BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: 7 Ekim'den bu yana zulmün, soykırımın karşısında olduk

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: 7 Ekim'den bu yana zulmün, soykırımın karşısında olduk

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, "Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak 7 Ekim'den bu yana devletimiz, milletimizle birlikte hep zulmün, zalimin, katliamların ve soykırımın karşısında olduk. Bundan sonra da aynı tavrı sürdüreceğiz" açıklamasını yaptı.

2024.05.25 18:17 - Son Güncellenme: 2024.05.25 18:17 - Siyaset
A
BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: 7 Ekim'den bu yana zulmün, soykırımın karşısında olduk

BBP Genel Başkanı Destici, parti genel merkezinde düzenlenen 'Filistin'de Anne Olmak' programına katıldı. Destici'ye eşi Şükriye Destici, BBP Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Dilek Keskin ve partili kadınlar eşlik etti.

Destici, programa emekleri nedeniyle parti mensubu kadınlara ve eşine teşekkür ederek, "BBP, kuruluş ilkelerine uygun olarak hep mazlumun yanında zalimin karşısında olmuştur. Dünyanın neresinde olursa olsun, nerede bir zulüm varsa, zalim varsa BBP'liler ve Alperenler, zulmün ve zalimin karşısında olmuştur. Mazlumun etnik kökenine, inancına bakmadan da mazlumun yanında yer almıştır. Bundan sonra da zalimin karşısında mazlumun yanında saf tutmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

'ENKAZ ALTINDA 10 BİN ÖLÜ VAR'

7 Ekim'den bu tarafa İsrail'in Gazze'de katliam ve soykırım yapmaya devam ettiğini söyleyen Destici, "Lanetliyoruz biz bunu. Bakın 7 Ekim'den bu tarafa Gazze'de kaç kadın şehit edilmiş, kaç çocuk şehit edilmiş, kaç mazlum insan, masum insan şehit edilmiş? Yani bu soykırımın bilançosu ne? Bugün itibarıyla, Gazze'de 45 bin 800 şehit var. Kamuoyuna yansıyan ne? 35 bin 800. Neden 35 bin 800 rakamı telaffuz ediliyor? Çünkü, 35 bin 800 rakamı resmi rakam yani hastanelerde belirlenmiş rakam. Halbuki enkaz altında maalesef 10 bin ölü var, ceset var, naaş var, şehit var. Maalesef bu saldırılarda 15 bin 239 çocuk, hayatını kaybetmiş.10 bin 93 kadın hayatını kaybetmiş, şehit olmuş. Şu an 60 bin hamile kadın, maalesef sağlık hizmeti alamıyor. 17 bin çocuk ebeveynlerinden birini veya her ikisini kaybetmiş. Yani öksüz ve yetim olarak hayatına devam ediyor. Ve bakın hastaneler toplu mezara çevrilmiş. Yani İsrail öyle bir vahşet, öyle bir katliam öyle bir soykırım gerçekleştiriyor ki, tarihte eşine ve benzerine rastlanılmış değil. Almanya'da Nazilerin, Hitler'in Yahudilere ve diğer bazı topluluklara karşı gerçekleştirdiği katliamlar bunların yanında hafif kalır" diye konuştu.

'KATİL NETANYAHU SOYKIRIM SUÇUNDAN YARGILANACAKTIR'

Zalimin karşısında olduklarını belirten Destici, "Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak 7 Ekim'den bu yana devletimiz, milletimizle birlikte hep zulmün, zalimin, katliamların ve soykırımın karşısında olduk. Bundan sonra da aynı tavrı sürdüreceğiz. Başından itibaren ifade ettiğimiz önemli hususlardan birisi de şudur ki, İşbirliği Teşkilatı'na üye olan İslam ülkeleri başta olmak üzere, Arap Birliği'ne üye olan ülkelerin artık ayağa kalkma zamanları gelmiştir. Amerika'da üniversite öğrencileri ayağa kalkmıştır. Bunların pek çoğu Filistinli değil hatta Müslüman da değildir ama insanlık adına ayağa kalkmışlardır. Kadın katliamlarına karşı ayağa kalkmışlardır. Çocuklara karşı uygulanan soykırıma karşı ayağa kalkmışlardır. Hakeza Avrupa'nın pek çok ülkesinde de benzer durumlara şahitlik etmekteyiz. İnsanlık adına, kadınlar adına, çocuklar için ayağa kalkan bizler; Amerika'da, ister Avrupa'da, ister dünyanın başka noktalarında nerede olurlarsa olsunlar tüm öğrencileri, üniversite hocalarını, üniversite öğrencilerini buradan bir kez daha takdir ediyor, alkışlıyor ve yanlarında olduğumuzu ifade ediyorum. Artık bütün insanlığın ayağa kalkma zamanıdır. İsrail ve katil Başbakanı Netanyahu soykırım suçundan yargılanacaktır. Bu kabul edilmiştir, başvuru kabul edilmiştir. İnşallah suçlu bulunacak ve yargılaması yapılarak hak ettiği cezayı alacaktır" dedi.

Her Filistinli annenin 6 çocuk doğurmak zorunda olduğunu ifade ettiğini söyleyen Destici, "Yeri gelmişken ifade edeyim; birkaç gün önce Türkiye'de doğum oranlarının düşmesinden dolayı maalesef nüfusumuzun artmadığı ve artık geriye doğru gittiğini gördük. Bu, bir millet için gelecekte büyük bir tehlike demek. Çünkü nüfusunuz yaşlanırsa başka nüfuslar tarafından memleketiniz ya da devletiniz bir nevi istila haliyle karşı karşıya kalır. Milletinizin yok olmasıyla karşı karşıya kalabilirsiniz. Bir varoluş problemi yaşayabilirsiniz. Onun için Türkiye acilen tedbirler almalı ve her annemiz 3 çocuk doğurmalı. Her ailenin en az 3 çocuğu olmalı" dedi.

Kaynak: DHA

Diğer Siyaset Haberleri için tıklayın


2024.05.25 18:17
A