Yazarlar
Süt fiyatlarını sanayiciler mi arttırıyor?
2022.07.05 18:49 - Son Güncellenme: 2022.07.05 18:50Artan girdi maliyetleri süt üreticilerini zorlamaya devam ederken, üreticilerin gündemi ayakta kalabilmek olduğunu söyleyebiliriz.
Yani süt üretiminde işler pek de iyi değil.
Bu arada ilerleyen satırlarda hayvancılığa da değineceğim.
Geçtiğimiz günlerde, Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) ve diğer sektör temsilcileri süt sektöründe yaşanan sorunlar ve çözüm önerileri konusunda ortak açıklama yapmıştı.
Bilindiği üzere, Ulusal Süt Konseyi (USK)'nin 5 Mayıs 2022 tarihinde yapılan toplantısında 15 Mayıs 2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere soğutulmuş çiğ süt tavsiye satış fiyatı (çiğ süt destek primi hariç) 7,50 TL/litre olarak belirlendi.
Konsey yaptığı açıklamada; "Çiğ süt üretim maliyetinde önemli bir değişiklik olduğunda önümüzdeki süreçte piyasa şartlarına göre tekrar değerlendirme yapılacaktır" demişti.
Sektör temsilcilerinin açıklamasına göre;
"Bugün itibariyle bir litre süt sattığında üreticilerimizin eline kesintiler çıktıktan sonra net olarak ortalama 7 lira geçiyor. Üreticilerimiz, Ulusal Süt Konseyi tarafından tavsiye edilen süt fiyatı daha eline geçmeden yeme gelen zamlarla yüzleşmek zorunda kaldı. Bir kilo yemin fiyatı bazı yerlerde 7,6 liraya dayandı. Parite 1'in altına düştü."
Yurtiçi ve yurtdışı hammadde fiyatları arttıkça yem fiyatları arttı.
Aslında üreticinin tek maliyeti yem değil!
Mazota, elektriğe, işçiye, nakliyeye ve ilaca gelen zamlar derken, gelmeye devam eden zamlar da var.
"Üreticilerimizin artık ne üretme şevki, ne de geleceğe dair umudu kaldı. Artık üreticilerimiz,'sürdürülemez çiğ süt fiyatları ve artan maliyetler nedeniyle sürekli fiyat talep eden' konumunda olmaktan yoruldu."
Sizce haklılar mı?
Öte yandan, yüksek süt fiyatlarına ulaşmakta zorlanan tüketiciler de halinden pek memnun değil.
Eskiden kırsalda üretimden kopan insanlar şehirlere göç öder, kendisine orada hayat bulmaya çalışırdı.
Artık şehirlerde de hayat çok daha pahalı!
Üretmekten başka çare yok!
Peki, bu nasıl olacak? Yani süt üreticileri bu çıkmazdan nasıl kurtulacak?
"Onun için diyoruz ki; Ulusal Süt Konseyi (USK) tavsiye fiyatının belirlediği sürelerde çiğ süt /yem paritesinin 1,5 olması için ya çiğ süt fiyatları artırılmalı ya da yem fiyatları düşürülmeli, kaba ve kesif yemlere gelen zamlara yönelik tedbir alınmalı, diğer maliyet artışlarını durduracak tedbirler hayata geçirilmeli, çiğ süt fiyatları aylık olarak belirlenmeli, üreticiye hayatını devam ettirecek istikrarlı bir gelir elde etmesini sağlayacak piyasa oluşturulmalı, çiğ süte verilen 20 kuruşluk prim desteği hem üreticiyi destekleyecek hem de kayıt dışılığa kaymanın önüne geçirecek seviyeye yani en az 1 lira seviyelerine çıkartılmalı, damızlık hayvanların kesilmesini engelleyecek tedbirler hayata geçirilmeli, tüketiciye uygun fiyattan hayvansal ürün alabilme imkânı sağlanmalı, üreten ve tüketen mutlu Türkiye'nin inşası için etkin politikalar hızlı bir şekilde hayata geçirilmelidir."
Şimdi gelin hep birlikte Başkanlar ve üreticiler ile yapmış olduğum konuşmaların detaylarına biraz daha göz atalım.
Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Müslüm Doğru, Yenişehir-İznik Süt Üreticileri Birliği Başkanı Nazif Tuna ve SS Bursa Tarım Kooperatifleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Osman Özkan'ı telefonla aradım.
"Süt fiyatlarına üreticiler ne diyor? Sütün maliyeti ne kadar? Sütün fiyatı neden yükseliyor? Üretici sütü ne kadara satıyor? Tüketici ne kadara alıyor? Yem fiyatlarının bu denli çok artmasının sebebi ne peki? Bu süt fiyatlarını üretici arttırmadığına göre, sanayiciler mi arttırıyor?" gibi birçok soru sordum.
İşte aldığım cevaplar...
"ARTIK KAPANAN ÇİFTLİKLERİN KAYITLARINI TUTMAYA YETİŞEMEZ HALE GELDİK"
Tüm Süt, Et ve Damızlık Sığır Yetiştiricileri Derneği Yönetim Kurulu Başkan Vekili Müslüm Doğru, çok önemli konulara temas ederek, şöyle devam etti:
"Aslında süt üreticilerinin içinde bulunduğu darboğaz bugünün konusu değil. 3 yıl önce başlayan maliyet artışları ve bu dönemde çiğ süt fiyatlarının maliyetin altında kalması ile üreticilerimiz adına uyarılara başlamıştık. Yem hammaddelerinde yüzde 60 dışa bağımlı olduğumuz ve dolara bağlı olarak sürekli artan yem fiyatları o kadar fazla yükseldi ki, artık kapanan çiftliklerin kayıtlarını tutmaya yetişemez hale geldik. Derneğimiz 488 üreticiyi temsil ediyor. Ülkemizin hemen her bölgesinden sürekli 'artık dayanamıyoruz, maliyetler çok yüksek devam etmek için bir şeyler yapmak lazım' mesajları geliyor derneğimize. Ancak süt vazgeçilmez bir gıda ve ülkemizin içinde bulunduğu zorlu süreçte üreticilerimiz zarar etme pahasına ülkesine hizmet etmeye çabalamaktalar. Üretimin durması durumu daha da kötüye götürür bilinciyle dernek olarak ilgili bakanlılarla görüşüyoruz. Desteklemeler ve üretimdeki maliyet artışının dizginlenmesi için el birliğiyle çalışıyoruz. Son 3 yılda kesilen süt ineklerinin yerine konması uzun bir zaman alacaktır. Doğru kararlar, doğru ve sürdürülebilir politikalarla bu kriz dönemini de atlatmak en önemli amacımız."
"SÜREKLİ TAKİP EDİYOR VE UYARILARDA BULUNUYORUZ"
"Yem fiyatları ne durumda? Süt üretimini nasıl etkiliyor?" soruma ise, şu yanıtı verdi:
"Dernek olarak haftalık yem fiyatlarını bölgesel olarak topluyoruz. Maalesef haftalık değil günlük artışlar oluyor son dönemde. Sürekli takip ediyor ve uyarılarda bulunuyoruz. Üreticilerimizle yaptığımız görüşmelerde yem alamadıkları için hayvanlarının veriminin neredeyse yarı yarıya düştüğünü görüyoruz. Bu verim düşüklüğü üreticinin zararı yanında son tüketici olarak tüm halkı ilgilendiriyor özünde. Üretilen çiğ süt miktarının düşmesi yani arzda meydana gelen azalma market fiyatlarına kadar yansıyor. Market fiyatlarını baskılanma çabası ise yine üreticimizi zora sokuyor. Yani yem fiyatları ve diğer maliyet kalemlerindeki artış durdurulamazsa ki bu zor görünüyor, o zaman bilimsel gerçeklerin de kabul ettiği çiğ süt yem paritesini uygulamaya alınması gerekli. Bu değer tüm dünyada 1,5 olarak kabul görürken, ülkemizde yıllardır bu değere ulaşılmadı ne yazık ki. Şu anda yem fiyatları ve diğer üretim kalemleri dikkate alındığında 1 lt süt yaklaşık 9,3 TL'ye mal olurken açıklanan fiyatın 7,5 TL olması durumu net olarak ortaya koymaktadır."
"KÖYLERİMİZDE KÜÇÜK AİLE İŞLETMELERİNİN YOK OLMASI RİSKİ İLE KARŞI KARŞIYAYIZ"
"Hayvancılıkta sorun var mı?" sorumun üzerine şu değerlendirmeyi yaptı:
"Keşke olmasa ancak çok ciddi sorunlar var. Maliyet yüksekliği, kapanan çiftlikler, kesilen inekler, desteklemelerin yetersiz oluşu, üreticilerin yaş ortalamasının yükselmesi ki bu saydığımız nedenlerden gençlerin şehre göçünü tetikliyor. İlerleyen dönemde köylerimizde küçük aile işletmelerinin yok olması riski ile karşı karşıyayız. Hayvancılığın durması ciddi gıda kıtlığına neden olarak karşımıza çıkacaktır. Bu nedenle ürerimin durmaması en büyük hedefimiz."
"ÜRETİCİNİN PARA KAZANMADIĞI ÇOK NETTİR"
"Hayvancılık ve süt sektörünü tehdit eden gelecekti risk nedir?" dedim ve şöyle devam etti:
"Hayvan sayısındaki azalmaya bağlı olarak et ve süt arzında meydana gelebilecek azalma. Arzın düşmesinin doğrudan tüketiciyi etkileyecek olması en önemli sorunu oluşturacaktır."
"Süt fiyatlarında ciddi artış var nasıl değerlendiriyorsunuz?" soruma şu paylaşımla cevap verdi:
"Üretici açısından bakıldığında süt fiyatlarında bir artış olmadığı gibi üretimin sürdürülebilirliği için artması gerekmekte. Yukarıda bahsettiğim parite tutturulamadığı sürece üreticinin para kazanmadığı çok nettir. Ancak market fiyatlarında meydana gelen artışlar çiğ sütü işleyen sanayicilerimizin de maliyetlerindeki artışla paralel olduğu görüşündeyiz. Bizler üreticiler olarak üretime devam etme çabasından vazgeçmiyor ve çalışan, üreten bir toplumun zor da olsa kalkınacağına ve halkını besleyecek gıdayı üretebileceğine inanıyoruz."
"YEM FİYATLARINA MÜDAHALE EDİLMESİ LAZIM"
Yenişehir-İznik Süt Üreticileri Birliği Başkanı Nazif Tuna ise, sorularıma şu yanıtları verdi:
"Süt fiyatlarını Ulusal Süt Konseyi belirliyor. Tarım ve Orman Bakanlığı, Türkiye'de 1/3 oranını belirledi. Bakanlığın benimsediği kriter, 1 kilo süt satarak 1 kilo 300 gr sanayi yemi alınırsa hayvancılık yapılır. 1/3 oranına baktığımız zaman, yem fiyatının kilosu 7 bin lira ile 6 bin 800 lira arasında gidiyor. 1 kilo süt satarak 1 kilo 300 gr yeme vurduğunuz zaman sütte 9 bin 300 liraları konuşmamız lazım. 2 aydır üretici zarar etmektedir. Kesinlikle yem fiyatlarına müdahale edilmesi lazım, fakat serbest ekonomi olduğundan dolayı ne kadar müdahale yapılırsa yapılsın fiyatlar yerinde durmuyor. Üreticiye de desteklerin arttırılması lazım. Bununla ilgili devlet girişim yaptı. Devletin Türk Şeker ile Varlık Fonu var. Varlık fonu ile Türk Şeker, Türkiye'de kurulu işleyen 8 tane fabrika satın aldı. Bursa'da da Balıkesir ve Adapazarı'ndan gönderiyor, piyasa şartlarından da aşağıda. Bu şekilde yemcilerin önüne geçmek için önem alındı. Ya devlet desteklerinin ya da süt fiyatlarının arttırılması lazım... 10 yıl önce Yenişehir'de 3 bin tane üretici vardı. Şuanda 904 kişiye düştü. Bu 904 kişinin yaş aralığına baktığımız zaman, bu sene sonu yaklaşık 70 yaş üstü 77 kişi hayvancılıktan çıkar. 60- 70 yaş arası 366 kişi bunlarda büyük olasılıkla bu sezon hayvancılıktan çekilir. Mevcutlardan da 40- 50 kişi bırakan olur. En kötü senaryo ise, Yenişehir'de 30 yaş altı 16 kişi hayvancılık yapıyor. Kısacası genç kesim kalmadı! 1 veya 2 sene sonra ne süt bulabileceğiz ne de et bulabileceğiz! Çünkü hayvancılık yapacak insan yok! Para kazanamayınca çiftçi, küçük hayvancılıkta bitiyor. Bakanlık büyük işletmelere farklı destekler veriyor. Büyük oyuncuları desteklemek yerine, köylü çiftçi kesimi desteklenmesi lazım... Kırsala daha çok destek yapılması şart!"
