitelik ve nicelik olarak kendisinden fazlalılığı bulunmayan İspanyol rakibi Bilbao Basket'e 84-72 yenilerek; yarı final umutlarını 12 Mart Çarşamba akşamı Bursa'da yapacağı rövanşa bıraktı.

Yarı final için Tofaş'a Bursa'daki rövanşta 13 sayılık fark yetiyor.

Maçın sonucunu belirleyen en önemli kriter; kendi liginde de çok düşük üçlük yüzdesi ile hücum eden Tofaş'ın bu maçı da çok kötü bir yüzdeyle (2/20) tamamlayıp, kritik anlara denk gelen saç baş yolduran top kayıpları oldu.

Avrupa arenasında; üstelik çeyrek final serisinde 2/20 ile üçlük sokmak aklın, mantığın alabileceği bir istatistik değil.

Bu yüzdeyle hiç fark etmez; on maç oynayın; rakip kim olursa olsun hepsini kaybedersiniz.

Takımın önemli skor opsiyonları Marcquise Reed 0/3, bu maçta çok kırılgan oynayan oyun kurucu Alex Perez 0/4, toplam iki üçlük isabetinin kahramanlarından birisi olan (!) Uros Trifunovic 1/5 ile çember dövünce; benzetme yerindeyse 'korku ile rakibini karşılayan' Bilbaolular maçın bitiminde mal bulmuş mağribi gibi sevindiler.

Dışarıdan 'isabetli şut sokamamak' Tofaş'ta bu sezonun kronik hastalığı. Düşük yüzdelerle tamamlanan maçları da sonunda zaten bir şekilde kaybediyorlar.

Oyuncuların hepsi de bunun farkında; kaçırılan şutlardan sonra suratlar asılıyor.

Yapılması gereken; antrenmanlarda daha çok ve ekstradan şut çalışacak ve yerlerde sürünen yüzdelerini yükseltecekler.

Maça çember döverek başlayan Tofaş motivasyonunu en başında kaybedince; diğer zaafları da ipe dizilmiş gibi sırayla takip etti.

Kırılgan ve yumuşak savunma; belirli sekanslar dışında Bilbao'yu oyunda zora sokabilecek seviyelerin çok altında kaldı.

İkinci bir alternatif olan çembere giderek oynamayı da beceremeyince, vasat görünümlü Bilbao farkı bir ara 17'ye kadar çıkartarak; rövanşa büyük bir moral motivasyonla gitmeyi başardı.

Takımın kilit oyuncularının böylesine kritik bir maçta standartlarının altında kalması hesapları alt üst etti.

Özellikle Reed ile Peres'in;

Sakatlık sonrası bir türlü toparlanamayan Alex Perez sert ve temaslı savunmalara karşı kolay teslim bayrağı çekiyor.

Bu maçta da çok kırılgandı ve en önemli özelliği olan asistlerde de yokları oynadı.(Toplam 1 asist)

Meksikalının takımda pozisyonunun hakkını verecek back up'u yok. Devreye giremediği maçlarda Tofaş'ın işi çok zora giriyor.

Özgür Cengiz formsuz, 2'den 1'e kaydırılınca da Marcquise Reed'in saha içi verimliliği düşüyor.

Şutu iyi Reed'in tek görevi hücuma odaklanıp skor yapmak olmalı.

Yeri kesinlikle 2 numara ve orada devam etmeli.

Vasat oynadığı maçlarda bile çift haneli skorlara ulaşabilen böyle bir oyuncu oyunun içinde ekstra görev yüklemeleriyle kadük duruma düşürülmemeli.

J.J. O.Brian uzayan sakatlığından ardından döndüğü parkede kendi standardını yakalayamasa da; maçı coach Ene'yi ısrarında utandırmayacak bir performansla tamamlamasını bildi.

Farkı 17'lerden 4 sayıya kadar indirilse de; devamı getirilemedi.

Ev sahibini telaşlandıran sekanslarda ise; kritik anlarda yapılan basit top kayıpları imdatlarına yetişti.

Gidip gelen performansımızla maç 12 sayı ile aleyhimize bitse de; asla kapanmayacak bir fark değil.

Rövanşta tur geçebilmek için önce savunmayı çok iyi yapıp; ardından üçlük yüzdesini yukarılara çekmek gerekiyor.

İzleyemeyenlere hatırlatalım; Bilbao'nun Tofaş'tan fazlası yok.

En büyük özellikleri bir disiplin takımı olmaları.

Başından sonuna sert savunma yapıp, boş şutları da yüzdeyle sokunca kazanmasını bildiler.

Tofaş'a kulübün 50. kuruluş yıldönümünde ve bu kupada final oynamak çok güzel yakışır.

Geriye dönülüp bakılınca Koraç finalinin üzerinden tam 32 yıl geçmiş. (1993)

Aris'i Selanik'te 11 sayı ile yendikten sonra, Bursa'daki tarihi rövanşı 17 sayı ile kaybedip, Koraç Kupasını ellerimizle Yunanlılara teslim etmiştik.

Rakibe en az 13 sayı fark yaparak eleyebileceğimize seyircinin de inanması gerekiyor.

Salon son koltuğuna kadar dolar, basketbol severlerin desteği maç boyunca hiç kesilmeden devam ederse; bu kadro zoru başararak, adını yarı finale yazdırır.

Tofaş bu maça özgü kalp kıran üçlük yüzdesini sanırım bir daha hatırlamak istemeyecektir.

Temsilcimiz karşılaşmayı 24/59 (%40,7) saha içi yüzdesiyle tamamladı.

Yine 22/39 ile ikilik soktu, üçlüklerde 2/20'de kaldı. Çizgiden de yüksek sayılacak bir yüzde ile ( 22/24 / %91,7) isabet buldu. 12'si hücum, 21'i savunma 34 ribaunt toplarken, maçı 7 top çalma,15 top kaybı ile tamamladı.

Takımın maçtaki sayı dağılımı da şöyle gerçekleşti.

Marcquise Reed 12, J.J. O.Brian 10,Özgür Cengiz 3, Alex Perez 9, Yiğitcan Saybir 8, Uros Trifunovic 7, Tolga Geçim 5, Anzejs Pasecniks 4, Kristeon Bankston 14.