Bugünlerde yine gayrimenkul piyasası çalkalanmaya devam ediyor.

Yüzde 25 zam sınırı nedeniyle...

Gayrimenkul uzmanları da  vatandaşlara uyarılar yapıyor.

Bazı ev sahipleri evini kiraya vermekten kaçınırken, bazıları ise evini boş tutmayı tercih ediyormuş.

Hatta mal sahiplerini koruyan bir mekanizmanın olmadığı anlatılırken, böyle giderse evini kiraya vermek isteyen mal sahibi bulunamayacağından söz ediliyor.

Ced İnş. Gayrimenkul Dış Tic. A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Cemal Demirkan'a yüzde 25 zam sınırını ve Bursa gayrimenkul piyasasını sordum.

Bursa'da kiralık daire sayısında artış olduğundan fakat fiyatlarda değişim olmadığından bahsetti.

Nilüfer bölgesinde 10 bin TL'nin altında kiralık daire bulmanın neredeyse imkânsız hale geldiğini söyledi.

"Görükle'de kiralar 8 bin TL, Özlüce tarafında ise 15 bin TL'yi buluyor. 3+1 daireler 18 bin TL'den ve 2+1 daireler 15 bin TL'den kiraya veriliyor. Bölgede kiraya verilecek daire yok gibi. Satılık dairelerde stoklar dip seviyelere gelmiş durumda."

Stokların erime sebebi ise;

Yatırımcıların seçim sonrası belirsizliği yaşadığını ve ellerindeki birikimleri değerlendirdiklerinden bahsetti.

Ayrıca 0,69 konut kredi kampanyasının da etkili olduğunu vurguladı.

Konut finansmanı kampanyasının devam ettiğini fakat kamu bankalarının kredi kullandırımını zorlaştırdığını belirtti.

Hatta birçok projenin konut kredi kampanyasından satışı yapılırken, kamu bankaları tarafından durdurulduğunu ve ilerlemediğini söyledi.

Bu konuda birçok yatırımcı CİMER'e kredi kullandırılmadığına dâhil şikâyette bulunmuş.

"Bizlerde şikâyetçiyiz ama şuanda bankalar kredi vermek istemiyorlar. Konu ile ilgili siyasi iradenin haberdar olduğunu zannetmiyorum. Yoksa Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) bütçe onaylandı, devlet tarafından kamu bankalarına destek ve bütçe ayrılmış durumda. Yatırımcı ve gayrimenkul sektörü de sıkıntı yaşıyor."

Yeni bir banka vakası daha...

Bursa'da üretim ve satışların durma noktasına geldiğinden söz etti.

"Neden?" diye sordum:

"Şuan da vatandaş döviz pozisyonunu güçlendiriyor. Seçim sonrası kısa vadede döviz kurunda en az yüzde 20'lik bir hareketlilik olacağı yönünde beklenti var. Kur Korumalı Mevduat ( KKM) sisteminden dolara dönüşün çok fazla olmaya başladığını duyuyorum. Yatırımcılarda bekle - gör içerisindeler. Çünkü kimse önünü göremiyor ve yatırım yapmak istemiyor. Kısa vadede döviz kazandıracak yatırımcı aracı olarak görülüyor, orta vadede ise faiz. Yatırım aracı olarak gayrimenkulün popülaritesinin biraz daha düşeceği yönde belirtiler var. Yatırımcı ya dövizi ya da KKM'yi tercih ediyor."

"Yüzde 25 zam sınırı nedeniyle ev sahipleri evini kiraya vermekten kaçınıyor mu?" dedim:

"Zaten kiralar 10 bin TL  - 15 bin TL arasında olduğu için ev sahipleri tarafında sıkıntı yok."

Bursa'da deprem riski ile eski evini satmak isteyenlerde gözle görülür bir artış olduğunu söyledi.

"Örneğin, özellikle şehrin doğu bölgesinden takas çok geliyor. Eski evinin yerine Nilüfer bölgesinde yeni yapılan projelerden daire isteyen müşteriler çok fazla geliyor. Fakat müteahhitler tercih etmiyorlar."

"Şuanda daha çok kiralık mı yoksa satılık ev mi?" dediğimde şu yanıtı verdi:

"Satılık ev, kiralık daire yok. Yatırımlık evlerin sayısı azaldı. Şuanda insanlar oturum amaçlı ev alıyorlar. Yatırımcıları, kira oranında artış tartışmaları da psikolojik olarak etkiliyor. Seçim sonrası döviz ve altındaki hareketlilik gayrimenkul sektörüne doğrudan yansıyacaktır. Döviz kurundaki yüzde 20'lik artış gayrimenkule yüzde 30 yansıyacaktır."

Arsa fiyatlarına da değindik:

"Arsa fiyatları da arttı. Örneğin, Balkan mahallesinde 6 bin metre karelik arsa 60 milyon TL iken, şuanda 70 milyon TL. Bir ayda mal sahibi 10 milyon TL arttırdı. Müteahhit ne yapsın? Zincirleme birbirini tetikliyor."

Son olarak...

Gayrimenkul değer artış kazancı vergisi...

"Hükümet karar çıkardı, ama tam olarak uygulamaya koymadı. Şuanda sadece kentsel dönüşüm projelerinde gayrimenkul değer artış kazancı vergisi uygulanıyor. Gayrimenkulde değer artış söz konusuysa eğer, devlet buradan payını almalı. Şuanda alınmıyor! Örneğin, gayrimenkulün alındığı süre 5 yılı geçtiyse eğer, mal sahibi 60 milyon TL iken 70 milyon TL'ye fiyat artışı yaptığında aradaki farktan devlet pay almalı.10 milyon TL yani fiyat artışı toprak sahibinin cebine gidiyor ve zaten 5 yıl sonra sıfır vergi. Bunun vergilendirilmesi ve kontrolü sağlanmalıdır. Devlet denetimleri arttırmalıdır. 5 milyon TL'lik bir arazi satışında, değerini 500 bin TL gösterenler varmış. Maliye bakanlığının sıkı takip içerisinde olduğunu biliyoruz, fakat yeterli düzeyde değil. Sektörde piyasa ile uygulama farklı işliyor."