Elif Didem Danacıoğlu

Elif Didem Danacıoğlu

Tetikleyecek! Büyük 'zamlar' yolda...

2023.07.17 20:52 - Son Güncellenme: 2023.07.17 20:52
A

Birbiri ardına gelen vergi ve diğer zamlara her geçen gün bir yenisi daha ekleniyor.

Zam furyası hızını bir türlü alamıyor.

Bu kadar da olmaz dedikçe, maalesef bu kadarını mumla arıyoruz.

Henüz değil, ancak doğalgazın faturadaki yansıması kış aylarında netleşecek!

Akaryakıttaki vergi artışlarının pompaya yansımasıyla benzin, motorin ve LPG'ye zam gelmiş oldu ancak...

Beyaz eşya, gıda, sigara, alkol, otomobil derken de, bitmeyecek!

Bildiğiniz üzere, ekonominin en büyük girdisi doğalgaz ve akaryakıt.

Bütün temel tüketim ürünlerinin hammaddesine gelen zammın yansıması büyük olacak.

BURSA'DA SANAYİCİ NE İSTİYOR?

ZAMLARA İŞ DÜNYASI NE CEVAP VERİYOR?

Dünden beri konuştuğum birçok sanayicisinin gündeminde de zamlar var!

Onlarda ekonomide kaynak oluşturmak için artan vergilere ÖTV' ye tepkili!

Maliyet artış endişesi sarmış durumda.

Bursa'da sanayiciler üreticiye maliyet getireceğini, tüketiciye zam olarak yansıyacağının altını çiziyorlar.

Yeni zamlara ve getireceği enflasyona hazır mıyız?

İşte değerlendirmeler...

GESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kaya, "Takdir edilmelidir ki, global anlamda olağanüstü bir dönemden geçiyoruz. Gelişmiş ülkelerin ekonomilerindeki durgunluk beklentilerinden hemen kuzeyimizde bir buçuk yıldır devam eden sıcak savaşa kadar global gelişmelere ilaveten ülkemizdeki seçim süreci ekonomimizi önemli ölçüde etkiledi ve bazı sıkışıklıklar ortaya çıktı. Reel sektörün bu durumdan çıkışı için öncelikle kredi musluklarının açılması gerekmektedir. Üretimle ilgili girdi maliyetlerinde çok yüksek artışlar yaşanıyor. Yerel seçimlere kadar enflasyonda hızlı bir düşüş beklemiyorduk, son zamlar da bu tahminlerimizi doğruladı. İş dünyası olarak her durumda umudumuzu koruduğumuzu sıklıkla ifade ediyor olmakla birlikte bu dönemde sesimize daha çok kulak verilmesini bekliyoruz" dedi.

NOSAB Yönetim Kurulu Başkanı Erol Gülmez, "Seçimden bu yana seçim döneminin etkilerini hep birlikte yaşıyoruz. Vergilere, enerjiye ve akaryakıta gelen zamla birlikte pek çok üründe fiyat artışları da kaçınılmaz oluyor. Bunun elbette sanayiye ve üretime de etkisi olacaktır. Son dönemde uygulanan zamlar, üretim maliyetlerini yükseltecek, bu da sanayi ürünlerinde fiyat artışını doğuracaktır. Bu durum, sanayi sektöründe faaliyet gösteren firmaların ulusal veya uluslararası pazarda rekabet edebilme yeteneklerini etkiler. Rekabet gücü azalırsa, ülkemizin ihracat hacmi ve pazar payı da bundan etkilenecektir. Sanayi ürünlerinin fiyatındaki değişme, tüketicinin talebini de değiştirebilir ki bu da üretim dengesine etki eder. Yine yatırım ve genişleme planı yapan firmalar da hem döviz kurundaki artıştan hem de yukarıda saydığım sebeplerden dolayı bu kararını erteleyecektir. Bu da ülke sanayimizin verimliliğini etkileyecektir. Sanayi kuruluşlarının bu süreci sağlıkla atlatabilmesi için finansmana erişebiliyor olması gerekir. Bu konunun hem bizim bölgemizde hem de tüm sanayi bölgelerinde bir sorun haline geldiğini görüyoruz. Sanayi kalkınmamızın sürdürülebilirliği açısından maliyet artışlarını yönetebilecek koşulların sanayicilere sağlanması gerekiyor. Yetkililerin bu konuda da bir düzenleme yapacağına ve sanayicinin sesine kulak vereceğine inanıyorum. Bu süreci sağlıkla ve başarıyla atlatmayı diliyorum" dedi.

RUMELİSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Zarif Alp, "Vergi ve akaryakıta gelen zamlar negatif yönde etkileyecektir. Sanayiye paralelinde ihracatı arttıracak ve maliyetleri düşürecek yeni teşvikler oluşturulmalıdır. Aksi takdirde sanayiciler olarak ihracattaki gücümüzü yitirebiliriz. Bu durum gelecekte en büyük tehlike oluşturuyor. Gelecekteki tehlikenin önüne geçmek için sanayicinin lehine yeni kararlar alınmalıdır" dedi.

BARSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arif Demirören, "Sanayi girdisine ciddi anlamda etkisi olacaktır. Öncelikle hem zamlardaki fiyat istikrarının sağlanması hem de sanayicinin krediye erişebilir duruma getirilmesi şart! Sanayi üretiminin devam edebilmesi için fiyat, güven ve finansmana erişim istikrarının sağlanması önceliğimizdir" dedi.

BALKANTÜRKSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Şakir, "Vergilerdeki bu artışlar, mal ve hizmet fiyatlarında artışlara yol açacaktır. İş dünyasının rekabet, maliyet ve finansman gücünü zorlayacaktır" dedi.

HOSAB Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Korun, "Sanayiciyi doğal olarak olumsuz etkileyecektir. Maliyetler de artışa sebebiyet verecektir. Sanayinin rekabetçi bir durumda olması için finansmana erişim ve teşvikler ile ilgili yeni kararlar alınmalıdır."

BESOB Yönetim Kurulu Başkanı Fahrettin Bilgit, "KDV ve ÖTV'de yapılan düzenlemeler ve artan maliyetler, esnafın belini büküyor. Esnafımız kepenk kapatma noktasına gelmeden, bu zam yağmuru sona ermeli. Hayatın merkezinde olan esnaf için bir muafiyet olmalı. Son dönemde yapılan düzenlemelerle esnafın sırtına binen zam ve vergi yükünün yansıması bir şekilde fiyatlara etki edecek. Esnafın istemese de fiyat artışı yapmak zorunda kalması en çok vatandaşı etkileyecek" dedi.

İMDER Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Şehitoğlu, "Mali politikalarda rasyonelleşmesi konusunda Sayın Naci Ağbal'dan bugüne aynı görüşteyim. Burada ince bir nüans görüyorum. Tüm dünya ve biz, yaşanan enflasyonu tüketici tarafında yaşamıyoruz. Yaşadığımız enflasyon üretici fiyatlarındaki artıştan dolayı yaşanıyor. Dolayısıyla mali politikalar talep yönünde değil, arz yönünde olmalıdır. Bu yapılmadığı takdirde sürekli fiyat artışı olacak düşüncesiyle ilerideki satın almalar öne çekilmektedir. Diğer taraftan üretici fiyat artışları nedeniyle karlılığını doğru yönetebilmek adına kapasite düşürmekte ve yine fiyat artışı olmaktadır. Son dönemde yaşadığımız düzenlemeler bütçe açığını düzenlemek adına yapılmaktadır ancak vergi artışları da enflasyonu tetiklemektedir. Aynı zamanda yapılan istatistiklerde vergi artışı demek, vergi tahsilât artışı demek değildir. Bu artışlar maliyet ve fiyatlama tarafında sarmala girmemize neden olur. Süreci üretici ve sanayicimizin sağ salim ilerleyebilmesi adına son ÖTV zammı dâhil gözden geçirilmesi gerektiği düşüncesindeyim. Hazinemiz üzerindeki yükü vergiyi bir araç olarak kullanmak yerine; üretimi arttırarak, hammadde/yarı mamul ve mamul ihracatı ile iç piyasa dengesini düzenleyerek, verginin iş yapanların artışı ile tahsilâtının arttığı bir sonuç olarak kullanılmasını sağlamalıyız. Bu şekilde ilerlersek yatırım iştahı düşecek. Piyasada oyuncu azalacak ve yine fiyatların genel seviyesinin kontrolü zor olacak. Üretim, üreticimiz ile ilgili yapısal destekleyici düzenlemelere ihtiyacımız var. Nihayetinde saha ve uygulama ile koordine düzenlemeler bizim istediğimizi almamızı sağlayacaktır" dedi.

