İlk başta tribünden sahaya sızmış bir KSK holiganı sanmıştım;

Öyle değilmiş!

Adıyla, sanıyla Karşıyaka futbol takımının yardımcı antrenörüymüş;

Yani Serhat Akyüz;

Bir yerlerde oynamış, oynamış, oynamış;

Başkaları gibi bir yerlere gelemeyince bari antenörlük yapayım demiş!

Yap da edebinle yap; koca bir şehirle taraftarlarını rencide etmeden yap daha iyi olmaz mıydı?

Küfürbaz taraftarı istedi diye maçın bitiminde 'timsah yürüyüşü' yaptı Serhat Akyüz...

Sonunu terbiyesizce ve ahlaksızca bitirdi.

Yumruk yaptığı elinin üzerine diğer elinin avucunu birkaç kez vurarak güya bir halt yaptığını sansa da; gerisinde bıraktığı o kabarmış öfkenin içinde boğuldu, farkında bile değil.

 'Şey yaptık mı?' demek istedi acaba kıt aklınca...

Utanmazlığın ötesinde rezil bir eylem!

Bu antrenör müsveddesi adam günü gelip de KSK'da işi bitince; ekmeğini kazanmak için muhtemel bir başka yerlerde görev yapacak.

Yapsa ne olur ki?

Kendisinden bir şey öğrenmeye kalkan eksik ve ezik demektir.

Sen de çok zavallı ve ezik biriymişsin Serhat Akyüz...

Senin tarzındakiler utancıyla bile yüzleşemezler.

Yüzleşemeden ezik olarak yaşamaya devam edeceksin.

Sen, sen ol; bundan sonra görev yapacağın kulübünü Bursa ve Bursaspor'la alakası olmayan gruplardan seç.

Kaza ile yolun düşse bile; takımın sahaya çıksın; sen en iyisi mi soyunma odasından dışarı çıkma olur mu?

Neme lazım aklında bulunsun!

'Timsah yürüyüşünü' bu ülkenin her stadında en terbiyelisinden, en reziline kim varsa birer birer öğretiyoruz ya...

Helal olsun tribünlerimize; helal olsun Teksas'a!

Rol modellik yapmak öyle kolay bir şey değil çünkü...

Taklit etmek için bile 'on fırın ekmek' yemeleri gerekiyor.

Onun için bu ülkede Bursaspor taraftarı'nın ismi geçince akan sulan duruyor.

Anlamak isteyenler için yazdım.

                                xxx

BAL 6. grupta Manavgatspor'la birlikte şampiyonluk mücadelesi veren komşu Eskişehirspor Pazar günü Akşehirspor'la sahasında oynayıp 2-1 kazandığı maçta 33.247 biletli seyirciye oynamış.

Bravo Es Eslilere.

Bursaspor'a yaklaşsalar da geçememişler.

Yine de böyle bir lig için rekor seyirci.

Eskişehirspor haftaya deplasmanda Mezitli 33 Spor Kulübünü yenebilirse Manavgatspor maçının sonucunu beklemeden 3. Lig'e çıkacak.

Bir saptama yaparak devam edeceğim.

İstanbul'un mahalle arasına sıkışmış semt takımlarına kalan Süper Lig'de olması gereken ilk takım Bursaspor ise; diğeri de Eskişehirspor'dur.

Bu kategorideki Kocaelispor 16 yıl aradan sonra yeniden yuvasına döndü.

Bizim bu kadar beklemeye tahammülümüz yok.

En fazla 3 yıl içinde alışkın olduğumuz mecrada yerimizi almalıyız.

Bursaspor, Eskişehirspor, Kocaelispor, Sakaryaspor seyircisi ile futbol geleneği olan güçlü Anadolu kulüpleri.

Sadece Bursaspor'un tek başına bu ligde yer alması bile; her şeyi baştan aşağı etkiler.

Şehirlere bereket, hareket, tribünlerine bir türlü beceremedikleri görsel şovlar gelir.

Taraftar nedir, ne değildir A'dan Z'ye alayına test ettirmiş oluruz.

Aramızda rekabet, çekişme olsa da; bu üç şehrin Süper Lig'de sürekli yer almasını diliyorum.

Futbol seyirciyle güzel, tribünleriyle bir şeye benziyor.

                             xxx        

Karşıyaka maçının ardından Teknik Direktör Adem Çağlayan'la futbolcu Sedat Cengiz'in yaptığı açıklamaları doğrusu yadırgadım.

Bursaspor hiç bir maçına boş vermişlikle çıkamaz.

Öylesine ve umursamaz bir modda oynayıp yenilemez.

Burası Bursa; bu taraftar da Bursaspor taraftarıdır.

Ne demek 'KSK bizim hedef maçımız değildi; nasılsa şampiyon olduk'; siz kendinizde misiniz?

Bursasporlunun iki kırmızı çizgisi vardır:

Birisi Beşiktaş, diğeri Karşıyaka.

İsterse Bursaspor BAL'da oynasın bu iki rakibini her koşulda yenerek sevinmek ister.

Sosyal medyada yükselen tepkileri okuyun, ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız.

Kendi adıma Karşıyaka gibi sezon içinde yokluklarla boğuşarak mücadele etmeye zorunlu bırakılan bir rakibi yenemeden 'şampiyon olmak' içimde ukde olarak kaldı.

Bu kadar net yani.