Stada gelirken ve giderken 'Mustafa Kemal Atatürk'ü görüyor musunuz?

2024.10.02 13:59 - Son Güncellenme: 2024.10.02 14:00
A

Şahane bir stadımız var;

Şahane de seyircimiz;

Tribünlere sığmıyor, rekor üstüne rekor kırıyoruz.

Yukarılar öyle hasetleniyorlar ki, kabına sığamayan Bursa'nın potansiyeline.

Öyle böyle değil, anlatılamaz!

Bir adım daha ileri gideyim;

Büyüklerin bile gündemindeyiz.

Sosyal medya 'Bursaspor'a bakın, ders alın' yorumlarından geçilmiyor.

Buraya kadar her şey harika; olağanüstü, süt liman...

Ama sadece okurken ve uzaktan bakarken

Ne var ki kazın ayağı öyle değil maalesef...

Bu güzelliklerin yanında stadyum bağlamında yaşanan şahane sorunlar (!) daha iki maçta seyirciyi bıktıracak seviyelere geldi.

Biraz daha geciktirilip, üzerine gidilmezse, girerken, çıkarken ve içeride yaşadığı zahmetlere katlanmak isteyemeyenler; canlı izlemek yerine evinde oturarak televizyon karşısına geçecektir.

Elçiye zeval olmazmış, ben söylemiyorum; taraftar öyle diyor.

Çalışmayan turnikeler,

Işıksız koridorlar, merdivenler,

Hijyen eksikliği olan tuvaletler,

Kırılmış musluklarla pisuarlar,

Kirden renk değiştirmiş koltuklar,

En önemlisi şikayet konularından biri olarak da karşılaşmadan sonra 5 dakika uzaklıktaki metroya, yola park eden özel araçların ana cadde ile ara sokakları tıkamaları nedeniyle yarım saatte gidebildiğinden yakınanların sayısı da hiç az değil.

'Kalabalık arasından göğüs göğüse yürüme mücadelesi veriyoruz' tepkilerine hiç şaşırmadım diyebilirim.

Ayni ızdırabı iki maçtır bire bir ben de yaşadım çünkü.

Metro turnikelerinden içeriye kendimizi atabilmek de dakikalara mal oluyor bitişlerde.

Yazdıklarımın hepsi stadın fiziksel eksikliklerinden kaynaklı.

Stada sahip çıkılmalı, nerede eksik gedik varsa olabildiğince çabuk hareket ederek çözümlenmeli.

Enes Çelik Başkanla, Mustafa Bozbey Başkan...

Her maçta yan yana oturuyorlar.

Birbirlerine telefon mesafesinden bile yakınken, biz buradan neleri yazılarımıza malzeme yapıyoruz.

Şehir yıllar sonra Bursaspor'un etrafında yeniden ivmelenmişken sudan sebeplerle küstürmemek gerekiyor.

'Bursasporlu olmanın ayrıcalığını' doya doya yaşamaları en büyük hakları.

Önemli gördüğüm bir başka detayı da yeri gelmişken gündeme getirmek istiyorum.

Timsah Arena'nın ismi geçen yıl Recep Günay yönetiminin çabaları sonunda 'Yüzüncü yıl Bursa Atatürk Stadı' olarak değiştirilmişti.

Recep Günay'ı icraatları nedeniyle eleştirebilirsiniz belki ama, bir konuda hakkını yiyemezsiniz.

Bursalılar olarak övündüğümüz bu stat onun katkılarıyla gerçek kimliğine kavuşarak 'ATATÜRK' ismini aldı.

Bu kadarı bile bir cumhuriyetçi ve Atatürkçü olarak bana yetiyor.

Kendisini bu jesti nedeniyle ömrüm boyunca unutmayacağım.

Ancak;

Metro ile maça gelirken, hastane önündeki caddeden yürüyerek içeri girmeye çalışırken hiçbir yerde ismi yazılı değil büyük önderimizin.

Metro yolu üzerinde, stadın kuzey tarafında kalan mağaza ve ofislerin bulunduğu boş alana bir büyük totem dikerek, üzerine ışıklı 'MUSTAFA KEMAL ATATÜRK STADYUMU' yazdırmak zor olmamalı.

Olmazsa, timsah kafasına bile yazdırarak ışıklandırmak suretiyle Atatürk'ü yaşatabiliriz.

100. Yıl Atatürk Stadı'nın belki de en dikkat çeken eksikliği 'ATATÜRK'ün ismine layık bir yazı ile onurlandırılamamış olmasıdır.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları