Aileler çocuklarına masa başı ve gençler ise güvenceli iş arayışında!

Üniversite mezunu işsizler ordusu da güç geçtikçe büyüyor!

Sanayici esnaf, usta çırak bulamamaktan şikâyetçi!

"Sanayide iş çok, çalışan bulmak zor!" diyor sanayici...

Hatta birçok meslek dalı da yok olma tehlikesi ile karşı karşıya...

Böyle giderse mevcut ustalar da emekli oldukça, işyerleri kapanma noktasına gelecek.

Belki de 15 yıl sonra ekonominin lokomotifi bazı sektörlerde usta kalmayacak. Çünkü usta çırak yetişmiyor.

Yeterliliğe sahip olan ve meslek öğrenmek isteyen kalfa, çırak ve usta arayışı işverenlerin gündeminden düşmüyor.

İlgi yeniden mesleki eğitime kayıyor...

Mesleki eğitim merkezlerinin önemi gün geçtikçe artıyor.

Gelin sizi...

Doğanın güzelliği ve yeşilliği içerisinde yaklaşık 2 bin öğrenci, 178 öğretmen ve yaklaşık 50 dönümlük arazi de 17 binadan oluşan bir kampüsle buluşturayım.

Önceden belirteyim. Yazım biraz uzun, çünkü önemli detaylar var.

Sabırla okumanızı tavsiye ederim.

Bugün RUMELİSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Zarif Alp, RUMELİSİAD üyeleri ile birlikte Bursa Hürriyet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'ni ziyaret ettik.

RUMELİSİAD'ın mesleki eğitim ile sanayi iş birlikleri önem verdiği projeleri arasında yer alıyor.

4 yıldır işbirliğini sürdürdüğü Bursa Hürriyet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve Görükle Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi...

Nitelikli işgücü için mesleki ve teknik eğitimde öğrencilerin mesleki gelişimlerinin desteklenmesine yönelik iş birliği çalışmaları, staj ve Kariyer Günleri büyük önem arz ediyor.

Hürriyet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Okul müdürü Oktay Güllü, "BTSO, tüm okullarımızı SİAD'larla buluşturdu, fakat Bursa'da işbirliği noktasında uzun ve verimli şekilde yürüten Hürriyet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ve Görükle Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi oldu. İkisi de RUMELİSİAD ile işbirliği içerisinde çalışmalarını sürdürmektedir" dedi.

İki tarafında odaklandığı durumun altını çizdi:

"Nitelikli iş gücü ve istihdam!"

Şöyle devam etti:

"Hürriyet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde büyük bir potansiyel var. Bursa'nın üçüncü meslek lisesi ve binlerce mezunu var. Şuanda 560 mezunumuzu daha sektörlere yönlendireceğiz. Yapılan araştırmalarda görüyoruz ki; meslek liselerinden mezun olan sadece yüzde 20'lik bir kısım sektörlerde varlığını gösteriyor. Avrupa ortalamasında gençlerin meslek liselerine gitme oranı Türkiye'de en yakın il Bursa. Bursa'da güçlü bir mesleki eğitim ve donanımlı iş dünyası var. Tabi gurur verici, fakat meslek liselerinden mezun olan öğrencilerin sahada kendi işlerinde çalışma oranı maalesef düşük ve verimliliği negatif yönde etkiliyor."

Dikkat çektiği diğer bir durum ise şöyle:

"Son 5 yıldır iş dünyası ile meslek liselerinin buluşmasını çok anlamlı buluyorum. Geçmişte 'iş var, para var, ekip var ama buluşamıyoruz' diyorduk. Şimdilerde ise verime dönüşen önemli işbirlikleri içerisindeyiz. Bizleri yalnız bırakmayan RUMELİSİAD'a teşekkür ediyorum. Bu yıl ana konumuz 12. sınıf öğrencileri için istihdam! RUMELİSİAD ile birlikte düzenlemiş olduğumuz 'Kariyer Günleri'nde öğrencilerimizi iş dünyasıyla buluşturduk. Öğrenciler üzerinde çok etkili oldu. Şimdi ise, İK'cılarla buluşturarak istihdama yönelik çalışmalar yapacağız."

"Staj süreleri yeterli mi?" diye sorduğumda şu yanıtı verdi:

"Son sınıf öğrencileri okula gelmeden saha da olmalıdır. Sektörlerde meslek lisesi mezunu mühendislerin istihdamı daha kolay... Sunulan programları daha verimli kullanmalıyız. En büyük sıkıntımız gençlerin işletmelere karşı aidiyet duygusunun gelişmemesidir. Bursa'da iş ile ilgili bir sorun yok! Bursa'da işsizlik diye bir sorun da yok! Sadece işe müracaat etmeme gibi bir sorun var!"

RUMELİSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Zarif Alp,"RUMELİSİAD'ın yaptıklarıyla ön plana çıkan bir yapısı var; üyelerinin çok kıymetli olması, sanayici olması, ekonominin beklentisini bilmesi gibi önemli değerleri var. Sanayi ve iş dünyasının en önemli sermayesinin önce insan olduğunun farkındayız. Ve iş gücünüz ne kadar nitelikliyse, o kadar kaliteli ve değerli işler yapıyorsunuz" dedi.  

