Yazarlar

Engin Aksöz
engin.aksoz@bursadabugun.comFilenin şampiyonları Antalya'da belli oluyor
2024.05.03 17:32 - Son Güncellenme: 2024.05.03 17:32Avrupa'nın kulüpler düzeyindeki en önemli organizasyonu kabul edilen CEV Şampiyonlar Ligi Süper Finalleri'nde karşılaşmalar erkekler ve kadınlarda 5 Mayıs Pazar günü yapılacak.
Türkiye'nin ilk kez ev sahipliği yapacağı organizasyonda kadınlarda İtalya'nın A. Carraro Imoco ile Allianz Vero Volley Milano, erkeklerde ise İtalya'nın Trentino Itas ile Polonya'nın Jastrzebski Wegiel takımları, Antalya Spor Salonu'nda şampiyonluk için fileye yükselecek.
Listelere bakınca sanrım dikkatinizi çekmiştir.
Alıştığımız için yazıyorum;
Uzun bir aradan sonra kadınlar finaline Türkiye'den bir takım gönderemedik.
Kadın voleybolumuzun üç önemli markası Vakıfbank, Fenerbahçe OPET ile Eczacıbaşı Dynamit bu organizasyonun final etabına yükselmeyi başaramadılar.
Kabul edelim ki; sözünü ettiğim temsilcilerimizin kadroları geçen sezonlara oranla kalite ve potansiyel olarak birer tık daha aşağı seviyelerdeydi.
Önceki yıllarda Türk kadın voleybolunu domine etmiş önemli yabancıların, bu branşta en büyük rakibimiz İtalyan kulüplerine transfer olmalar, güç dengelerini aleyhimize bozdu.
Böyle olunca; yıllar sonra kadrolarını daha güçlü ve kreatif oyunculardan oluşturan İtalyan takımları; çeyrek final serisinden itibaren üstünlüklerini kanıtlayarak, Türk kadın voleybol takımlarının hegomonyasına son verdiler.
Şöyle bir bakalım;
Smaçörleriyle, pasör çaprazları iki yıl öncesine kadar Türk kulüplerini başarıya götürürken;
İbre tersine dönünce, kozlar bir anda İtalyan takımlarının eline geçiverdi.
İsabelle Haak ve Paola Egonu gibi sıra dışı pasör çaprazları ağırlıklarını hissettirerek formasını giydikleri kulüpleri finale taşıdılar.
Kendi evimizde oynayacağımız bir final etabında boynumuz bükük kaldıysa; nedeni mevcut kadroların bu büyük yarışta rakiplerine daha göre daha zayıf düzeyde olmasıydı.
Bir smaçör ya da pasör çaprazı üstün yetenekleriyle bazen bir maçı tek başına çevirebiliyor;
Son yıllarda İsabelle Haak ile Paulo Egonu'nun bu kadar fark ettirdikleri bir organizasyon daha hatırlamıyorum.
Peki elimizdeki bu kadar potansiyelli iki oyuncunun katkıları ortadayken, nasıl oldu da en büyük rakiplerimize kaptırdık?
Bana göre biraz 'bütçe' etkili oldu;
En çok da coachların tercihleri!
Vakıfbanklı Guidetti'nin maçlarda çok ön plana çıktığı için, karizmasına gölge düşürdüğüne inandığı (!) Haak'ı veto ettiğini bilmeyen yok!
Fenerbahçe OPET'in Egonu için çok asılsa da; onu tekrar Türkiye'ye dönmeye ikna edemediği iddialardan birisi.
Eczacıbaşı Dynamit'in de Tijana Boskovic'in pozisyonu yerine değil de; smaçör mevkiine spektaküler bir isim getirme noktasında sağlıklı karar veremediğini konuşuluyor.
Armudun sayı, üzümün çöpü derken;
En iyiler çizmeye gidince; Türkiye'ye fazla bir şey kalmadı...
Sonuç; onlar finalde, Türkiye dışarıda!
Peki kim şampiyon olabilir?
Ortada bir final;
Tabelayı her an değiştirecek kalitede iki oyuncu Egonu ile Haak'ın oynadığı takımların arasından favori gösterilemez!
