Kanıyla, canıyla, alın teriyle, hiç susmayan taraftarının müthiş desteğiyle Manisa BŞB Spor'u iki uzatma sonunda  102-94 yenen Bursaspor İnfo Yatırım bu skorla lige matematiksel olarak tutunurken; kalan haftalarda kendisinin yanı sıra, diğer maçların skorlara bağlı olarak da play-off şansını sürdürdü.

Yoruma geçmeden önce şunu söylemek istiyorum.

Bu takımın genlerinde geri adım atmak yok.

Skor ne olursa olsun mücadeleden hiç vazgeçmeyip, sonuna kadar maçın içinde kalabiliyorlar.

Basketbolda bu çok önemli bir detay.

Yeni coach Bursalı Serhan Kavut'la yakalanan takımdaşlık ruhu, üç haftadır taraftarlara çok farklı bir 'Bursaspor kimliği' izletiyor.

Deplasmanda kazanılan Bahçeşehir Koleji maçının ardından yayıncı kuruluşun mikrofonlarına 'aidiyet duygusu olan oyuncularla yola devam edileceğinin' altını çizen Kavut'un ima ettiği bu ruh; Manisa BŞB maçında çok net bir şekilde kendini gösterdi.

Kenetlenen takım gireni, çıkanı ve kenardakileriyle parkede müthiş bir enerji sergileyerek, sıralamayı değiştirebilecek, önemi büyük bu galibiyete imza attılar.

Son derecede dar bir rotasyonla ve kapasiteleri sınırlı yabancılarıyla sürdürülen mücadelede oynanılan her rakibe kafa tutmak; Bursasporlu olmanın kendine özgü ruhu ve farkındalığıyla açıklanabilir.

Türkiye'de başka yabancılar transfer oldukları kulüplere salt para kazanmak için gelirler;

Bursaspor basketbolun yabancıları nasılsa kazanacaklarını bilseler de, diğerlerinden farklı olarak değişik bir kimya ve enerji ile oynamaya çalışıyorlar.

Özellikle bu duygu yoğunluğunun Serhan Kavut geldikten sonra iyice ivmelenmiş olması, son haftalardaki çıkışın en önemli mihenk taşı.

Üstelik Kavut bu fedakarlığı kendisinden takımına aşılarken; Zdovc gittikten sonra getirildiği baş antrenörlükte, maddi olarak da ikinci planda kalmayı tercih edebilecek bir büyük karakter.

Maaşına ekstra zam istemeden, eskiden ne veriliyorsa onunda yetiniyor olması; bu meslekte kalıcı olmayı ne kadar istediğinin bir göstergesidir.

Sonunda kazanan Bursalı Serhan ve Bursa basketbol antrenörlüğü oldu.

Kendisini kutlarım;

Maça gelecek olursak;

Bursaspor İnfo Yatırım üst sıra takımlarından sonraki grubun en belirgin lideri konumundaki Manisa BŞB Basketbol önünde karşılıklı gidip gelen skor trafiği içinde sürekli maça tutunmayı başardı.

Öne geçince skoru tutamadığı zamanlar olduğu gibi, geriye düşünce de pes etmeden direnç koydu.

Daracık kadroda her oyuncu kendine biçilen rolü hakkıyla yerine getirirken, en belirgin zaaf; savunma ribauntlarına konsantre olamayıp rakibe çok ekstra hücum şansı tanınması oldu.

Box out yapmayı unutunca; özellikle atletizmi zirvede Emanuel Terry'in maçın içinde olduğu dakikalarda, Manisa BŞB potamızda adeta tek kale maç yapar gibi oynadı.

Bir türlü sırtımızı çembere dönerek rakibin ribaunt almasına engel olamadık.

Bu zayıf tarafımızı iyi kullanan Manisa BŞB; çember altından bulduğu ikinci şans sayılarıyla periyodik olarak maçın momentumunu elinde tutmayı başardı.

Hiç kopmadan kafa kafaya giden ve uzatmaları da nefes kesen maçın öne çıkan çok sayıda oyuncusu vardı.

Bursaspor İnfo Yatırımda ilk iki çeyrek etkisi hissedilmeyen Anthony Brown uzatma dakikalarında alev alarak neredeyse her şutunu sokunca; maçın X faktörü oluverdi. Ürettiği 30 sayı belki de kariyer rekoruydu bilemeyeceğim.

David Mutaf'ın çok kritik dakikalarda gelen üçlükleriyle asla vazgeçilmeyecek bir oyuncu olduğu bu maçla da tescillendi.

1 numarada Dave Michineau skor olarak kısır; yönetmen olarak lider gibiydi. Çembere giderek bitirirken, penetre paslarında topu doğru oyuncuyla buluşturdu.

Kısa oyun kurucu Erick Neal kenardaki staffını çıldırtan erken ve yanlış şut seçimleri yapsa da; o zayıf fizikle ayakta kalarak kritik dakikaların karar vericisi olmayı başardı.

Michael Young ise çok ekstra bir oyuncu.

Spor özgeçmişini bilmeyen ilk bakışta onu sumo güreşçisine benzetebilir!

Ağır, hantal bir vücutla, o vücutla zor adımlayan ayaklar!

Ama o bedenin içinde bir basketbol pırıltısı saklı.