"FİYATLAR DAHA DA ARTABİLİR"
SS Bursa Tarım Kooperatifleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Osman Özkan, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Süt fiyatları maliyetlerden kaynaklı yükseliyor ve fiyatlar daha da artabilir. Türkiye'de ciddi olarak hayvancılık sorunu var, hayvan sayımız eksik. Sanayici yem fiyatlarına aşırı zam yapıyor. Yüksek fiyatlarla yem verdikleri için üretici fiyatı tüketiciye yansıtıyor. Her geçen gün küçük aile işletmeleri kayboluyor, bu sektör günden güne büyüklerin eline geçiyor. Çiftçilerimiz yavaş yavaş azalıyor."
Özetle...
"Sanayici mi fiyatları arttırıyor?" sorumuza süt üretim zinciri ile cevap verirsek; üretici, sanayici ve marketlerden oluşuyor.
Yazarın diğer yazıları
- Bursa'da metrekare fiyatı şaşırtıyor! 18 Kasım 2024 Pazartesi, 20:14
- Faiz ödemeleri yüzde 103,9 arttı! 15 Kasım 2024 Cuma, 20:13
- Bursa'da sayı artıyor! 14 Kasım 2024 Perşembe, 19:05
- Bursa'da satışlar arttı! 13 Kasım 2024 Çarşamba, 18:33
- 1'i Bursa'dan! 12 Kasım 2024 Salı, 18:33
- Bursa'da çarklar nasıl dönüyor? 11 Kasım 2024 Pazartesi, 18:40
- 'Su' tehlikede! 09 Kasım 2024 Cumartesi, 20:17
- Bursa'da 44 bin 412 kişi işe girdi! 08 Kasım 2024 Cuma, 20:15
- Bursa'ya yeni sanayi bölgesi! 07 Kasım 2024 Perşembe, 21:12
- Bursa ikinci! 06 Kasım 2024 Çarşamba, 18:44
Yazarlar
- Anahtar Parti'ye dair her şey bu yazıda Pınar Yeniyiğit
- Bursaspor bu mucizeyi nasıl başardı? Engin Aksöz
- Sol ayaklar konuşunca, tabela güzel oldu! Çetin Sabırlı
- Bursa'da metrekare fiyatı şaşırtıyor! Elif Didem Danacıoğlu
- Türk Amerikan ilişkileri nereye gider? Metehan Demir
- Enflasyon Raporu sonrası faiz indirimi bekle... Levent Yılmaz
- Bursa'da 5 marka için üretim başladı! Emre Özpeynirci
- Ağır abi olmaktan vazgeçin artık! Binay Kazan
- Siyaset hareketleniyor mu? Eski siyasiler um... Hasan Boztürk
- Hasanağa Sanayisi mi? Hasanağa Enginarı mı? Ramazan Başan
- Dağ yöresi kamu çalışanları platform üyeleri... Hasan Yalçın
- Hakkınızı helal edin! Ece Sarı
- Kiralanan taşınmazın tahliye sebepleri Av. Emircan Pirinççi
- Bursa'da 2. Uluslararası Seramik Bienali Kamuran Vatansever