İşsizliğin altını çizdi:

"Son yıllarda özellikle Türkiye ve Bursa'nın çok ciddi bir sorunu var. Bursa'da işsizlik yüzde 10'lar seviyesinde denildiğinde, iş insanı olarak üzülüyorum. Bursa'da böyle bir işsizlik yok! Fakat çalışan kesimle iş dünyası arasındaki bazı olumsuzlukların giderilmesi lazım."

"Adalet herkes için olmalı!" dedi ve devam etti:

"Örneğin, işsizlik fonu ekonomiye zarar veriyor. Bana göre, işsizlik maaşı alan bir kişi kamu işinde günde 5 saat çalışmalı. Yani sokakta gezerek kimse para almamalı. Evet, çalışanları sahiplenmeliyiz ama çalışanlarında iş yerlerini sahiplenmesi gerektiğini bilmeleri lazım.

4 yıl önce Hürriyet Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ile önemli projelere başladık. Kariyer günleri ile öğrencilerin iş yaşamına nasıl bakmaları gerektiğini ve geleceğin iş insanı olabileceklerini örnekleriyle anlatmaya çalıştık. Öğrencilerimize fabrikalarımızı ve atölyelerimizi açtık. Mühendislerimizle bir araya getirerek, makinelerimizle buluşturduk. Yaz tatillerini verimli hale getirerek, 3 ay iş imkânları yarattık."

Yüzde 75'lik kısma dikkat çekti:

"Amacımız, sektöre giren ve sanayiye kazandırılan genç meslek lisesi mezunlarımızın sadece yüzde 20'lik bir kısımla kalmayarak, yüzde 75'lik kısmı da kazanmamız lazım. Bu sene meslek lisesi öğrencilerinin aileleriyle de görüşmelere başladık. Zanaat okul mezunları ile üniversite mezunları arasındaki o mesafeyi azaltmamız lazım. Bu durumu batı ülkeleri çözmüş. Diyorlar ki; 10 yıl bir kaynakçı kaynak işinde çalıştıysa ona mühendis gözüyle bakılıyor. Gelecek anlamında bu yaklaşım önemli olduğunu düşünüyorum. Herkes üniversite mezunu olmak zorunda değil, ama üniversite mezununun zihniyle güçlenebiliyor olması lazım."

"Bursa'nın ara eleman ihtiyacı çok fazla" dedi ve genç kuşağın bakışını anlattı:

"RUMELİSİAD olarak en önemli amacımız gençleri kazanmak. Maalesef gençlerimizin geleceğe bakışı kötümser. Bizler bu bakış açısını azaltmak için ciddi çabalarımız var. Sanayi bir devrim yaşıyor ve katma değer üretmek için önemli adımlar atılıyor."

Öneri sundu:

"Yılda iki hafta olmak üzere hocalarımız, sanayideki gelişmeleri ve yenilikleri görmeleri açısından firmalarla buluşsunlar. 10 ya da 20 yıl önceki sanayi ile bugünkü teknoloji aynı değil. Artık okullardaki eski tornalar bitti. Bugün sadece zekâ ile iş yapılıyor. Sanayiciler olarak bizler, hocalarımız için o katkıyı da sağlamaya hazırız. Öğrencilerle beraber daha güçlü bilgi aktarımı ve yarınlara hazırlanmak için bizlerinde yenilenmeye ve bilgilerimizi güncellemeye ihtiyacımız var. Çünkü en önemli eksikliklerden biri de saha çalışması."

"Bursa'daki işsizlik kelimesini farklı yorumlamamız lazım" dedi ve şöyle değerlendirdi:

"Bursa'da sanayi bölgesinde iş arayan bir kişi çaldığı her kapıda iş bulacaktır. Bu da maalesef insanların çalışma düzenini bozuyor. Çünkü istikrar yok! En tehlikeli tarafta da bu... Bir kişi 5 gün bir yerde, 20 gün bir yerde çalışıyor. Sonuç, iş beğenmemezlik ve istikrarsızlık! Kanuni bir yapılanmaya ihtiyaç var. İsviçre diyor ki, 'İşe başladığın zaman 2 sene ayrılamazsın.' Almanya diyor ki, 'İş kanunu dışında her çalışanımla 2 yılda bir özel sözleşme yapıyorum. Başarırsan benle berabersin, değilsen 2 yıl sonra vedalaşacağız.' Bana göre, Türkiye'nin çalışma sistemi değişmeli! Sosyal devlet olmak çalışmayana para vermek anlamını taşımıyor,  adaletli sosyal devlet olmalıyız!"

Son olarak...

Sanayicilerin önemle vurguladığı sorun, aslında birçok meslek dalı da aynı durumdan şikâyetçi!

"Elemanı alıp yetiştiriyoruz, eğitimler veriyoruz tam verim alacağımız zaman, başka firmalara geçiliyor. Çünkü bir başka firma sizin verdiğiniz maaşın üzerinde veriyor ve eleman oraya gidiyor. Bu tür durumların önüne geçilmesi için bazı kanunların çıkarılması lazım" diyorlar.