Onu ancak sahada oynamaya başlayınca anlayabiliyorsunuz.

Zor pozisyonların oyuncusu olarak bu maçı da ribaunt, savunma ve skor olarak domine ederken; yine sınıfını geçen öğrenci rolünde izlendi parkede.

Bursaspor'un mu maça özgü teknik bağlamda fark yaratan en karakteristik tarafı; maçın neredeyse pivotsuz tamamlamasıydı!

Aslında 5 değil, tam bir 4 numara oyuncusu olan yeni transfer Gavrilovic kötü başladığı ve üstelik çok çabuk faul sorununa girdiği maçın son çeyreğiyle uzatmalarını harika oynayarak; alacağı parayı son kuruşuna kadar hak etti.

Rakibin atlet uzunu Terry ile 4 ve 3 numaraları başarıyla savunduğu gibi, çember altında tiplediği çok kritik toplardan bulduğu sayılarla Bursaspor'a 'hayat öpücüğü' gibi geldi.

Son dakikada ve iyice daralan bir havuzdan yapılan transferin iki maçta çok önemli performanslara imza atması pek görülen bir durum değildir.

Bursaspor staffını bu doğru tercihi nedeniyle kutluyorum.

Manisa BŞB iki skorer ve etkili kısası Russell ve Paco Cruz ile Bursaspor'u başlarda çok zorladı.

Özellikle uzatmalarda hücumlarını eli sıcak Russell ve Cruz üzerinden yönlendiren Manisa BŞB, onlarla karar dakikalarını götürmeye çalışsa da; ikinci uzatmada NBA skorerlerine taş çıkartan Brown'un hızını kesmeyi başaramadı.

Oyuna ilk beş başlayan Ege Arar'da yakaladığı ters eşleşmelerde kısalar üzerinden sırtı dönük oyunlarla ve hook atışlarıyla ekstra sayılar buldu.

Bu kadar iyi başlamış ve oynamaya hazır bir uzunun sonradan fazla süre alamamasına doğrusu bir anlam veremedim.

Hakemler bu sezonun basketbol adına en kötü figürleri.

Mehmet Karabilecen, Alper Özgök, Çisil Güngör üçlüsü Allah'a emanet bir yönetim tarzı sergilediler.

Maçın 4. çeyreğinde ve bitime 3,2 saniye kala Anthony Brown'un turnike basketi öncesi çalınan hücum faul tek kelimeyle evlere şenlik bir karar oldu.

Faul kararı sonrası kenardan topu oyuna sokan ve Russell'a çembere atan  Manisa BŞB skor bularak maçı kazansaydı hakemler bu vebalin altından kolay kolay kalkamazlardı.

Sahaya bu tartışılacak düdükten sonra yabancı maddeler atılırken; hakemlere de anonsu gerektiren küfürler edildi.

Elbette tasvip etmiyoruz;

Ama hakem olarak sizler de kendinize artık lütfen bir çeki düzen verin.

Yönetimlerinizden memnun olan kulüp yok gibi;

MHK'ye şikayet üstüne şikayet geliyor.

Bu galibiyet futbolla kahrolan taraftar için bayram şekeri yerine geçti.

Sezon bitiminde İnfo Yatırım'ın sponsorluğu bırakacağı konuşuluyor.

Zaten yönetim bazında maça gelmiyorlardı(!), sadece para vererek destek olunmaz.

Dün biletlerin tamamını satın alarak büyük jest yapan Bursa BŞB'nin yeni başkanı Mustafa Bozbey salonda krallar gibi karşılandı. Devre arası kendisi ile fotoğraf çektirmek isteyenlerin kuyruğa girdiğini gördük.

Manisa'da basketbola BŞB yönetimi sahip çıkıyorsa; Bursaspor'un da kendi belediyesinden böyle bir katkı beklemesi en doğal hakkıdır.

Kendisi sponsor olamasa da, sponsor bulunmasında Mustafa Bozbey mutlaka bir şeyler yapacaktır.

Belediye yönetiminin en değiştirmesi, Bursa'nın sportif portföyü içinde çok iyi oldu.

İnşallah Bursa olarak spor başta olmak üzere her alanda daha güzel günler göreceğiz ve her şey eskisinden çok daha güzel olacaktır!

Bursaspor İnfo Yatırım maçı 38/87 saha içi, 26/54 iki sayı, 12/33 üç sayı, 14/17 serbest atış yüzdeleriyle tamamlarken; 20'si hücum, 29'u savunma toplam 49 ribaunt aldı, 18 asist, 10 top kaybı, 6 top çalma ile oynadı.

Öne çıkanlar...
Bursaspor: Michael Young 11 sayı, 3 ribaund, Erick Neal 12 sayı, 9 ribaund, 5 asist, David Michineau 10 sayı, 2 asist, Anthony Brown 30 sayı (5/10 üçlük), 9 ribaund, Vladimir Gavrilovic 17 sayı, 13 ribaund, 2 asist
Manisa BŞB: Fatts Russell 25 sayı (4/17 üçlük), 5 ribaund, 8 asist, Paco Cruz 23 sayı (0/7 üçlük), 4 ribaund, 4 asist, Ryan Luther 14 sayı, 10 ribaund, 4 asist, Ege Arar 12 sayı, 9 ribaund, 2 asist