Erkeklerde pek final göremesek de; iki süper yabancısı ile sezonu tamamlayan Halkbank 'nazar boncuğu' olarak Antalya'da yer alabilseydi çok iyi olurdu.
Polonya erkek voleybolunun Avrupa'da ve dünyada en iyi ülkesi olarak kabul ediliyor.
Ağırlıklı olarak da kendi voleybolcularıyla mücadele ediyorlar.
İtalyan kulüplerinin ise lejyonerler ordusundan farkı yok.
Bu oyuncularının performansı ile de sonuca gidiyorlar.
Tahminim kupanın yine Polonya'da kalacağı yönünde.
İzleyip, göreceğiz.
Hafta sonunda oynanacak kadınlar ve erkekler finallerinin maç saatleri de şöyle.
17.00 / Trentino Itas (İtalya)-Jastrzebski Wegiel (Polonya)
20.00 / A. Carraro Imoco-Allianz Vero Volley Milano.
Salon değil mi?
Niye Bursa değil de; elindeki tek kadın takımı da isim hakkını satarak fileden çekilen Antalya'ya organizasyon veriliyor?
Bursa'nın en üst düzeydeki sözde bürokratları kocaman kocaman salon sözleri verip gereğini yerine getirmezlerse; böyle turnuvalar daha yıllar boyu Antalya'ya da gider, Kayseri' ye de...
Bize de arkasından bakarak dedikodu yapmak kalır.
Yazarın diğer yazıları
- Zeynep Sönmez Türk tenisinde bir ilke imza attı 04 Temmuz 2025 Cuma, 17:22
- 'Merhaba ben Sezen Aksu'; nerede kalmıştık! 03 Temmuz 2025 Perşembe, 17:09
- Uludağ bir Bormio, bir Fuchsbachtal olabilecekken, 'Palandöken kadar' olamadı! 02 Temmuz 2025 Çarşamba, 17:35
- Küçülmek Tofaş'a yakışmadı... 01 Temmuz 2025 Salı, 17:38
- Kadınlar basketbolda madalya avucumuzun içinde kayıp gitti 30 Haziran 2025 Pazartesi, 17:43
- 'Efelerle Sultanlar' arasındaki fark 'gece ile gündüz' gibi 27 Haziran 2025 Cuma, 17:18
- Tofaş'ta yeni hoca belli oldu; şimdi sıra gideceklerle, yeni geleceklerde 26 Haziran 2025 Perşembe, 16:24
- İsrail takımları uluslararası organizasyonlardan men edilmelidir! 25 Haziran 2025 Çarşamba, 17:20
- Bursa AHT, BKSTV ile eski ve yeni Bursa festivalleri üzerine... 24 Haziran 2025 Salı, 17:55
- TVF Başkanı Mehmet Akif Üstündağ'a açık mektubumdur 23 Haziran 2025 Pazartesi, 17:44
Yazarlar
- Kabine revizyonu öncesi Bursa detayı... Yeni... Hasan Boztürk
- Bursa'da hayati anons: "Hazırlıklı olun" Hasan Yalçın
- Reel kesim iyimser! Elif Didem Danacıoğlu
- Hazırlıkla beraber "karar kampı" başladı! Çetin Sabırlı
- Markalaşma, ARGE ve İnovasyon üzerine..! Binay Kazan
- Bursa'mızın sahilleri ve kıyı mimari kimliği Prof. Dr. Murat Taş
- Kabine değişikliği ve Mehmet Şimşek'in durumu Metehan Demir
- Yarın faiz kararı ne yönde olacak? Levent Yılmaz
- Kazanan yine kasa! Emre Özpeynirci
- Köfteci Yusuf'un evcil hayvan yasağına tepki... Ramazan Başan
- Kıbrıs yatırımı riskli mi? Yeşim Mutlu
- Biraz bizden, çokça Engin ağabey... Ece Sarı
- İbrahim Balaban sergisi! Kamuran Vatansever
- Kişisel verilerin korunması kanunu kapsamınd... Av. Emircan Pirinççi
- Zeynep Sönmez Türk tenisinde bir ilke imza attı Engin Aksöz