Slovenya dönüşünde 3 uçak değiştirip, toplam 11 saat seyahat ettikten sonra neredeyse hiç dinlenemeden Yukatel Denizli Merkezefendi maçına çıkmak zorunda kalan Frutti Extra Bursaspor, yıpratıcı sert savunması ve Onuralp Bitim'in her hafta biraz daha ivmelenen olağanüstü hücum performansıyla rakibini 68-56 yenerek galibiyet serisini 3 maça çıkardı.

Cevedita maçı da hesaba katılınca; Avrupa'da ve kendi liginde 4'de 4 yapan Frutti Extra Bursaspor'un önümüzdeki hafta sonunda Anadolu Efes'le evinde oynayacağı karşılaşma 'zirvede yer kapma' yarışında erken final gibi olacak.

Bursaspor maça Gaziantep deplasmanında sakatlanan Enes Berkay Taşkıran'ın yanı sıra;  takımın uzun rotasyonundaki önemli ismi  Zach Auguste'nin tedbir amaçlı dinlendirilmesi nedeniyle iki önemli eksikle çıkmak zorunda kaldı.

Buna bir de 5. yabancının getirilip, getirilmemesi noktasında yaşanan kararsızlık da eklenince; iyice daralan kadronun galibiyet özlemi çeken rakibi karşısında ne yapabileceği merak edilmeye başlanmıştı.

Maça fırtına gibi başlayıp, bir anda 14-0 öne Frutti Extra Bursaspor'un oyunun daha başında verdiği bu gözdağı, Denizli Basket'in bütün oyun boyunca kimyasını alt üst etmeye yetti.

Sürekli önde götüren bir takımın peşinden takip ederek yetişmeye çalışmak; momentum adına da çok önemlidir.

İşte o momentum hep Bursaspor'un elinde kalınca; umutsuzca çırpınan Denizli Basketbol kaderine razı olma zorunda kaldı.

Eksik olsa da takım oyunundan ödün vermeyip, klasik leşen sert ve temaslı savunmasıyla ev sahibine parkeyi dar eden timsah, hücumda da topu çok iyi paylaşıp eli en sıcak isim üzerinden skor üretti.

Özellikle Onuralp Bitim'in kariyer maçlarından birisi çıkartıp; zaman zaman 'iki kişilik performanslar' sergilemesi karşılaşmanın seyir zevkini de zirveye taşıdı.

Çok yüzdeli olmasa da hem dışarıdan skor buldu, hem de yoğunlaşan savunmalara karşı birebirler üzerinden çembere atak ederek bıraktığı 'göz yaşı damlası' atışlarıyla ev sahibine 'bugün size kazanmak yasak' mesajı verdi.

Onuralp Bitim'in zaman zaman 'one man şov'a dönüştürdüğü performansını hayranlıkla izlerken, diğer taraftan da gözlerimin önünden; 3 sezon önce NBA şampiyonu olan Portland Trail Blazers'in skorer forveti Kawhi Leonard'ın seyirciyi büyüleyen fantastik hareketleri, bir filmin jeneriği gibi akıp gidiyordu.

Onun gibi oynuyordu Onuralp, her şeyi yapmaya başladı. Bir türlü de durdurulamadı.

Öyle çaresiz kaldılar ki Denizli Basketbollu oyuncular; takımın oyun kurucusu Aaron Heidegger sonlara doğru 'bir oyuncuya karşı koyamamanın verdiği eziklik içinde; Onuralp'e acımasızca yumruğu çakıp alnını yardı.

Bırakın sportmenlik dışı faulü; oyundan ihracı gerektiren bu eyleme, baş hakem Emin Moğulkoç'tan 'normal faul' kararı dışında başka bir şey çıkmaması doğrusu çok şaşırtıcıydı.

Sert ve boğucu savunmasını oyunun sonuna kadar sürdürdü Frutti Extra Bursaspor. Kendi alanına döndüğünde yüksek show uplarla (sıralı perdelemeler) logoya kadar açılarak; ritmini bozduğu rakip oyuncuları zorlama atışlara mecbur bıraktı.

Önemli skorerleri Andrew Michael Harrison karavana sallayıp, kendi standardının altında oynamaya mahkum kalırken; iki köşeden  Tomazs Gield ile Rokkavopoulos buldukları kritik üçlüklerle umut ışığı yakmaya çalışsalar da; hiç geri adım atmayan Frutti Extra Bursaspor yıldırma operasyonunu sonuna kadar devam ettirdi. Direnen, atan ama en sonunda sinirlenerek çirkinleşen oyun kurucuları Heidegger'in ayak diremesi de olmasa; maç çok daha farkı bitebilirdi.

