Türk sanat güneşi: Zeki Müren!

Türk sanat güneşi: Zeki Müren!

Bursa'nın yetiştirdiği en büyük sanatçılardan biri olan Zeki Müren, doğup büyüdüğü topraklarda ve Türkiye genelinde ölümünün 29. yılında saygıyla anılıyor. Sanat yaşamı boyunca müzikten sahne tasarımına, sinemadan edebiyata kadar birçok alanda iz bırakan Müren, sanat mirasını doğduğu şehir Bursa'da da yaşatmaya devam ediyor.

2025.09.23 11:44 - Son Güncellenme: 2025.09.23 11:45 - Bursa Bölge
A
 Türk sanat güneşi: Zeki Müren!

Türk sanat müziğinin unutulmaz ismi Zeki Müren, 6 Aralık 1931'de Bursa'da dünyaya geldi. Üsküp'ten Bursa'ya göç eden Kaya ve Hayriye Müren çiftinin tek çocuğu olan sanatçı, ilk müzik izlenimlerini dedesi Bıçkıcı Mehmet Efendi'den aldı. Henüz 3 yaşındayken şarkı söylemeye başlayan Müren'in yeteneği, ilkokul yıllarında Bursa'daki öğretmenleri tarafından fark edildi.

Müren, çocukluk döneminde Bursa'daki çadır tiyatrolarında seyirci olarak edindiği sahne sevgisini, evinin bahçesinde kurduğu küçük gösterilerle geliştirdi. O yıllarda Müzeyyen Senar'a duyduğu hayranlık, müziğe olan ilgisini daha da artırdı.

"ZEHRETME HAYATI BANA CANANIM" BURSA'DA YAZILDI

Zeki Müren, ilk bestesi olan "Zehretme Hayatı Bana Cananım"ı 18 yaşında, Bursa'da kaleme aldı. Acemkürdi makamındaki bu eser, TRT'de seslendirildikten sonra büyük beğeni topladı ve Müren'in sanat yolculuğunun ilk büyük adımı oldu.

Ortaokulu Bursa Tophane'de tamamlayan sanatçı, liseyi ise İstanbul Boğaziçi Lisesi'nde birincilikle bitirdi.

GÜZEL SANATLAR AKADEMİSİNDEN RADYOLARA

Müren, 1950'de İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi (bugünkü Mimar Sinan Üniversitesi) Yüksek Süsleme Bölümü'ne girdi ve buradan birincilikle mezun oldu. Aynı dönemde TRT İstanbul Radyosu'nun açtığı sınavı birincilikle kazandı ve 1 Ocak 1951'de ilk canlı radyo konserini verdi. Bu konser, onun Türkiye genelinde tanınmasını sağladı.

TÜRKİYE'NİN SANAT GÜNEŞİ OLARAK HAFIZALARA KAZINDI

600'ü aşkın plak ve kaset dolduran Zeki Müren, kariyeri boyunca sadece sesiyle değil, sahnedeki duruşu ve görkemli sahne kostümleriyle de dikkat çekti. Uzun yıllar Behiye Aksoy'la birlikte Maksim Gazinosu sahnesinde dönüşümlü olarak sahne aldı.

Müren'in sahne kimliği, akademide edindiği sanat ve tasarım bilgisinin sahneye yansıması olarak tanımlandı.

ULUSLARARASI SAHNELERDE DE BURSA'NIN GURURU OLDU

1976 yılında Londra'daki Royal Albert Hall'da konser veren Müren, burada sahne alan ilk Türk sanatçı olarak tarihe geçti. Türk müziğini uluslararası arenada başarıyla temsil eden sanatçı, sinema kariyerinde de 17 filmde başrol oynadı.

BURSA'DA EĞİTİM VE KÜLTÜRLE YAŞATILIYOR

Müren, vefatının ardından tüm mal varlığını Türk Eğitim Vakfı (TEV) ve Türk Silahlı Kuvvetleri Mehmetçik Vakfı'na bağışladı. Bu mirasla, bugün hâlâ yüzlerce öğrenciye burs sağlanıyor. Ayrıca, 2002 yılında Bursa'da açılan Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi, onun adını taşıyarak sanata ilgi duyan gençleri destekliyor.

BODRUM'DAKİ VEDASI, BURSA'DA SON YOLCULUK

Zeki Müren, 24 Eylül 1996'da TRT İzmir Stüdyosu'nda kalp yetmezliği sonucu yaşamını yitirdi. Sanatçının cenazesi Bursa Emir Sultan Mezarlığı'na defnedildi. Bodrum'daki evi ise Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından müzeye dönüştürüldü.

SANATIN HER ALANINDA İZ BIRAKTI

Müren, "Bıldırcın Yağmuru" adlı şiir kitabını yayımladı, tekstil ve desen çalışmalarıyla da ilgilendi. Desenlerinden bazıları halı ve kilim olarak dokundu. Gazino sahnelerinde bu desenleri dekor olarak kullandı.

ALBÜMLERİYLE HER NESLE HİTAP ETTİ

Sanatçının onlarca albümü arasında en çok bilinenler arasında şunlar yer alıyor:

"Senede Bir Gün" (1970)

"Pırlanta Serisi" (1973)

"Güneşin Oğlu" (1976)

"Kahır Mektubu" (1981)

"Helal Olsun" (1986)

"Aşk Kurbanı" (1987)

"Elbet Bir Gün Buluşacağız", "Manolyam", "Bir Demet Yasemen" gibi klasikleşmiş eserlerle hafızalarda yer etti. 

Zeki Müren, sadece Bursa'nın değil, Türkiye'nin de kültür ve sanat tarihine adını altın harflerle yazdırdı.

Kaynak: BURSADA BUGÜN

Diğer Bursa Haberleri - Bölge Haberleri için tıklayın


2025.09.23 11:44
A