'Biz Türkiye olarak futbol oynamasını bilmiyoruz. Daha düşündürücü olanı oynayamadığımızı da bilmiyoruz'...

TSYD'nin kurucu üyesi ve eski başkanlarından merhum Samim Var'a ait bu cümle.

Rahmetli 60'lı yıllardan sonra sağlık sorunları nedeniyle tedavi görmek amacıyla İsviçre'ye yerleşmişti. O süreçte A Milli Futbol Takımının da maşallahı vardı hani!..

Önüne gelene 3-4 gol yiyerek yenilir; gurbet ellerde hüzünlenen Samim Var'da her seferinde gazetesindeki köşesinden milli takımı 'biz futbol oynamasını bilmiyoruz...' şeklinde başlayan cümlesiyle eleştirirdi.

'Bursaspor'la ne alakası var bunun şimdi?' diyenleriniz çıkabilir.

Öyle böyle değil, çok var hem de!...

Sağ olup da Bursaspor-Gençlerbirliği maçını izleyebilmiş olsaydı üstat; adım gibi eminim ki; milli takımı bir kereliğine bir kenara bırakarak 'Bursaspor futbol oynamasını bilmiyor, daha kötüsü oynayamadığını da bilmiyor!' diyerek dalgasını geçerdi.

Darılmaca, gücenmece yok; teknik kadrodan kim varsa her kes bu eleştirimi üzerine alabilir.

Futbol filan oynadığı yok Bursaspor'un.

'Oynuyoruz' sanarak kendi kendilerini aldatıyor bizim çocuklar!..

O kadarla kalsa yine iyi; seyircisini de aldatmaya kalkıyor ki; bunu öyle kolay kolay kimse kabullenemez.

Bu akşam ne mi oldu?.

Hançeresini yırtarcasına, canhıraş bir şekilde hiç susmadan destekledi takımını vefakar taraftar.

Ceza almayı  bile göze aldılar Bursaspor uğruna.

İçeriye girenlerin çoğunluğu biletsizdi!..

Sahada uyuyanları canlandırmak için tepki koyarken bazen kantarın topunuzu bile kaçırdıklar.

Tepkileri maalesef aşırıya kaçtı, sahaya yağan pet şişelerin haddi hesabı yoktu.

Ne için mi?

Hepsi Bursaspor'u gaze getirmek içindi, başka ne olabilir ki.

Oyuncuları sırf silkinip canlansın diye; tribünde kendileri oynadı maçı resmen.

Yok, yok, yine yok...

Sıfıra sıfır elde var sıfır...

Ruh gibiydiler, baskılı ama etkisiz göründüler. Kısacası ramazan mübarek günde; oruç ağız maça gelmiş binlerce seyircinin ahını aldılar.

Futbol oynamadan, gol atamadan, doğru dürüst pozisyon bile yaratamadan maçı bitirdiler hepsi bu kadar.

Bu gece sadece maç bitmekle kalsa yine iyi; Bursaspor'da bitti sayelerinde!.

Aşağıdaki cümlem sizi üzecektir belki ama gerçeğin ta kendisidir...

Matematiksel olarak umut devam ediyor gibi görünse de; bu takım 'mantık olarak küme düşmüştür'.

Düşmeyi de maalesef hak etmiştir...

Maçtan sonra hala teknik ekipten 'bu takım lige tutunacak' avutması;

En başta kendileri inanıyorsa ben hiç bir şey bilmiyorum.

Kurmayın artık bu bayatlamış cümleyi ne olursunuz, insanlarla dalga geçer gibi; psikolojilerini bozuyorsunuz.

Umutlar iyice tükenmiş durumda, dibe vurduk.

Seyirciye de sonunda kafayı yedirerek 'oynayın lan' diye bağırttıktan sonra; üzerine fazla bir şey konuşmak istemiyorum.

Kabullenmesi çok zor olsa da; bu ligde Bursaspor'un ömrü dolmuştur maalesef;

Ne zamandır içime atıyordum, yazmayayım diye kendimi zorlasam da sabır da bir yere kadar.

2009-2010 sezonunun Süper Lig şampiyonu koca çınar Bursaspor'un üzerinden bugüne kadar kimler nemalandı, kimler hamuduyla götürdü, kimler çakma senetler üzerinden mal, mülk, arazi sahibi olduysa eğer; bu kutsal ayın yüzü suyu hürmetine Allah'ından bulsun inşallah, maaile kim varsa işin içinde acısını katmer katmer çıkartsın inşallah.

Şu canım kulübü aksırıncaya tıksırıncaya kadar yiyerek iskelete çevirdiniz, daha ne diyeyim ki?...

Maç ne oldu peki abi?

Ne maçı yahu!...

Forveti olmayan, açığı olmayan, orta sahası olmayan bir kadronun sahadaki görüntüsünden midem bulandı dün gece;

Nesini yazayım ben bu futbolcu müsvettelerinin Allah aşkına.

Taraftar son dakikalardaki protestosunda sonuna kadar haklı; ben de alayına isyan ediyorum; bavulunu toplayan yerlisi yabancısı kim varsa Bursa'yı terk etmeli!..

Çıkalım kendi çocuklarımızla maçlara.

Zaten düştük sayılır, şerefimizle onurumuzla bu lige veda  ederek geleceğin hazırlıklarını yapalım.

 Maç  ile ilgili söyleyeceğim tek şey; Burak Pakkan'dan sonra dün gecede Çağdaş Altay Pedro'nun kalenin içinde formasından çekilerek düşürüldüğü pozisyona penaltıyı vermeyerek niyetini belli etti.

Bu demektir ki Bursaspor'u bu saatten sonra ne federasyonun kendisi, ne de MHK kabullenmek istemiyorlar.

Canları sağ olsun!...

Günü gelir; hesabı sorulur.

Amatöre bile düşe; bu şehirle taraftar Bursaspor'undan asla ama asla vazgeçmez...