Size bir şey söyleyeyim mi;

Hayrettin Gülgüler döneminin gölge başkanı Emin Adanur eninde sonunda Bursaspor'a başkan olacak gibi!

Olamasa bile tekrar adaylığı kesin!

'Nereden çıktı şimdi bu?' dediğinizi duyar gibiyim.

Atmıyorum da, üfürmüyorum da (!)

WhatsApp'dan bir soruma yanıt verirken; kendisini ifşa etti!

Anlayacağınız vazgeçmiyor Bursaspor sevdasından Emin Adanur.

İlkinde Hayrettin Gülgüler üzerinden şansını deneyip başarılı olamamış;

'Gölge başkan' sıfatıyla perde gerisinden kulübü yönetmeye çalışmıştı.

İkincisinde tüzüğün gerektirdiği gibi hareket ederek adaylığını koyarsa  bir bakmışsınız başkan oluvermiş!

Kendisine sorarsanız 'Başarısız olduğunu' kabul etmiyor!

Dönemiyle ilgili borçları da bir süre önce hibe ederek peşin hükümlü eleştirileri göğüslemişken;

Yakın bir gelecekte  neden şansını yeniden denemesin?

Şurası da yadsınamaz bir gerçek.

Sosyal medyada troller ismi üzerinden atıp tutsa da; ayni mecrada kendisine bir fırsat daha tanınması gerektiğini savunanlar da bir hayli fazla.

Gelelim sadede...

Ortada fol yok, yumurta yokken 'Emin Adanur'un Bursaspor aşkı yeniden kabardı' diye kulaklara kar suyu kaçırmamızın perde arkasını anlatayım o zaman.

Her şey perşembe günü Nilüfer Tofaş Salonu'nda Bursa Uludağ Gençlik Basketbol ile Antalya Toroslar arasında oynanan Basketbol Bayanlar Süper Ligi maçına gitmemle ortaya çıktı.

Şubenin isim hakkını Bursa Büyükşehir Belediyespor'dan devralarak ligde mücadele etmeye hak kazanan Uludağ Basketbol'un ekonomik açıdan zor günler yaşadığını ve elinden çıkarmak için alternatif görüşmeler yaptığı yolunda duyumlar aldığım için direkt konuya girdim yanında oturan yönetici dostumla.

Devretmek istiyormuşsunuz şubeyi doğru mu?

'Evet; bir süre önce iş adamı Emin Adanur ile görüştük. Aşağı yukarı her konuda antakt kalmıştık. Son anda nedendir bilmiyoruz cayınca iş yattı.'

Adanur ve basketbol, hele bayan basketbolu.

İki zıt kutup;

'Şaşırmadım' dersem yalan olur.

'Benim tanıdığım Emin Adanur futbolla ilgilidir. Basketbol ne alaka ki?' diye yanıt verdim dostuma.

Ne salonda görmüştüm kendisini bu haberi duyana kadar; ne de basketbol üzerine bir muhabbeti medyaya yansımıştı.

Hani derler ya; 'Kel alaka bir durum' aynen öyle.

En iyisi sorarak teyit ettirmekti.

Akşam eve dönünde WhatsApp'dan yazıştık.

'Uludağ'ın kız takımının yarı hissesini almaya kalkmışsınız. Ama son anda iş yatmış doğru mu?

'Evet ağabey doğru. Vazgeçmemin nedeni de parasal birikimimi; yani bütçemi tamamen Bursaspor'a ayırmak istememden'

Bilmiyorum ama bu itirafın açılımını yapmaya gerek var mı dır sizce?

Uludağlı kızlar üzerinden kulüp sahibi olmak gibi kolay bir yol varken; bütçeyi Bursaspor'a ayırma isteği; 'Ben eninde sonunda başkan olacağım' demenin üstü kapalı itirafıdır.

Yani sevgili okurlar;

Emin Adanur çaktırmadan, sessiz sedasız sonu Bursaspor'a çıkan yolda ağır ağır yürümeye başlamış bile; dostunun da düşmanın da haberi olsun!

Madem basketbol maçına gittik; biraz da Uludağ'ın kızlarından söz edelim.

Berk Aladağ'ın başkanlığındaki şube ekonomik açıdan zor günler geçiriyor.

Son olarak  ödenmesi bir hayli geciken ikinci transfer taksitini alamayan Romen forvet Claudia Cuic kulübe ihtar çekerek maç günü ülkesine dönmüş.

Can sıkıcı bir gelişme elbette.

Rakiplerde 3 yabancı yer alırken, Uludağ Basketbol ekonomik sıkıntıları nedeniyle bundan sonraki maçlarını iki yabancısı ile tamamlayacak.

Para bulunamadığı için Cuic'in yerine de bir yenisi getirilemiyor.

Diğer oyuncuların ödemeleriyle ilgili şimdilik sorun yaşanmasa da, ilerisi meçhul.

Yönetim acil olarak şubeye ilave sponsorlar bulunması için yoğun bir şekilde çalışmalarını sürdürüyormuş.

Antalya Toroslar maçını iki yabancısı Emma Cannon ve Jazmine Davis'in performanslarıyla kazanan Uludağ Basketbol galibiyet sayısını üçe çıkartarak şimdilik rahat bir soluk almış oldu.

Şubenin Bursa bayan basketboluna katkıları inkar edilemez.

O bakımdan yaşaması ve yaşatılması için her kesime bir şekilde sorumluluk düşüyor.