Ekonomi gündemine yönelik gelişmeleri yazılarımda aktarırken, zaman zaman da ekonomiye yönelik sohbetlerden ya da okuyuculardan bana ulaşan yorum, sorun ve önerilerden oluşan paylaşımlara yine yazılarımda mümkün olduğunca yer vermeye çalışıyorum.

Bugün sizlerle SGK icra memurlarından gelen yorum ve öneriyi paylaşacağım.

Bildiğiniz üzere, ekonomi gündeminin ilk sıralarında yer alan 'kamuda tasarruf" konusu devletin en üst düzey yetkililerce kararlılıkla vurgulanmaktadır.

Burada zaruri haller dışında giderlerin asgariye indirilmesi ile kamu kurumlarının devlete olan yükünün hafifletilmesi ve kamu alacaklarının etkin tahsilâtı ile cari açığın azaltılması hedeflenmektedir.

Yine bildiğiniz üzere, KPSS 2024/1 tercih kılavuzunun yayınlanmasının ardından bu tercihler kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanlığı'na 200 icra memuru alımı yapılacağı duyuruldu.

SGK 200 İCRA MEMURU ALACAK!

SGK icra memurları, sohbetimizde önce kamuda tasarruf ve sonra da KPSS'yi vurguladılar.

Çünkü çözüm bekleyen sorunları vardı.

Öncelikle ilk paylaşımları da 'SGK' ya 200 personel alınacağı' oldu.

"Kamu giderlerinin en büyük kalemi olan personel gideri olduğu göz önüne alınmış ki; bırakın yeni personel tahsisi, mevcut personelin fazla mesai ücretinden tasarruf edilmesi için kurumların normal mesaide işlerini tamamlaması için yeniden planlanması benimsenmiştir. Hal böyle iken, KPSS 2024/1 tercih kılavuzunda Sosyal Güvenlik Kurumu 200 personel alacağını ve 200 tanesinin de İcra Memuru kadrosu olduğu görüldü" diyorlar.

Ardından...

Sosyal Güvenlik Kurumu'nun işleyişine değindiler.

"Sosyal Güvenlik Kurumu'nun işleyişi, her şeyden önce aktüeryal ve mali açıdan sürdürülebilir bir gelir politikası ile giderlerin karşılanabildiği finansal dengenin kurulmasına bağlıdır. Kurumun en önemli finans kaynağı ise sigorta primleridir. Sosyal Güvenlik Kurumu rızaen ödenmeyen prim alacaklarını, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil etmektedir. Kurum bu yetki ve sorumluluğu icra memurları eliyle yürütmektedir. Sosyal Güvenlik Kurumu icra memurları yapmış oldukları iş gereği, Sosyal Güvenlik Kurumu dolayısıyla Hazine üzerinde oluşacak mali yükü azaltabilecek tek kadrodur. Sorumluluk ve iş yükü anlamında bu kadar kritik bir noktaya konumlanan Sosyal Güvenlik Kurumu icra memurlarının özlük hakları bulundukları ehemmiyeti karşılamamaktadır" diye eklediler.

Sosyal güvenlik icra uzmanı kadrosu ihdas edilerek, sosyal güvenlik icra memuru kadrosunun 'uzman' statüsüne kavuşturulması gerektiğini söylediler.

Aynı işi yapan diğer kurumlara göre yaklaşık yüzde 30 - 40 oranında daha az ücretle çalıştıklarına da vurgu yaptılar.

"Sosyal Güvenlik Kurumu'nda icra memurları eliyle (Türkiye genelinde sadece 35 adet 3. derece kadro ihdası yapılmış, geriye kalan icra memurları 3. dereceyi hak etmiş olsa dahi yeşil pasaporta dahi layık görülmeyen) 'memur' unvanı ile yapılan işlemler, Adalet Bakanlığı'nda İcra Müdürleri ve İcra Müdür Yardımcıları eliyle 'müdür' unvanıyla, Gelir İdaresi Başkanlığı'nda Gelir Uzmanları eliyle 'uzman' unvanıyla yapılmaktadır. Her ne kadar iş, işlem, sorumluluk ve iş riski açısından aynı şartlarda olsalar da 'memur' unvanlı Sosyal Güvenlik İcra Memurları, diğer Kurumlarda (Gelir İdaresi Başkanlığı, Adalet Bakanlığı İcra Daireleri) aynı işi yapan kadrolara göre yaklaşık yüzde 30-40 oranında daha az ücret almaktadır. Ayrıca cebri icra işi yapan kamu görevlileri dünyanın hiçbir ülkesinde kamunun genel işlerini yürüten diğer memurlar ile aynı özlük haklarına mahkûm edilmemiştir."

Söz konusu sorunların çözümünün temelinde kadro sorununun yattığını düşünüyorlar.

"İcra memurlarının iyi yetiştirilmiş, bilgili, cebri tahsilât uygulamalarında devlet ve vatandaş menfaatlerini gözeterek hakkaniyet ve hukuk çerçevesinde hareket eden, konusunda uzmanlaşmış kişiler olması gerekmektedir. Kadro unvanı, özlük hakları yönünden ortaya çıkan ve mağduriyeti giderilmeyen mesleğinde uzmanlaşmış icra memurlarının yaklaşık yüzde 10'u her yıl, büyük hayallerle yeni atanan icra memurlarının yüzde 30'u ilk yıl diğer kurum veya kadrolara geçmektedir. Hâlbuki icra, takip, haciz ve satış işlerinin yeterli mesleki bilgi ve tecrübeye sahip, konusunda uzmanlaşmış kişiler eli ile yürütülmesi hem prim alacaklarının daha etkin ve verimli olarak tahsilinin, hem de vatandaş ve devlet arasındaki hakkaniyet duygusunun tesisini sağlayacaktır. Merak ediyoruz; Sosyal Güvenlik Kurumu bir yıl içinde yeni aldığı 200 icra memurunun ne kadarını hayal kırıklığına uğratacak."

Dolayısıyla 'Adalet' vurgusu yapıyorlar.

Bu arada şu notu da düşeyim...

Önerileri özetle...

"Yetki ve sorumluluklarının karşılığında; fiilen aynı görevi ifa eden meslektaşları ile aralarındaki hak kaybının önlenmesi için, eşit işe eşit özlük hakları için, Sosyal Güvenlik İcra Memurlarına ayrıcalık değil adalet tesis etmek için, prim alacaklarının daha etkin ve verimli olarak tahsili için ve yeni atanan icra memurlarının kurumlarından hayal kırıklığıyla ayrılmaması ve kamuda tasarruf için ADALET!" diyor SGK' da görev yapan icra memurları...

İşte SGK icra memurlarının paylaşımları böyle...

Paylaşımlar SGK' da görev yapan birçok icra memurunun ortak sorunu.

Sizlerle de paylaşayım istedim...