DİSK üyesi Genel-İş Araştırma Dairesi (Emek Araştırma -EMAR) tarafından hazırlanan 'Kadın Emeği Raporu' diyor ki;

-Türkiye'de istihdamda cinsiyet açığı yüzde 34,6 ve 10 milyona yakın kadın, ailevi ve kişisel nedenler ile ev işleri dolayısıyla çalışma hayatına katılamıyor.

-Her 10 kadından sadece 3'ü çalışma hayatında. İşçileşme artıyor, kadın istihdamının yüzde 72,4'ü işçi ve yüzde 1,8'i işveren! Kamuda istihdamın sadece yüzde 34'ü kadın!

-Geniş tanımlı kadın işsiz sayısı 6 milyona yaklaştı. Türkiye'de çalışma çağındaki her 10 kadından 4'ü işsiz. Geniş tanımlı kadın işsizlik oranı yüzde 37. İstihdamdaki kadınların yüzde 32,4'ü kayıt dışı çalıştırılıyor. 3 milyon 521 bin kadın sosyal güvenceden yoksun!

-Erkeklerin istihdama katılımı yüzde 66,7 ile kadınların istihdama katılımdan (yüzde 32,5) iki kat fazla. Her 10 kadın işçiden yalnızca 1'i sendikalı. Çalışan kadınların yüzde 20'ye yakını yarı zamanlı çalışıyor!

TÜİK'in 'İstatistiklerle Kadın, 2024' çalışmasının sonuçları diyor ki;

-85 milyon 664 bin 944 kişi olan Türkiye nüfusunun yüzde 49,98'ini kadınlar ve yüzde 50,02'sini ise erkekler oluşturuyor.

Diğer bir ifadeyle Türkiye'nin kadın nüfusu 42 milyon 811 bin 834 kişi, erkek nüfus 42 milyon 853 bin 110 kişi.

-2021 yılı başında toplam 8 milyon 422 bin çalışan kadın sayısı 2024 yılı sonunda 10 milyon 855 bine ulaşırken, 2021 yılı başında toplam 18 milyon 968 bin olan çalışan erkek sayısı 2024'ün sonunda 21 milyon 803 bine ulaştı.

-2021 yılı başında 305 bin olan yönetici kadın sayısı 2024 yılı sonunda 365 bine çıktığı görülürken, 2021 yılında 1 milyon 232 bin yönetici erkek sayısı da 2024 yılı sonunda 1 milyon 432 bine ulaştığı görüldü.

-2021 ilk çeyrekte erkek işveren sayısı 1 milyon 106 binden 2024 yılı sonunda 1 milyon 317 bine çıkarken, 2021 yılında 160 bin olan kadın işveren sayısı da 2024 yılı sonunda 192 bin oluyor.

Türkiye'de kadın istihdamı hâlâ istenen düzeyde değil!

Velhasıl...

Gözlemliyoruz ki, kadın yönetici sayısı artıyor ama yeterli değil!

Gözlemliyoruz ki, kadınlarda istihdam oranı erkeklerin yarısından az!

Gözlemliyoruz ki, işsizlik oranı kadınlarda çok daha yüksek!

Gözlemliyoruz ki, kadının işgücüne katılımı düşük, kadınların önemli bir bölümü işgücü piyasasının dışında kalırken ve birçok kadın da aslında kayıt dışı ekonomide çalışıyor!

Gözlemliyoruz ki, şirketlerde üst düzey ve orta kademe yönetici pozisyonundaki kadınlar için terfinin önündeki engeller henüz yıkılabilmiş değil!

Gözlemliyoruz ki, üniversite mezunu kadının ücreti aynı düzeydeki erkekten yüzde 17 daha düşük!

TÜİK verileriyle ekonomide kadın...

Öte yandan da girişimci kadın yerine sadece girişimci, kadını kadın ve erkeği erkek olarak tanımlamak yerine insan olarak görmeyi başardığımız zaman aslında pek çok sorun kendiliğinden çözülecek.

İstiyoruz ki, yaşamı kendi elleriyle oluşturan kadınlar ekonominin içerisinde yer alsın ve ekonomi katmanlarında daha da güçlensin.

İŞ DÜNYASINA ÖNEMLİ SORUMLULUK...

Ayrıca bazı mesajlarda paylaşmak istiyorum...

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, 2024'te kadın çalışanların ihracata katkısının 2013'e göre yaklaşık iki kat artarak 60,1 milyar dolara yükseldiğini, toplam ihracattaki payın ise yüzde 23,6'ya ulaştığını belirtiyor.

Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi Sanayici ve İş İnsanları Derneği (DOSABSİAD) Başkanı Nilüfer Çevikel, diyor ki;

"Sanayi ve iş dünyasında kadınların artan varlığı toplumsal kalkınmanın yanında, rekabet gücümüzün de anahtarlarından biridir. Kadınların karar alma mekanizmalarında daha fazla yer alması, daha yenilikçi, üretken ve sürdürülebilir bir ekonomi oluşturmanın yolunu açacaktır. Kadın girişimcilerin desteklenmesi, finansmana erişimin kolaylaştırılması ve eğitim olanaklarının artırılması gerekiyor. Sanayide ve teknoloji alanında kadınların daha fazla yer alabilmesi için şirketlerin de kapsayıcı politikalar geliştirerek biran önce devreye alması elzemdir. Kadınların ekonomideki gücünü artırmak ortak sorumluluğumuz."

Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER), diyor ki;

"Kadınların iş dünyasında eşit temsili sadece ekonomik büyümenin değil, aynı zamanda sürdürülebilir bir toplumsal dönüşümün de anahtarı."

Bursa İş Kadınları ve Yöneticileri Derneği (BUİKAD) Başkanı Şeyda Şençayır, diyor ki;

"Bize göre yapmamız gereken; fırsat ve cinsiyet eşitliğini sağlamak, kadınların toplumsal hayata, ekonomiye, girişimcilik ekosistemine ve yönetimlere eşit katılımını sağlamak. Ancak o zaman gerçek anlamda refaha erişebiliriz. Kadınların ekonomide erkeklerle eşit şekilde temsil edilmeleri ülkemizin bugünü ve geleceği için hayati öneme sahiptir."

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Başkanı İbrahim Burkay, diyor ki;

"Ülkenin ekonomik anlamda refaha ermesi ve sürdürülebilir kalkınma ancak kadınların iş hayatında etkin hale gelmesi ile gerçekleşecektir. Kadınların iş hayatında daha fazla yer alması gerekiyor."

Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ANASİAD) Başkanı Hakan Birkan, diyor ki;

"Kadınların iş gücüne katılımı, sadece bireysel değil, toplumsal kalkınma açısından da kritik öneme sahip. Kadınların güven içinde yaşadığı, güçlendiği ve toplumu da güçlendirdiği bir iklimi hep birlikte yaratmalıyız. Kadınların emeği ve katkısı olmadan, sürdürülebilir kalkınma ve toplumsal refah mümkün değildir. Kadınların her alanda güçlenmesi için iş dünyasına büyük sorumluluk düşüyor."

Uluslararası Ticaret ve İş İnsanları Platformu (UTİYAP) Başkanı Halil Coşkun, diyor ki:

"Sanayi ve iş dünyasında kadınların artan varlığı yalnızca toplumsal kalkınmanın bir unsuru değil, aynı zamanda küresel rekabet gücümüzü artıran stratejik bir adımdır. Kadınların karar alma mekanizmalarındaki etkinliğini artırmak, yenilikçi, üretken ve sürdürülebilir bir ekonomi yaratmanın anahtarıdır. Kadın liderlerin iş dünyasındaki yükselişi sadece çeşitliliği artırmakla kalmıyor, aynı zamanda daha kapsayıcı, yaratıcı ve dayanıklı şirket kültürlerinin oluşmasını sağlıyor. Bugün teknoloji, sanayi, finans, tarım ve girişimcilik gibi birçok alanda kadınların başarılarına tanıklık ediyoruz. Ancak hala gidilecek yol var. Kadın girişimcilerin desteklenmesi, iş hayatında fırsat eşitliğinin sağlanması ve cinsiyet bariyerlerinin kaldırılması geleceğe daha güçlü adımlarla ilerlememiz için kritik önem taşıyor."

Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), diyor ki;

"İş ve özel yaşam uyumundan karar alıcı pozisyonlarda eşit temsile, girişimcilikten geleceğin mesleklerine hazırlığa kadar geniş bir alanda kadınların eşitliğini sağlayan bütüncül ve kararlı politikalar yol haritamız olmalı. Bu kapsamda kadınların teknoloji ve dijital ekonomi alanlarında eğitiminin ve girişimciliğinin teşvik edilmesi, eşit işe eşit ücret ve adil kariyer fırsatlarının sağlanması ve iş gücüne katılımı destekleyen bakım destek ve hizmetlerinin yaygınlaştırılması, kadınların geleceğin mesleklerine hazırlıkları dâhil işgücüne katılımlarını artıracaktır. Özel sektörde yönetim kurulu ve karar alıcı pozisyonlarda kadın temsil oranının artırılması; kamuda ve siyasette kadın-erkek temsilini dengeleyecek düzenlemelerin hayata geçirilmesi de kadınların yönetim organlarındaki varlığını güçlendirecektir."

TÜRKONFED İş Dünyasında Kadın Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Yasemin Açık, diyor ki;

"Türkiye'deki girişimci kadın sayısı girişimci erkek sayısının beşte birinden daha az. Girişimci kadınların sayısını artırmak istiyorsak kadınlara cesaret vermenin ötesine geçip eğitim ve mentörlük imkânları sağlamalı, finansmana erişimlerine destek olmalıyız."

Son olarak...

Dün akşam 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kapsamında Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey ve eşi Seden Bozbey tarafından Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi'nde düzenlenen programa katıldım.

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, "Tüm kadınların yanındayız" mesajı verirken, Seden Bozbey de, "En temel meselelerde bile hala eşitlikten uzağız. Yerel yönetimler kadınların yaşam kalitesini doğrudan etkileyen en büyük faktörlerden biridir. Bursa Büyükşehir Belediyesi, kadınların kentte güvenle hareket edebilmesi, ekonomik olarak güçlenmesi ve sosyal hayata aktif katılabilmesi için güçlü adımlar atıyor. Bizler de bu adımları takip ediyor, eşitliği sağlayana kadar taleplerimizi büyütmeye devam edeceğimizin sözünü veriyoruz. Bursa'yı 'Kadın dostu' kent yapana kadar önerilerimizi, çalışmalarımızı ve yakın takibimizi sürdüreceğiz. Kadınlar olarak emeğimizle, azmimizle, sevgimizle ve dayanışmamızla güçlüyüz. Dayanışma umudu büyütür, kadın dayanışması ise dünyayı değiştirir" mesajını verdi.