Yazarlar

Engin Aksöz
engin.aksoz@bursadabugun.comAyağınıza sağlık çocuklar; bu iş olacak...
2024.11.24 19:25 - Son Güncellenme: 2024.11.24 19:25Hemen her hafta Bursasporlu taraftarlar gibi biz gazeteciler de izledikçe öğreniyor; ona göre yazıp, çiziyoruz!
İzledikçe öğrenmeye başladığımız mecra Türkiye 3. Ligi.
Hakikaten nevi şahsına münhasır bir yermiş burası!
Özümsediğimiz Süper Ligde şampiyonluk yaşamış Bursasporlu oyuncular içinse katlanabilmesi çok zor bir ortam.
Kiminin stadı, kiminin zemini, kiminin soyunma odası yok;
Ne kadar yokluk olsa da; Federasyon 'mecbursunuz oynayacaksın' diye diretmeye devam ediyor.
Balık baştan kokmuş bir kere;
Stadını bıraktım, bir zeminle baş edemeyenlere nasıl profesyonel statüsü vererek lige davet edersiniz?
Düzce'yi gördük, Trakya'da Ergene Velimeşe'yi gördük, Kırşehir'i gördük;
Bugün de kısmetimizde Elazığ'ı görmek varmış.
Zemin zemin değil sanki tarla; çimleri yeşerdiğine tövbe ettirecek böylesine berbat bir sahada maç filan oynatılmaz. Olsa olsa patates, pırasa, ıspanak yetiştirilir!
Olay bir de şu gözle bakalım;
Bursaspor'da forma giyenlerin neredeyse hemen hepsi üst ligleri görmüş oyuncular;
Üstünü bırakın Süper Lig atmosferi solumuş yığınla kramponu var.
Böyle bir zeminde bir ya da birkaçı sakatlanacak olsa; aylarca geri dönebilmek için uğraş dur.
Yazık günah değil mi?
Neyi bekliyorlar anlayamıyorum.
TFF'nin çiçeği burnunda başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu son dakikada sözünden dönmezse eğer; gelecek sezon itibariyle üçüncü ligde takım sayısı azaltılarak, gruplar birleştirilecekmiş.
İnşallah geri adım atmazlar.
Zaten yapılması gereken de budur.
Daha çok derine girerim de; uzatmadan maça geçmek istiyorum.
Bu ligde kazasız, belasız şampiyon olarak kendini bir üst gruba atmak istiyorsan, her koşulda kazanmasını bileceksin.
Bazen eksilerek;
Bazen kötü oynayarak;
Bazen penaltıdan ya da buz gibi ofsayttan (!) gol atarak;
Bazen de, özür dilerim ama; arada bir de olsa hakemlerden kıyak görerek işi bitireceksin.
Bu ligin raconu böyle maalesef!
Oynadıkça hepsini öğreniyoruz.
Rakipleri görüyorsunuz;
Bursa'ya gelen yerlere yatarak, tam siper kalesine kapanarak maçı bitirmeye çalışıyor.
Sözün özü bu yerin takımı değil Bursaspor;
XXL geliyoruz.
Dengimiz de yok, rakibiz de;
Vurup geçecek, atabilirsen 3-5 atarak kazanacaksın.
Şunun şurasında gün saymaya başladık; Bizim yanımıza bile yaklaşamayacaklarla bu şehirle taraftarını daha fazla muhatap etmeyin futbolcu arkadaşlar.
Bugün de işte; öyle günlerden birisi oldu Bursaspor için;
Çok erken eksik kalmasını sorun etmeden, tecrübeli ayaklarıyla gerektiği kadar oynayarak kazanmasını bildi.
Şansını da yanına almıştı.
Eren Tunalı'nın 'son adam' olduğunu bile bile yaptığı faulden sonra gördüğü kırmızı kartla takımını 10 kişi bırakması dengeyi Bursaspor aleyhine değiştirebilirdi.
Bereket önce Federasyonla restleşen, sonra da ligden ihraç edileceğini öğrenince U dönüşü yaparak sahaya çıkan 23 Elazığ FK'lı oyuncuların bizi zorlayacak güçleri yoktu.
Zaman zaman topa daha çok sahip olup, ayağa iyi pas yapsalar da Bursaspor'un sağlam tutuğu majino hattını geçemediler.
İlk yarıda direkten dönen topları dışında da kalemizin uzağında oynadılar.
Bursaspor maçın içinde bozuk zemininde etkisiyle iyi pas yaparak atağa çıkamadı.
Bu nedenle orta sahada bir türlü etkili olamadık, pas yüzdemiz de istenilen seviyelerde değildi.
Sadece bu maça özgü enerjileri zirvede olan iki kanat oyuncusu İlhan Depe ve Abdullah Tazgel'in bindirmeleriyle rakibi hırpalamaya çalıştık.
Her iki oyuncu da takımın en iyileri olarak göze battılar.
İlk yarı biterken Ahmet İlhan Özek'in sakatlanarak maçı tamamlayamaması ikinci yarıda takım için bir handikap teşkil etmedi.
Eren Tunalı'nın atılmasından sonra Pablo Martin Batalla yerinde bir hamle ile; son haftaların formda oyuncusu Sedat Cengiz'i çıkartarak yerine Hamza Gür'ü aldı.
Oyuncuda bir burukluk yaratsa da en doğru seçimdi.