Enerjisini sahanın her iyi tarafına iyi yaymayı beceren Bursaspor; hücumda örmelere dayalı set oyunuyla rakip coach Zafer Aktaş'ı önlem alamaz durumlara düşürdü.

Bu düzende Ahmet Düverioğlu'nun ikili oyunlar üzerinden olduğu kadar; hand offların sonunda içeri iyi devrildiğinde sırtı dönük bire birlerinden bulduğu sayılarını izlemeye başladık. Kendisi adına sezonun en verimli performansıydı bu karşılaşma.

Auguste'nin oynamaması durumunda daha fazla süre aldığında, çember altında dominant bir oyuncu olabileceğini gösterdi.

Ahmet Düverioğlu benzeri oyuncular; hele uzunlar için özgüvenin yanı sıra sık oynatılmaları yeniden dönüşleri bağlamında çok önemli.

Kadronun görünmeyen kahramanlarından Dave Dudzinski bu sistem içinde zaman zaman içeri devrilerek; bir 5 numara gibi kendisine pozisyonlar yarattı. Sırtı dönük oynamayı bilmesi nedeniyle; Dusan Alimpijevic kendisini 5 numara gibi kullandığında hiç sırıtmadan oynayabiliyor.

Bu maçta Sırp hoca; uzunların back up'u Tarık Sezgün'e de yerine alıştırma bağlamında hatırı sayılır bir süre verdi.

Erken faul sorununa girmesi dışında pek de fena oynamadı.

Takıldığım konu; Cedevita maçının MVP'si Yiğitcan Saybir'in 0 sayıyla çıkarak beklentilerin altında kalmasıydı. Bu git geller arada bir de olsa mutlaka yaşanacaktır.

Bitti gitti. Şimdi fazla üzülmeden, nerede hatalar yaptığını araştırmalı.

Çok daha iyi maçlarını izleyeceğiz hep birlikte.

Enes Berkan Taşkıran'ın sakatlığında ve 1 numarada Needham'ın yorulduğu dakikalarda 10 dakika süre alan Ömer Utku Al'ın takımda kalıcı olabilmesi için extra bir şeyler yapması gerekecek.

Bu maçta sadece topu kendi alanından, rakip yarı alana taşıyarak orada kaldı. Şutu olmadığı için tereddüdü de eksik olmuyor.

Enes Berkay'la beraber 1 ve 2 numarada alternatif olabilirler mi; test ettikten sonra karar vermek en iyisi.

Derek Needham tecrübesi, oyun görüşü ve pozisyon sezgisine eklediği yüzdeli dış şutlarıyla kadronun vazgeçilmez oyuncusu, bu maçta yine  görevini yerine getirdi.

Yani her eve lazım bir eleman.

Eksik tarafına ise bir türlü çare bulunamadı.

Panathinaikos'a giden Andrews kalibresinde iki pozisyonu da oynayabilen kreatif bir partnerle oynayabilirse performansı da katlanır.

Şimdilik kilidi açıyor olsak da; her maçı bu tempoda götürebilmek mümkün olmayabilir.

Bakarsınız günün birinde bu takımı onlar gibi iyi tutan birisi çıkar, işte o zaman çuvallayıp kalırız.

Örneğin Onuralp'la Clemmons'un tutukluk yaptığı günlerde; çözüm bu kadrodan çıkmaz.

EuroCup'da bu sezon için yine sonuna kadar yürüme hedefleniyorsa; 2-3 numara aralığına iyi birisini getirmek kaçınılmazdır.

Ligin an itibariyle en iyi savunma yapan takımı Frutti Extra Bursaspor.

İstanbul merkezli basketbolumuzda Bursa orijinli fark yaratmak çok güzel ve farkı bir duygu.

Denizli Basket maçında bu direncimiz iyice zirve yaptı.

Hücumda da topu dolaştırarak çok iyi organize olduk.

Örnek gösterilmek güzel bir duygu.

Hazır elde olanak varken; daha yükseklere çıkmak için bir takviye daha istemek, en doğal hakkımızdır diye düşünüyorum.

(*) Beşiktaş basketbol takımıyla özdeşleşen Hurşit Baytok çok sevdiğim, bire bir görüşerek fikirlerinden yararlandığımım, insan canlısı ve hoş görülü bir spor adamıydı. Dün ne yazık ki yakalandığı amansız hastalığa yenilerek aramızdan ayrıldı.

Hurşit Baytok'a Tanrıdan rahmet diliyorum. Mekanı cennet olsun.