Elif Didem Danacıoğlu

Elif Didem Danacıoğlu

Bursa'da kadın mühendis bu notu bıraktı!

2023.06.27 18:46 - Son Güncellenme: 2023.06.27 18:46
A

Cuma günü alanında Türkiye'deki ilk ve tek dernek olan Bursa Mühendis Kadınlar Derneği (BUMKAD) üyeleri ile birlikteydik.

'Sürdürülebilir 100 Yıl için Mühendislikte Kadın' temalı bir konferansa katıldık.

Tüm mühendisler aynı çatı altında bir araya geldi.

Gündem sürdürülebilirlik ve meslekte fırsat eşitliği...

Öncelikle şunu belirteyim.

Türkiye'de mühendislikten mezun kadın oranı yüzde 15 civarında.

Oran gösteriyor ki;

Maalesef kadın mühendislerin başarılarını kanıtlamış olmalarına rağmen, hala yönetim pozisyonlarında tercih noktasında erkeklerin ön planda olduğu gerçeği ile karşı karşıyayız.

Katılımcılar organizasyondan memnun gözüküyordu.

Oturumlar sonrası kahve aralarında Bursa sanayisinin değerli mühendisleri ile sohbet etme fırsatımda oldu.

Kadın mühendislerinin ortak gündemi mühendislikte kadınların desteklenmesi...

Sorun ise, cinsiyet eşitsizlikleri...

Aldığım notlar şöyle;

BUMKAD Yönetim Kurulu Başkanı Ülfet Öztürk, mühendisliğin tarihte erkek egemen bir alan olarak algılandığını ifade etti.

Ardından...

Kadın mühendislerin bu kalıpları yıkarak, devrim niteliğindeki yenilikler ve dönüştürücü değişimin arkasındaki itici güç olarak ortaya çıktıklarını söyledi.

Özellikle kadınların bakış açısının yaratıcılık ve problem çözme dalgası getirdiğinin altını çizdi.

"Kadın mühendisler meslekleri içinde çeşitliliği ve kapsayıcılığı teşvik etmek konusunda da öncü rol oynamaktadır. Teknik uzmanlıklarının yanı sıra, aynı zamanda rol modeller olarak, gelecek nesillere de ilham vermektedir" şeklinde yorumlarda bulundu.

Kadın mühendisler meslekte fırsat eşitliği için çalışmaya ve başarılı olmaya devam ediyorlar, ancak Türkiye'de mühendislik alanında cinsiyet eşitsizliklerinin devam ettiği de üzücü bir gerçek.

Alın size sürdürülebilirlik adına güzel bir öneri...

"Mühendislikte kadınların desteklenmesi, eşit fırsatlar sağlanması, kapsayıcı ortamların oluşturulması, toplumsal önyargıların ortadan kaldırılması ile kadın mühendisler tam potansiyellerini açığa çıkaracak, uzmanlıklarını daha parlak ve daha sürdürülebilir bir gelecek için kullanabileceklerdir."

Önemli bir not paylaşımı daha yapalım.

Teknoloji temelli 1 milyon yeni meslek geliyormuş.

Değerlendirmeler hakkında bilgi verirken, dünya genelinde teknolojinin hızlı gelişimi ile birlikte çok büyük değişimlerin yaşandığını anlatıyor Ülfet Öztürk...

Ve bu değişimle birlikte yaşanan en önemli gelişmelerden birinin yüzde 80'i STEM temelli olacağından yani 1 milyon yeni mesleği beraberinde getirmesi olduğunu belirtiyor.

Peki, STEM nedir?

Fen, teknoloji, matematik ve mühendislik alanların iç içe geçerek kullanıldığı, müfredatlar arası bir yaklaşım.

Yani öğrencilere bilgi ve beceriler sunan bir eğitim modeli...

Özellikle nitelikli eğitim kapsamında öğrencilerin STEM alanında okul hayatlarına devam etmesinin önemi de ortaya çıkmış oluyor.

Sürdürülebilir dünyanın en önemli parçası olan mühendislik gerçeğinden yola çıkarak, istatistikler üzerinden de konuşalım.

"Bugün mühendislik sürdürülebilir dünyanın en önemli parçalarından biri ve tüm potansiyelini ortaya çıkarabilmesi için dünyada daha fazla eşitlik olmasına ihtiyacımız var.

Üniversite yerleştirmelerinde ilk 1000'de yer alan sayısal bölüm öğrencileri içerisinde STEM alanları yerleşme oranı; erkeklerde yüzde 81, kadınlarda ise yüzde 18.

Birleşmiş Milletler, iklim değişikliği nedeni ile yerinden edilen insanların yüzde 80'inin kadın olduğunu öngörüyor.

COP27'ye katılan 110 ülke liderinden sadece 7'si kadındı.

AB ülkelerinde, yönetim kurulu üyelerinin yüzde 30,6'sı ve yönetim kurulu başkanlarının da yüzde 8,5'i kadınlardan oluşuyor.

Matematikçiler arasındaki kadın sayısı artıyor olsa da alanın en prestijli ödülleri hâlâ neredeyse sadece erkeklere veriliyor. Matematiğin Nobel'i olarak bilinen Fields madalyası 1936 yılından beri yalnızca bir kadın matematikçiye verildi. Kadınların ekonomiye katılımındaki eşitlik için 267 yıla daha ihtiyaç duyulacağı öngörülüyor."

Son olarak...

Kadınlar istihdama katıldığında sadece ülke ekonomisine değil, dünya ekonomisinde de fark yaratır bir büyümeyi getiriyor.

Yeter ki desteklensin!

Ekonominin can damarı olan sanayi kuruluşlarında da imkânlar eşit bir şekilde ortak amaçlar doğrultusunda kullandığı zaman cinsiyetlerinin bir anlamı olmadığını görüyoruz.

Karşımıza çalışan, üreten ve katkı koyan insanlar çıkıyor.

Ne dersiniz?


A

Yazarın diğer yazıları

Yazarın Tüm Yazıları