Bu değişimden sonra Bursaspor eksilmenin getirdiği refleksle rakibi biraz daha geride karşılamaya başladı.
Golü attıktan sonra Elazığ FK topa daha çok sahip olan taraf olsa da; ciddi anlamda tehdit oluşturacak olgun atak geliştiremediler.
İki stoperin maşallahı var. Mehmet Yiğit'le Taha Can Velioğlu tandemde top sektirmeden ve büyük bir uyum içinde oynayarak bu maçı da tamamlamasını bildi.
İlhan Depe ile Abdullah Tazgel bugün iki kanatta adeta mekik dokudu.
Çok enerjiktiler ve tempoyu hiç düşürmeden oynadılar.
Abdullah Tazgel'in her maçını biraz daha üzerine koyarak oynamaya başlaması çok sevindirici.
Gol de İlhan Depe'nin geliştirdiği atağın sonucunda; ikinci yarı oyuna giren Bora Yılmaz'ın ayağından kazanıldı.
Madem iyileri sıraladık, düşündürenleri de söylememek olmayacaktı.
Muhammet Demir bu lig kategorisi için süper bir transferdir.
Hatta bir yazımda kendisi için 'tam iyileştiyse 20-25 bandında gol atar' şeklinde iddialı bir söylemim bile oldu.
Ne yazık ki Muhammet Demir an itibariyle Bursaspor'a bir şey veremiyor.
Eski sakatlığının tam olarak geçmemesi sahalara dönüşünü uzun süre geciktirmişti.
Bu maçı da gribal enfeksiyon geçirince kaçırmak zorunda kaldı.
Olabilir, spor yapılıyor, sakatlıklar doğasında var.
Hiç olmadı back up'u ayakta kalabilseydi.
Tahir Babaoğlu'nu oynarken göreniniz var mı?
Bir türlü iyileşemedi gitti;
İlk yarı bitmek üzere; Bursaspor'un santrforu kim soru işareti.
Oyuncuların can sıkmaya başlayan tedavi süreçleriyle ilgili olarak sağlık departmanı kamu oyuna bilgilendirme yaparsa; zihinlerdeki istifham da önlemiş olur!
Karşıyaka'nın bugün de 2 puan kaybetmesiyle zirvede 6 puan farkla yavaş yavaş yalnız kalmaya başladık.
Amiyane bir söylemle 'Süper Lig'in Galatasaray''ı gibiyiz...
Yönetim başta başkan Enes Çelik olmak üzere şampiyonluğa giden yolda gereğinden fazla özveride bulunarak çalışıyorlar.
Son Vefa Temel hamlesiyle puzzle'nın eksik parçalarından birisi daha tamamlanmış oldu.
Son söz;
Teşekkürler Bursaspor;
Emeği geçen ve katkı koyan kim varsa herkese...
Yazarın diğer yazıları
- Zeynep Sönmez Türk tenisinde bir ilke imza attı 04 Temmuz 2025 Cuma, 17:22
- 'Merhaba ben Sezen Aksu'; nerede kalmıştık! 03 Temmuz 2025 Perşembe, 17:09
- Uludağ bir Bormio, bir Fuchsbachtal olabilecekken, 'Palandöken kadar' olamadı! 02 Temmuz 2025 Çarşamba, 17:35
- Küçülmek Tofaş'a yakışmadı... 01 Temmuz 2025 Salı, 17:38
- Kadınlar basketbolda madalya avucumuzun içinde kayıp gitti 30 Haziran 2025 Pazartesi, 17:43
- 'Efelerle Sultanlar' arasındaki fark 'gece ile gündüz' gibi 27 Haziran 2025 Cuma, 17:18
- Tofaş'ta yeni hoca belli oldu; şimdi sıra gideceklerle, yeni geleceklerde 26 Haziran 2025 Perşembe, 16:24
- İsrail takımları uluslararası organizasyonlardan men edilmelidir! 25 Haziran 2025 Çarşamba, 17:20
- Bursa AHT, BKSTV ile eski ve yeni Bursa festivalleri üzerine... 24 Haziran 2025 Salı, 17:55
- TVF Başkanı Mehmet Akif Üstündağ'a açık mektubumdur 23 Haziran 2025 Pazartesi, 17:44
Yazarlar
- Kabine revizyonu öncesi Bursa detayı... Yeni... Hasan Boztürk
- Bursa'da hayati anons: "Hazırlıklı olun" Hasan Yalçın
- Reel kesim iyimser! Elif Didem Danacıoğlu
- Hazırlıkla beraber "karar kampı" başladı! Çetin Sabırlı
- Markalaşma, ARGE ve İnovasyon üzerine..! Binay Kazan
- Bursa'mızın sahilleri ve kıyı mimari kimliği Prof. Dr. Murat Taş
- Kabine değişikliği ve Mehmet Şimşek'in durumu Metehan Demir
- Yarın faiz kararı ne yönde olacak? Levent Yılmaz
- Kazanan yine kasa! Emre Özpeynirci
- Köfteci Yusuf'un evcil hayvan yasağına tepki... Ramazan Başan
- Kıbrıs yatırımı riskli mi? Yeşim Mutlu
- Biraz bizden, çokça Engin ağabey... Ece Sarı
- İbrahim Balaban sergisi! Kamuran Vatansever
- Kişisel verilerin korunması kanunu kapsamınd... Av. Emircan Pirinççi
- Zeynep Sönmez Türk tenisinde bir ilke imza attı Engin Aksöz