Türkiye, ekonomide zorlu süreci deneyimlemeye devam ediyor.

Yüksek enflasyon, yavaşlayan küresel talep, yaşanan deprem felaketi, seçim dönemi ve yeni ekonomi politikaları doğrultusunda uygulanan sıkılaşma politikaları derken, birçok endüstride üretim önemli ölçüde geriledi.

İstanbul Sanayi Odası'nın 'Türkiye'nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu - 2023' araştırmasının sonuçları açıklandı.

Ve bu araştırmalar, ekonomideki dalgalanmaların reel sektördeki etkilerini gözlemek açısından önemli bir kaynak.

İlki haziran ayında açıklanmıştı. İSO Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu-2023...

Araştırmanın sonuçları, ekonomi politikalarının reel ekonominin en büyük kuruluşlarının ve KOBİ'lerin faaliyetlerine nasıl yansıdığını gösteriyor.

-İSO İkinci 500 içindeki sektörel dağılımdaki gelişmelerde tekstilde firma sayısı 14 kayıpla 85'ten 71'ye düşmüş.

Ana metaller ve makine imalat sanayindeki firmaların sayısı 9 kayıpla 73'ten 64'e inmiş.

-Ana metaller ve makine imalat sanayinin üretimden satışlardaki payında 3 puan, tekstil sanayinin payında 3 puan, orman, kâğıt ürünleri, mobilya ve basım sanayinin payında 0,4 puan ve giyim eşyaları sanayinin payında da 0,5 puan kayıp var.

Sonuç olarak, ihracat ve istihdamın lokomotifi sayılan bu sektörlerin payındaki bu gerileme alarm verici bir durum.

-Sanayi devlerinin kâr artışı yüzde 26,8.

Kârlılıktaki zayıf performans, kâr ve zarar eden kuruluşlar sayısında da kendini göstermiş. İSO İkinci 500'de vergi öncesi dönem kâr ve zarar büyüklüğüne göre 2022 yılında kâr eden kuruluş sayısı 457 iken, bu sayı 2023 yılında 428'e gerilemiş. Zarar eden kuruluş sayısı da 43'ten 72'ye yükselmiş.

Sonuç olarak, üretimden satışlar enflasyonun altında kalmış ve reel olarak gerileme göstermiş. KOBİ'ler dış pazarlara açılma ve rekabet gücünü koruma anlamında önemli ölçüde zorlanmışlar.

Ekonomi sonuçlarının ortaya koyduğu ve sanayi firmalarının yansıttığı bu fotoğraf, ihracat lokomotifi sektörlerin güç kaybettiği, satışların yanı sıra kârlılıkta da zayıf bir performans ve sanayici / KOBİ elde ettiği kârın yarısına yakınını finansman giderlerine ayırmaya devam ettiği sağlıklı olmayan bir manzara çiziyor.

BURSA...

Gelin hep birlikte İSO İkinci 500'deki Bursa firmalarına da göz atalım.

Geçmiş dönemlerle kıyaslandığında, Bursa sanayi kuruluşlarının performans sıralamasında değişimler var.

Hatta sıralamalarda düşüşler...

İSO İkinci 500'de yer alan kuruluşlar bağlı olduğu oda bilgilerine göre sıralandığında, sayısal olarak düşüş göstermesine karşın İstanbul Sanayi Odası 134 şirket ile halen İSO İkinci 500 içinde en büyük paya sahip.

İstanbul'u 44 şirket ile Ege Bölgesi Sanayi Odası,35 şirket ile Kocaeli Sanayi Odası, 34'er şirket ile Bursa Ticaret ve Sanayi Odası ve Gaziantep Sanayi Odası, 19 şirket ile Adana Sanayi Odası üst sıralarda izliyor.

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası 4. sırada yer alıyor.

İSO 500'de yer alan kuruluşları bağlı olduğu oda bilgilerine göre sıralamada 29 kuruluş ile Gaziantep Sanayi Odası, 16 kuruluş ile Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'nı geçmişti.

İSO İkinci 500'de ise, Bursa ve Gaziantep aynı paya sahip.

2022 yılı araştırma sonuçlarında İstanbul Sanayi Odası 142 şirket, Ege Bölgesi Sanayi Odası 39, Kocaeli Sanayi Odası 39, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası 34, Gaziantep Sanayi Odası 35 ve Adana Sanayi Odası 15 şirket ile yer alıyordu.

Tabloda Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'na bağlı üye kuruluşlarının sayısal olarak yerini koruduğunu görüyoruz.

Öte yandan da Bursa'ya genel çerçevede baktığımızda...

İSO İkinci 500'de Bursa'dan toplam 43 firma listede yer alıyor.

Şöyle ki;

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'na üye kuruluşların sayısı 34,

İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası'na üye kuruluşlarının sayısı 4,

Karacabey Ticaret ve Sanayi Odası'na üye kuruluşlarının sayısı 1,

Gemlik Ticaret ve Sanayi Odası'na üye kuruluşlarının sayısı 1,

Orhangazi Ticaret ve Sanayi Odası'na üye kuruluşlarının sayısı 2,

Yenişehir Ticaret ve Sanayi Odası'na üye kuruluşlarının sayısı 1.

Özetle...

Dolar kuru, faiz, yüksek enflasyon, finansmana erişememe, kredi ve cari açık gibi ciddi maliyetleri olduğunu görüyoruz.

Sektörler ekonominin lokomotifidir. Sektörlerin büyümesi istihdam ve gelir artışını peşinden sürükler.

Ne var ki, son yıllarda imalat sanayinin payı giderek geriliyor.