Milyonlarca asgari ücretli için beklenen rakam belli oldu.

2023 yılı için geçerli olacak asgari ücretle çalışanlar net olarak 8 bin 506 TL alacak.

Brüt 10 bin 8 TL...

Böylelikle net asgari ücret artış oranı, ocak ayına göre yüzde 100, 2022 yılı temmuz ayına göre yüzde 54,66, yıllık ise yüzde 74,43 oranında artış gösterdi.

Yeni asgari ücretin işverene maliyeti 11 bin 759 lira oldu.

Asgari ücret en temel, en alt ücrettir.

Yüksek enflasyon karşısında açıklanan asgari ücret yeterlidir demek için ise, çalışan tarafından enflasyon yükselmediği takdirde olumlu karşılanabilir.

Tabi daha fazla geçim sorununa maruz bırakan enflasyon sorununun çözülmesi en büyük temenni.

Aksi halde artan enflasyon karşısında eriyen ücretler, fazlasıyla erimeye devam edecektir.

Böyle giderse kısa vadede yeniden güncelleme kaçınılmaz olacaktır.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın gerekli olursa yıl içinde ilave artış yapılabileceği yönündeki açıklaması da önemli.

Herkes işçinin alacağı ücrete odaklanırke, işverenler ise bu durumun kendilerine olan maliyetini hesaplamaya çalışıyor.

Çünkü geride bırakmaya hazırlandığımız yılda asgari ücretten gelir vergisi ve damga vergisi kaldırılarak işverenlerin üzerindeki yükün hafifletilmesi sağlanmıştı.

Yeni yılda geçerli olacak asgari ücret sonrası bu seferde gözler işverene maliyetine çevrildi.

Asgari ücret 2023'de brüt 10 bin 8 lira, net 8 bin 506 lira 80 kuruş olarak belirlendi. Yeni rakamın işverene aylık maliyeti 11 bin 759 lira 40 kuruş oldu.

Buna göre, 1551 lira 24 kuruşu SGK Primi (işveren payı), 200 lira 16 kuruşu işveren işsizlik sigorta primi kalemlerinden oluştu.

Şöyle ki, yeni dönem asgari ücreti ile birlikte geçerli olacak asgari ücret işveren teşviki her bir çalışan için aylık 250 TL olarak uygulanacak.

Merak edilen sorular ise...

İşveren teşviki işletmeleri yeteri kadar destekleyecek mi?

İstihdamı koruyacak mı?

Sürdürülebilir bir üretim ve iş barışının istikrarı nasıl sağlanacak?

Yeni asgari ücret rakamının açıklanmasının ardından Bursa iş dünyası asgari ücret zammı ile ilgili bakın neler dedi?

Öncelikle...

Yeni asgari ücretin açıklanması sonrası Bursalı işverenlerle görüşmelerimde, 2023 yılı için belirlenen asgari ücrete ilişkin 2022 yılındaki gıda enflasyonuyla aynı oranlarda yapılan artışın çalışanlar açısından memnuniyet verici olduğunu belirttiler.

Öte taraftan da işverene asgari ücret desteğinin artırılması gerektiğinin altını çizdiler.

Aynı zamanda da bu konuya işletmelerin devamlılığı ve rekabet edebilirliği açısından da bakılması gerektiğine vurgu yaptılar.

Bursa iş dünyası, "Sürdürülebilirlik açısından işverenin üzerindeki bu maliyet yükleri hafifletilmeli ve üretim gücü korunmalı" dedi.

Bursa iş dünyası, enflasyonist ortamda alım gücünün gerilemesi çalışan açısından asgari ücret artışını zorunlu hale getirdiğinden bahsediyor.

Ancak üretim çarklarının işlemeye devam etmesi de lazım.

Mevcut koşullarda yüksek enerji maliyetleri, hammadde sıkıntısı, finansmana ulaşımın zorluğu ve parite nedeniyle sorunlarla karşı karşıya olan firmalar üzerine ilave yük getirecek uygulamalardan kaçınılması gerekmekte.

Bu nedenle iş dünyası,  yapılan artış ile birlikte asgari ücret üzerindeki yüklerin azaltılması ve girdi maliyetlerinin düşürülmesine işaret ediyor.

BESOB Yönetim Kurulu Başkanı Fahrettin Bilgit

"Şu anda işverenlerin servis ve yemek ücretleri haricinde 12 bin lira, kıdem ve ihbar tazminatıyla beraber 15 bin lira gibi maliyetleri mevcut. Bu maliyetlerin çok ağır olduğu ancak asgari ücret ile geçinmenin zor olduğu gerçeği var. Bana göre, işverenlere bir şekilde destek sağlanması gerekiyor. Aksi takdirde işsizler ordusu ile karşı karşıya kalınabilir. Dengelerin korunması gerekliliği göz önünde bulundurulmalıdır. Çalışanlardan vergiler kaldırıldığı zaman gelir dengeleri sağlanabilir. 300-500 lira da olsa destek destektir diyoruz. İşveren için maliyetler çok yüksek. Hele ki küçük işletmelerde işçi çalıştıranlar bu asgari ücretin altından çok zor kalkarlar. Bizim kitlemiz küçük esnaf ve sanatkârlar. Bu yüzden küçük esnaf ve sanatkârların korunması konusunda, kirasının stopajı gibi ödemelerin kendi vergilerinden düşmesi sağlanarak adımlar atıldığı takdirde dengeler sağlanabilir."

GESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kaya

"Çalışana az, işverene yükü fazla olan böyle bir kısır döngü... Şöyle ki, sürdürülebilir bir üretim ve çalışanlar arasında iş barışının sağlanması ve istikrar açısından, sanayicimiz gereken sorumluluğu gösterecektir. Bu noktada, işverenlerimizi de rahatlatacak bazı ek düzenlemelerle sistemin sürdürebilirliğinin sağlanacağını düşünüyoruz."

TÜGİAD Bursa Şube Başkanı Ahmet Parseker

"Asgari ücretin yüzde 55'e yakın bir artışla net 8 bin 506 lira olmasını, işçimizin alım gücünü korumak adına önemli buluyoruz. Enflasyonist bir ortamda yaşanan fiyat artışları, asgari ücret zamlarının da yüksek oranda yapılmasına neden oluyor. Bugünkü dolar kurunu baz aldığımızda yeni gelen zamla birlikte asgari ücretin 455 dolara eşit olduğunu görüyoruz. 2023 yılı ile birlikte enflasyonla topyekün bir mücadele içine girmemiz gerekiyor. Enflasyon düşmediği sürece işçimizin alım gücünü korumamız mümkün değil. Asgari ücret zammıyla birlikte üretim maliyetlerinin de artacağı buna bağlı olarak da ürün fiyatlarında da artışların yaşanacağı gerçeğini gözardı etmememiz gerekiyor. Döviz kurunda yakalanacak denge, para politikalarının sürdürülebilir olması ve refah seviyesinin artması en büyük temennimiz."

BURPAS Yönetim Kurulu Başkanı Kağan Yeşil

"İşverene sağlanacak olan teşvik ve primler, ücret artışlarıyla birlikte ciddi bir yükün altına girecek olan işverenlerimiz için kritik önemdedir. 2023 yılına ilişkin yeni asgari ücretin, başta çalışanlarımız ve işverenlerimiz olmak üzere ekonominin bütün aktörleri için hayırlı olmasını diliyoruz."

BARSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Arif Demirören

"Yeni yılda enflasyonun aşağı çekilmesi yönündeki gayretler, daha fazla önem arz edecektir. Girdi maliyetlerinin düşürülmesi ile birlikte daha çok üretim, ihracat ve istihdam mümkün olacaktır. Belirlenen rakamın bir taraftan günümüz koşullarında asgari ücretle çalışan vatandaşlarımıza nefes aldıracağını düşünüyoruz. İşverenlerimiz de elbette çalışanlarına daha fazla katkı yapmayı arzu ediyor. Öte taraftan da sanayicinin üzerine ilave yük oluşturulacağından dolayı iş dünyası devletten destek bekliyor."

RUMELİSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Zarif Alp

"Asgari ücret ile ilgili 8 bin - 9 bin TL arası bir beklenti vardı. Bu beklenti ile birlikte çalışanlar ayağında düzenlenmeler yapılırken, işverenler ayağında nasıl olacağı  merak konusu. Bugünkü şartlarda geçim açısından yeni asgari ücret rakamı yeterli olmayabilir ama beklenen düzeyde yapıldığını düşünüyorum. Gelecekte rekabetin güç kazanması için mutlaka iş insanlarına da destek sağlanmalıdır. Bu durumda beklentimiz iyi yönde. Asgari ücretin belli olmasıyla 2023 için önümüzü şimdi daha açık görebiliyoruz "

ASKON Genel Başkanı Orhan Aydın

"Hem işveren hem de emekçi çalışanlarımızın menfaatini gözeterek 2023 yılı için verilen yeni asgari ücret zam açıklamasını her iki taraf adına memnuniyetle karşılıyoruz. 2023 hedefleri için iş dünyamız adına özellikle ana ihracat pazarımız olan Avrupa Birliği ülkelerindeki tüm zorlu şartlara rağmen gayretli çalışmalarımızı sürdüreceğimizi ve hedeflenen büyüme rakamlarına ulaşacağımıza inancımızın tam olduğunu belirtmek istiyoruz."

BİSİAD Yönetim Kurulu Başkanı İdris Doğrul

"Türkiye'de asgari ücretin 8.500 TL olması, ülkedeki işçiler için bir gelir artışı olabilir. Ancak, bu miktarın farklı şehirlerde ve sektörlerde değişebileceğini ve bir işçinin gerçek yaşam standartlarını karşılamaya yetip yetmeyeceğini de dikkate almak gerekiyor. Ayrıca, bir ülkede asgari ücretin yüksek olması, işverenler için maliyetleri artırabilir ve bu da işletmelerin rekabet gücünü azaltabilir. Bu nedenle, asgari ücretin bir ülkede ne kadar olması gerektiği konusunda farklı görüşler olabilir ve bu konu hakkında tartışmalar sürekli olarak devam eder. Kısaca ne alan memnun ne de veren. "

TÜGİAD Genel Başkanı - DOSABSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Nilüfer Çevikel

"Yeni asgari ücretin çalışma hayatı, ekonomimiz için hayırlı olmasını diliyorum. Güçlü ekonomi ve istihdam potansiyelinin kilit noktası üretim çarklarının işlemeye devam etmesi için ücret üzerindeki yüklerin azaltılması ve girdi maliyetlerinin düşürülmesi önem arz etmektedir."