'Tek Adam'ı okumayan Atatürkçü olamaz

2025.05.09 17:32 - Son Güncellenme: 2025.05.09 17:32
A

Biraz sabır, biraz zaman, biraz da o büyük insana duyduğunuz hoşgörünün sınırsızlığını gerektiriyor 'Tek Adam' kitapları...

'Tek Adam' yani Mustafa Kemal Atatürk...

Yazar, düşün adamı, ekonomist ve tarihçi Şevket Süreyya Aydemir  üşenmeden, daralmadan el emeği, göz nuru ile 1963-1965 yılları arasında Türkiye'yi yattığı yerden 87 yıldır yönetmeye devam eden bu büyük devrimcinin yaşamını kaleme alırken; bugün bile 'çok satanlar' arasında yerini koruyan böyle bir eser bırakacağını sanırım aklının ucuna bile getirmemiştir.

Aslında biyografi kategorisinde sınıflandırılmış olsa da; özünde bir inceleme araştırma kitabı 'Tek Adam'.

Doğumundan, ölümüne, gençliğinden,

öğrencilik yıllarına;

Ailesinden, asker ve arkadaş çevresine;

Aşklarından, özel zevklerine;

Sevdiği yemeklere, okuduğu kitaplara, dinlediği müzikle, sevdiği şarkılara kadar ne varsa birer birer nakış gibi dokuyarak anlatmış Aydemir.

Atatürk üzerine yazılmış ne kadar kitap varsa seller sular gibi hatmetmiş bir kitapsever olarak Aydemir'in 'Tek Adam'ına ancak sıra gelebildi.

Bitirince de diğerlerini bir kenara bırakarak 'tek geçtim'...

Kütüphanemde duruyordu ne zamandır...

'Başlayıp ta yarıda bırakan' olmamak için en sona sakladım.

Birinci, ikinci ciltler bitti; son cildin de son yapraklarındayım.

Başlayıp da bırakan olmamak; 'sıkıcılığını' üzerine beynimi yıkayan kitapsever dostlarımın önerilerinden !.

60'lı yılların Türkçesiyle, bugünün Türkçesi ve grameri çok farklı olduğu için; yazıldığı kasvetli yıllara uzaktan tanıklık etmiş bir fani olarak her çevirdiğim yaprağın sonunda 'acaba bir yerde kontak kapatır mıyım' endişesini kendimle mücadele ederek yenmenin verdiği gururla bu üç ciltlik şahaserin nihayet sonuna gelmiş durumdayım.

Peşin peşin bilinmelidir ki;

Okuma alışkanlığı gibi bir güzel tutkuya sahip değilseniz hiç başlamayın;

'Atatürk'le muhabbeti olan ölünce cenazeme gelmesin' diye nasihat eden 'Fesli Deli Kadir Mısıroğlu' tarikatının muhibbanından iseniz eğer yanına yaklaşmayın;

Es kaza yaklaşırsanız elinizden ziyade beyninizi kirletir;

Başlarsanız da ulu önderle ilgili önceden kalma bütün saplantılarınızla, ön koşullarınızın üzerine bir kalemle çizgi çektirerek dünyaya yeni bir kimlikle doğuşunuza aracı olur.

Hangisi isterseniz tercih sizin;

Sabırla okumaya başladıktan sonra Allah kolaylığını veriyor.

Sanki Atatürk'ü okuduğunuz satırların içindeymiş gibi ve kendi benliğinizde hissederek bir sonraki sayfalara odaklanıyorsunuz.

Tam 3 cilt; oldukça uzun ama okumak için katlanmaya değer.

Sıfırlanmış bir Osmanlı İmparatorluğundan halkının verdiği büyük destekle yeni bir ülkenin tohumlarını atarak cumhuriyeti kuran büyük Atatürk; bu üç ciltlik eserde gözlerinizin önünden film şeridi gibi akıp giden tarihi bir kronolojinin fragramını sizlere izleterek final yapıyor.

Okuyup bitirince anlıyorsunuz ki; Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşu aşamasında bizzat 11 savaşa katılarak ya da komutanlık yaparak liderlik eden Mustafa Kemal Atatürk; sabırla ilmek ilmek dokuduğu kısacık yaşam mücadelesinde bu ülke için çok büyük fedakarlıklarda bulunmuş.

Ne mutludur ki;

Kurduğu eserini emanet ettiği cumhuriyetin çocukları da; en küçüğünden en büyüğüne kendisine duydukları minnet duygusunu her fırsatta ortaya koyarak izinden yürüdüklerini gösteriyorlar.

Şevket Süreyya Aydemir'in 3 ciltlik 'Tek Adam'ı Atatürk'ü bilip bilmeden ihanetle özdeşleştirip, ucunu 'Siyonist yakıştırmasıyla' bağlayan 'modern hainlerin' bütün itham ve iftiralarını belgelerle çürüten bir başyapıttır.

Başlığımı yineleyerek bitirmek istiyorum.

'Tek adam'ı okumayan Atatürkçü olamaz;

'Tek adam'ı okumayan ezeli ve ebedi liderimiz dışında cumhuriyetin kuruluşunda emeği geçen nice isimsiz kahramanlarla, kefensiz yatan şehitlerimizin aziz hatıralarının değerini anlayamaz.

Not:

Kitabın ilk cildi 1963 yılında, ikinci cildi 1964 yılında, üçüncü cildi 1965 yılında Remzi Kitabevi tarafından yayımlanmıştır.

Bursa'daki kitapçılarda rahatlıkla bulabilir ya da internet üzerinden sipariş vererek temin edebilirsiniz.

Okumaya niyetinizle, gönlünüz varsa elbette...

 

 


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları