En küçük şampiyon!

2022.06.18 22:43 - Son Güncellenme: 2022.06.18 22:47
A

Yukarıda attığım başlığa okuyacağınız röportajımın öznesi gibiydi diyebilirim.

Küçükten de öte, 'mikro' bir şampiyon Elif Ravza Gülsoy.

Hem de Avrupa şampiyonu...

Wushu sporu ile uğraşıyor.

Ve sadece 9 yaşında Avrupa şampiyonluğu madalyasını boynuna takıyor.

Babası Karacabey Belediyesi Park Bahçeler Müdürü Ahmet Gülsoy'la ev hanımı annesi için ne büyük mutluluktur onun şampiyonluğu; kim bilir ne kadar sevinip, gurur duymuşlardır bu minik şampiyon kızımızın en yakınları.

Takıldığım şey; Elif'in yaşı oldu.

Medyamızı birlikte ziyaret ettikleri antrenörü Ömer Gönültaş'la Karacabey Gençlik Spor Kulübü Başkan Yardımcısı Halit Şahin' de sordum bizim cici kızımızdan daha küçük yaşlarda bir Avrupa şampiyonu daha olabilir mi diye?

Tabii sadece wushu değil, genel itibariyle tüm branşlar.

Ben bunca yıllık gazeteci birikimimle olabileceğine pek ihtimal vermediğimi söyledim peşin peşin;

Onlar ise sporun içinden gelen insanlar olarak epey tartıştı aralarında bu yaş mevzuunu.

Baktık olmuyor ortak bir noktada buluşarak şuna karar verdik.

Elif Ravza Gülsoy Avrupa podyumlarındaki başarısını şampiyonlukla taçlandırmış en küçük spor elçimizdir.

O zaman Karacabey'e, ilçenin spor kulübüne, Bursa ve Türk sporuna hayırlı, uğurlu olsun sevgili miniğimizin anasının ak sütü gibi helal olan altın madalyası.

Hemen belirteyim; bu sporu 7 ve 6 yaşlarında yapanları da var. Ama şampiyonları yok!.

Kızımız B minik kategorisinde.

Okumaya başladığınızda 'wushu da nedir yahu?' dediğinizi duyar gibiyim.

O zaman küçük bir bilgilendirme yapalım branşla ilgili.

Wushu Çin savunma sanatlarının genel adı. 'Güç iş, zor teknik ve sanat' anlamına geliyormuş. Bu sporda saldırı ve savunmanın yanında akrobasi ve baleye benzer koreografik hareketler sergileniyor. Bununla beden ve ruhun uyumunun sağlanılması amaçlanıyormuş.

Sizin de aklınızdan geçmiştir kuşkusuz; yeteneklerini sergileyebileceği bir sürü spor branşı dururken nereden çıktı bu wushu; onu da babası Ahmet Gülsoy açıkladı.

Kapıların kasasına yarasa misali elleriyle vantuz gibi tutuna tutuna ve ayaklarını aça aça en tepe noktasına kadar tırmanıyormuş Elif.

Baba şaşkın, anne şaşkın. Götürmüşler Elif'i 'bu kızın ruhunda hangi sporun esintileri esiyor da biz farkında değiliz diyerek Karacabey Gençlik Spor Kulübü'ne. Ana branşları da wushu olunca kulübün; orada çalışmakta olan antrenör Ömer Gönültaş sahiplenmiş hemen kızımızı. 'Wushu onun için en iyisi' diyerek Elif'i kulüpte bu spor üzerine yoğunlaşmaya ikna etmişler.

Karacabeyli şampiyonumuzun sporla tanışma öyküsü kısaca böyle. Müsabakalara girebilmesi için sonradan ilçenin spor kulübüne aktarması yapılmış.

Daha ilk günden çok sevmiş wushuyu Elif. Bu kategorinin en karizmatik şampiyonu Zeynep Akyüz'ün videolarını izleye izleye yüreciği kabarmışta kabarmış.

Kapılara tırmanmanın karşılığı da Bulgaristan'da kazandığı o unutulmaz şampiyonluk olmuş. 9 yaşında karşısına kim çıkarsa yumruklamış, tekmelemiş, kündeye getirip sırtını yere yapıştırmış!.. (hepsi bu sporun kurallarından)

Hele finalde karşısına çıkan Sırp yaşıtını öyle bir pataklamış ki; ringten aşağıya düşmüş kızcağız!..

Dört masa hakeminin verdiği puanlarla ve oy birliği ile de Avrupa Şampiyonu olmuş.

Babası videosunu gösterdi biz konuşurken. Kürsünün en tepesinde yüzünün neredeyse yarısını kaplayan gözlüğüyle şaşkın şaşkın bakınıyordu etrafına.

Kolay mı o yaşta yaşıtları bebekleriyle oynarken, sen kalk vur, kır, patır, kütür yap; sonra Avrupa Şampiyonu ol!..

Kutlanmalı, o elma yanaklarına  kocaman kocaman öpücükler kondurmalı.

Uğurlarken ben de öptüm Elif'i yanaklarından. O da benim elimden öptü; dede olmadım daha ama, olmuş gibi hissetim kendimi o anda!.

3 senedir bu sporun içindeymiş. Girdiği her yarışmadan bugüne kadar hep şampiyon olarak çıkmış.

B kategorisinde yarışıyor ve bu kategoride yüzlerce rakibi var Elif'in. O kadar rakibinin arasından da her seferinde birinci olarak çıkmış kürsünün en yüksek basamağına.

Bu yıl önce Bursa'da şampiyon olmuş. Sonra Kemer'de Türkiye şampiyonluğu gelmiş. Ardından Bulgaristan'da Avrupa şampiyonu olarak taçlandırmış seriyi.

Antrenörü Ömer Gönültaş'a Bulgaristan'daki maçlarının öyküsünü anlattırdık.

Final maçı dahil 6 değişik ülkeden rakibini açık ara sayı farkıyla yenerek madalyasına kavuşmuş Karacabeyli şampiyon.

Karşılaşmalar 3 raunt üzerinden oynanıyormuş. Yalnız bir inceliği var bu sporun. İlk 2 raundu kazanan üçüncüsüne gerek kalmadan müsabakayı da kazanıyor!.. Miniklerin rauntları da 1 dakika sürüyormuş.

Elif karşısına kim çıkarsa çıksın üçüncü raunt için bir daha dönmemiş mindere.

Pata küte, çat, pat; haydi yallah!.

Sordum; büyüyünce beden eğitimi öğretmeni olmak istediğini söyledi.

Sonra da antrenörlüğü.

Yaşına uygun çocuk kitapları okuyor, youtube'dan wushu maçları, TRT'den çocuk programları izliyor.

Annesinin yemeklerinden köfte ile yaprak sarmasını seviyor.

Bir de ailenin kökeni Karadeniz olduğu için Trabzonspor'u tutuyor!..

Ne de olsa o da bir şampiyon; mıknatıs gibi birbirini çekmiş şampiyonlar.

Elif'in dünya şampiyonasına katılması için biraz daha büyümesi, yani belirli bir yaş kategorisinde olması gerekiyormuş.

İnşallah o günlerini de yazmak nasip olsun bana.

Baba Ahmet Gülsoy; kızının şampiyonalara katılması için araç temininde yardımcı olan belediye başkanı Ali Özkan'a çok teşekkür etti bizim aracılığımızla.

Üstümüze kalmasın, iletiyorum.

Elif Ravza Gülsoy...

Mesleki kariyerimde ilk kez senin kadar küçük bir sporcu ile röportaj yapıyorum.

Çünkü sen Türkiye'nin en küçük Avrupa şampiyonusun.

Satırlarıma misafir olman benin için de çok farklı bir duygu idi;

Çıktığın her müsabakada rakiplerini birer birer dağıtmanı(!), kazanacağın daha nice şampiyonluklarla ailenle, Türk sporunun gurur abidesi olmanı diliyorum.

 

 

 


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları