Yurt içinde sanayi üretimi, ciro ve perakende satış verilerinin izlendiği günü takip ettik.

Sanayi üretimi konuşurken, üretici enflasyonu ayrı düşünülemez.

Sonuçta, artan enerji maliyetleri hammadde fiyatlarını ve tedarikini olumsuz etkiliyor.

Hammadde fiyatları artınca katma değerli ürün üretiminde de fiyatlar artıyor.

Bu sefer de sanayici, müşterisine hammaddelerin fiyatlarını anlatmaya çalışıyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), mayıs ayına ilişkin ciro endekslerini açıkladı.

Buna göre, mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış toplam ciro endeksi mayısta aylık bazda yüzde 4,8 arttı. Takvim etkisinden arındırılmış sanayi, inşaat, ticaret ve hizmet sektörleri toplam ciro endeksi de geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 132,7 yükseldi.

Sabit fiyatlarla perakende satış hacmi, mayısta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 20,8 artış kaydetti.

ABD haziran ayı enflasyon rakamlarının açıklanması sonrası piyasalarda dalgalanmalar devam ediyor.

Dolar/TL bugün 17.50'yi aştı.

Altın, ABD'den gelen rekor enflasyon verisi sonrası yatırımcıların güvenli varlık olarak tekrar dolara yönelmesi sonrası yükseldi.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Türkiye yorumunda yeni ekonomi politikasının kredi riskini artırdığını bildirdi.

Peki, böyle bir ortamda sanayide neler oluyor?

SANAYİNİN ÇARKLARI HIZLANDI

TÜİK'in mayıs ayına ilişkin sanayi üretim endeksi sonuçlarına göre; sanayi üretimi mayısta aylık bazda yüzde 0,5, yıllık bazda yüzde 9,1 arttı.

Arındırılmamış sanayi üretim endeksinde de yıllık bazda yüzde 13,4 artış gerçekleşti.

Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde endeksin, mayısta imalat sanayisi sektöründe yüzde 10,7 arttığı görüldü.

Sanayi üretimi önceki ay yıllık yüzde 10,8 artmıştı.

Ekonomistlerin tahmini sanayi üretiminin yıllık yüzde 8 artması, aylık yüzde 0,3 daralmasıydı.

Sonuç itibariyle üretimde çarklar beklentiyi aştı.

SANAYİCİNİN UMUDU SÜRÜYOR...

Bursa Uludağ Organize Sanayi Bölgesi (Uludağ OSB) Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Aydın ile açıklanan sanayi üretim verilerini konuştuk.

Başkan Yunus Aydın, tüm dünyanın etkisi altına alan pandemi, Çin'de yaşanan aksaklıklar ve Rusya -Ukrayna'da yaşanan savaş ile fırsatı iyi değerlendiren Türk sanayicilerin müthiş yatırımlara imza attığını söylüyor.

Aynı zamanda birçok ülkede üretim ve satış süreçlerinde yaşanan sıkıntılar, alternatif tedarikçilerden biri haline gelen Türkiye'de ek üretim ve ihracat kapasitesi yarattığını da ifade ediyor.

Türkiye'nin üretim gücü ve potansiyeliyle gelişmekte olan ülkeler arasında hızlı yükselişine devam ettiğini söyleyen Başkan Yunus Aydın, "Sanayi üretimindeki başarılı sonuçlarla görmemiz de mümkün. Son açıklanan TÜİK verilerini incelediğimizde de, bu veriler tabi ki son derece sevindirici. Ancak bununla kalınmamalı diye düşünüyorum."

Ve ekledi:

"Türkiye, tekstil sektöründe dünyada tercih edilen ülke konumunda yer alıyor. Türkiye, önemli bir oyuncu, özellikle Avrupa tarafında daha güçlüyüz. Türkiye, Avrupa için Çin sonrası alternatif bir pazar. Öte yandan, maliyet hesabı açısından tercih edilen bir ülke durumundayız. Enflasyonla mücadelede doğru politikalar uygulanırsa, daha da iyiye doğru gidileceğini düşünüyorum."

Sanayicinin maliyet hesabına değindik ve şu değerlendirmeyi yaptı:

"Hammadde sıkıntısı nedeniyle zor günler yaşayan sanayici, kurdaki hızlı artış ile birlikte aşırı oynaklıktan da etkilendi. Her ne kadar kurdaki artış ihracata olumlu yansısa da kurun bu şekilde artması çok sağlıklı bir durum değil. Fiyat tutturamama endişesiyle bazı sektörlerde piyasaya ürün verilemedi. Hammadde fiyatları dolar bazında gerçekleşiyor. Üreticilerimiz, senelik sözleşme yapıyor. Fakat maliyet artışını fiyatlara yansıttığında, alıcılar ve satıcılar arasında fiyat rekabeti bozulmuş durumda oluyor. İhracattaki en büyük sıkıntılarımızdan biri de, ihracat bedelinin TL'ye dönmesi. Bu da ihracatçılarımız için ciddi bir maliyet unsuru. Bizim bu yükü ihracatçımız üzerinden almamız lazım."

Finansmana erişim sıkıntısının altını çizdi:

"Sanayi sektörü yüksek enflasyondan olumuz etkilenen kesimlerin başında geliyor. Artan maliyetler nedeniyle işletme sermayesi ve finansman ihtiyacında ciddi bir artış söz konusu. Yine yatırımların planlanmasından piyasada fiyat belirlemeye kadar pek çok süreç olumsuz etkileniyor. Ülkemiz ihracata dayalı büyüyor. Ama bugün ihracatçı için finansmana erişim gerçekten dramatik bir hal aldı."

Özetle, sanayicide büyüme umudu sürüyor.

Önümüzdeki aylarda da canlanmanın devam edeceği vurgulanıyor.

Her geçen gün finansmana erişim biraz daha zorlu hale geliyor ve ekonomideki canlanmayı kalıcı hale getirmenin istikrardan geçtiğinin altı çiziliyor.