Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi'nin öyle anlaşılıyor ki koltuğu bırakmaya pek niyeti yok!

'Sıfır başarı' söz konusuyken ve skandalları ortalık yere saçılmışken; seçimleri 2024 Dünya Kupası finalleri sonrasına bırakmak, yeniden aday olacağının işareti gibi geldi bana.

Allem edip, kallem edip şansını yeniden deneyecektir, bunu bir tarafa yazın da;

'Hangi yüzle ve hangi cesaretle' diye sormadan edemiyor insan;

Gerçekten de Büyükekşi;

Kime güveniyorsunuz da bu kadar 'large konuşabiliyorsunuz?'

Ne katkınız oldu futbolumuza?

Federasyon kapısının önünde 'artık yeter' diye bağırmanızın üzerinden neredeyse aylar geçti;
Değişen bir şey var mı?

Yok;

Gerçekten 'artık yeter'; düşün futbolumuzun yakasından!

Kulüpleri birbirine düşürdünüz;

Saygınlığınız yerlerde sürünüyor;

Sizi kimse istemiyorsa da hala ayak diretiyorsunuz;

Sayın cumhurbaşkanının da 'Süper Kupa rezaleti'nden sonra şahsınıza güven duyduğunu hiç sanmıyorum.

Yüzünüze direkt söyleyemese de; mutlaka aracılarıyla mesajlarını tarafınıza ulaştırıyordur.

Başarısızlığınız tescillenmişken;

İstenmediğiniz o makamda geçirdiğiniz her günü kar saymanıza bir anlam veremiyorum.

Kulüplerimiz de maalesef samimiyet testinde sınıfta kaldılar.

Sözde birlikte hareket ederek imza toplanacak ve olağanüstü kongreye gidilecekti?

Hani ne oldu?

Ortaya atıp da gereğini yerine getirememek, vicdanlarınızı rahatsız etmiyor mu?

Yoksa bir yerlerden işaret ya da telkin mi geldi de frene bastınız!

O kadarını bilemiyorum!

Bu seçim daha fazla tavsatılmadan bir an önce yapılmalı ve Türk futbolu yeni başkanını, birilerinin işaret ettiği adayla değil (!), kendi hür iradesiyle seçebilmelidir.

Ali, Veli, Hüseyin, makam, külliye değil; kararı kulüpler ortak aday üzerinde anlaşarak vermeli ve bu kördüğüm mutlaka çözülmelidir.

Eski günleri anmadan da edemiyor insan;

Örneğin Şenez Erzik benzeri; kişiliğine kimsenin itiraz edemeyeceğini birini çıkartıp vitrininize koyamıyorsanız boş yere lakırdı, patırdı yapmayın;
Demek ki ciddi değilsiniz;

Laf olsun diye konuşup, sonra kulaklarınızın üzerine yatıyorsunuz;

Cesur değilsiniz, çekiniyorsunuz;

Üç büyükler, Trabzonspor'la diğer kulüpler bir adayın üzerinde ortak irade sergileyecek de; ona itiraz eden birisi ya da birileri çıkacak öyle mi?

Güldürmeyin insanı;

Gelecek olanın devletle, ihalelerle işi olmamalı!

Her kesimi kucaklayacak, siyaset üstü bir adam bulamıyorsanız suçu kendinizde arayacaksınız;

Açık seçik yazıyorum;

'Sizden bir halt olmadı; o zaman ben karışayım' dedirtmeyin arkadaş;

Şenez Erzik en somut örnekti onun için yazdım;

(Yeniden aday olması için artık yaşı da müsait değil)

Bulun, bulursunuz, köküne kıran girmedi ya!

Kulüplü olsa da; temiz, dürüst birisi ve güven de veriyorsa yaparsınız olur biter...

Hasan Polat Gençlerbirliği başkanıydı; benim gençlik yıllarımda futbolu şahane yönetmişti.

Haluk Ulusoy belki Galatasaraylıydı da; milli takım 2002 Dünya Kupası finallerine onun döneminde gitmişti;

Mustafa Kemal Ulusu, Yılmaz Tokatlı, Mahmut Özgener hala unutulmadı;

Şimdi gündemde adaylığını açıklayan Erdal Alkış ismi dolaşıyor şu günlerde;

Koyu Fenerbahçeli Acun Ilıcalı 'neden olmasın' deniliyor?

Cavit Çağlar'ın oğlu Mustafa Çağlar için 'iki federasyonda yönetim kurulu üyeliği yaptı; bu işin altından kalkar' diyen bile var!

'Var oğlu var' yani;

Kulüpler;

Sözünüzle, hakkınızı başkasına yedirmeden kendi göbeğinizi kendiniz kesin' derim...

Sonradan pişman olarak 'biz ne yaptık böyle yine' dedirtmemek için...

Peki benim bir adayım olamaz mı?

Gerektiğinde her kese posta atabilen birisini biliyorum!

Dobra dobra konuşur, enteldir, yaşının gereği gibi değil, canının istediği gibi giyinip racon keser;

Kimseden; hele hele siyasetçiden asla korkusu yoktur;

Kulağı küpeli, biraz delimsi ama özünde iyi birisi ve çok başarılı bir yorumcudur.

Eleştirilerle, övgüleri ayni havuzda harmanlayarak yıllarca en üst düzeyde hakemlik yapmıştır.

Sözün özü;

Benim adayım ERMAN TOROĞLU'dur!

Bugüne kadar hep akıllı bilinenlerle, cebi paralı olanlara federasyon başkanlığı yaptırdık.

Toroğlu ayni zamanda eski kabzımaldır, hak yemez, yedirmez, kimseye kazık atmaz;

Yani bana göre;

Denenmesi gereken aykırı bir futbol prototipi olsa da; kesinlikle bu işin altından kalkar.

Neden bizim kabına sığmayıp, yatağında deli dolu akmaya devam eden futbolumuza patronluk yapmasın ki!

Pekala yapar, yakışır da!