Astım hakkında doğru sanılan 10 yanlış!
Hava yollarında daralmayla kendini gösteren ve ataklarla seyreden 'astım' dünyada ve ülkemizde oldukça sık görülen bir hastalık. Öyle ki ülkemizde yaklaşık 4 milyon kişi astım hastalığıyla mücadele ediyor. Kronik bir hastalık olan astımda ataklarla gelişen nefes darlığı, kuru öksürük, göğüste baskı hissi, hırıltılı veya hışıltılı solunum gibi sorunlar kontrol altına alınamazsa yaşam kalitesi ciddi boyutlarda düşebiliyor, dahası hastanın hayatını kaybetmesiyle sonuçlanabiliyor.
ASTIM İLERİ YAŞLARDA GÖRÜLMEZ. YANLIŞ!
Doğrusu: Astım genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlıyor. Ancak bu durum ileri yaşlarda astımın gelişmeyeceği anlamına gelmiyor. Astım orta yaş döneminde başlayabileceği gibi, 60 yaş üstü popülasyonda da, aşırı duyarlı olan bronşların herhangi bir nedenle tetiklenmeleri sonucu başlayabiliyor. Hamilelikte astım ilacı kullanılmaz. YANLIŞ! Doğrusu: Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Bülent Tutluoğlu, hamilelikte astım ilaçlarının önemli bir bölümünün kullanılabildiğine dikkat çekerek, "Astımlı hamilelerin ilaç kullanmamaları nedeniyle sürekli nefes darlığı sorunu yaşamaları bebeği strese sokabiliyor ve oksijensiz kalmasına neden olabiliyor. Bunun sonucunda düşük, erken doğum ve bebeğin yeterince gelişememesi gibi ciddi sonuçlar oluşabiliyor" diyor. Astımda solunum yoluyla alınan gerek kortizon gerekse bronş genişletici ilaçların hamilelik döneminde de hastanın ihtiyacı kadar kullanılmasında hiçbir sakınca olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Bülent Tutluoğlu, "Eğer astımlı hamilenin burun şikayetleri varsa, burundan kullanılan sprey kortizon ve antihistaminik damlalar soruna yol açmıyorlar. Daha ağır astımlı hamilelerde gerekirse tablete veya iğne yoluyla kortizona da başvurulabiliyor" diyor.
Son Güncellenme: 2022.04.07 12:32
Kategori: Haber
Öne Çıkan Galeriler