Meya Group Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Aydın, "Sanayicinin ihracatta sıkıntıya düşmesi kaçınılmaz. Zor durumdaki tekstil sektöründe işten çıkarmalar kaçınılmaz hale geliyor. Ekonomi de durumu iyi gözlemleyip ekonomik kararlar bir kerede alınıp sonra istikrarlı bir ortamı oluşturmak gerekiyor. Turgut Özal'ın ve Kemal Derviş'in aldığı ekonomik kararlar gibi piyasalara istikrar ve güven vermek gerekir. Tabii ki hukuk çok önemli ve iktidara endeksli hukuk erbabı görüntüsünü ortadan kaldırmak gerekir. Devletin işleyişinde ve ekonomide hukuka güven en önemli unsurdur" dedi.

İlkom Yönetim Kurulu Başkanı İlker Duran, "Enflasyonla mücadelenin en acı reçetesi işleme koyuldu. Krediler kısıldı ve vergi artırılarak fiyatlar yükseltildi. Böylece talep düşecek ve satıcı fiyatları artıramayacak ve hatta düşürecek. Akaryakıt zammı zaten temel gıda maddelerine vuracak. Üstüne elektrik ve doğalgaz zamları geliyor. Talebi en çok düşen, belki de talepte en az payı olan dar gelirli olacak. Geliri yüksek olan belki bu dönemde ev, araba almayacak ama hayatına ve tüketime devam edecek. Önümüzdeki dönem tüketimin azalmasından dolayı işsizlik önemli bir sorun olacak,  o da ihracat artışı ile çözülecek.Bence ekonominin üzerinde ağır bir deprem yükünün olduğu bu süreçte izlenen yol doğru ama bazı balans ayarları lazım.İnşallah o ayarlar da tez zamanda gelir. Birde seçimden sonraki ekonomik refah beklentisi yükselen vatandaş, bu duruma hazır değildi! Herkes için zor bir süreç olacak" dedi.

Özetle...

Ekonomik daralma yolda!

Sanayinin rekabet, maliyet ve finansman gücünü giderek zorlayacak zamlar ve vergi artışları enflasyon risklerini arttıracaktır.

Finansmana erişim, alınan tedbirler ile günden güne daha da zorlaşıyor.

Akaryakıt başta olmak üzere yapılan zamlar, sanayicinin üretim ve lojistik maliyetlerine ek yük getirecek.

Bu durum ürün fiyatlarını artıracaktır.

Enflasyon risklerini de tetikleyecek ve piyasada durgunluğa sebep olacaktır.

Düşmeyen gıda fiyatları ve diğer temel ihtiyaçları da direkt olumsuz etkileyecektir.

İhracatta düşüş yaşanmasına neden olacaktır.

Zorlanan taşımacılık sektörünü daha da zorlayacaktır.

Firmalara ek yük getirecektir.

Son olarak...

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası(TCMB), son toplantısında politika faizini yüzde 8,5'ten yüzde 15'e çıkarmıştı ve yeni döneminde enflasyonu düşürmeye odaklandıklarını belirtmişti. TCMB'nin bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını (politika faizi) 500 baz puan artırarak yüzde 20'ye yükselteceği tahmin ediyor. Dolar kuru 26,18 TL'den, Euro ise 29,4129 TL'den başladı. Piyasaların gözü Merkez Bankası'nın 20 Temmuz perşembe günü açıklayacağı faiz kararına çevrildi.

Ve enflasyon...

Açıkçası temmuz ve ağustos daha da yakacak!

Akaryakıttan alınan ÖTV'nin artırılmasıyla pompa fiyatı yüzde 20'nin üzerinde arttı.

Etkilere yansımasıyla Temmuz ve Ağustos aylarında TÜFE'de sert yükseliş bekleniyor.


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları